Tırnak mantarı bir türlü iyileşmiyor
* 35 yaşında iyi bir lokantada aşçıyım. 2 yıldır el tırnaklarım bozuldu. Sağ elimde 2, sol elimde 1 parmaktan şikayetlerim fazla. Tırnaklarım siyahlaşıyor, yatağından kalkıyor, üstleri eğri büğrü. Bunlardaki tırnaklar diğerlerine göre 2 kat kalın. Mantar tedavisi gördüm ama bir türlü iyileşmiyor. Tırnaklarımın bu hali yüzünden pişirdiğim yemeğe kuşkuyla bakar oldular. Bu durumun kesin bir tedavisi yok mu?
Bazen hastalıkların sosyal boyutları tıbbi yönlerinden daha önemli hale geliyor. Tarifinizden şikayetlerinizin kronik bir mantar enfeksiyonuna bağlı olduğu akla geliyor. Sedef hastalığı da tırnaklarda bozukluk yapmasına karşın, özellikle 'candida' denilen pamukçuk mantarı ile tırnak bozuklukları, su ile uğraşanlarda sık görülür. Şeker hastalığı, bağışıklık sistem bozukluğu, hormonal düzensizlikler de kronik mantar hastalıklarına zemin hazırlar. Hasta bölgelerden alınacak örnekten etken tespit edilebilir. Tedavileri zor olmakla birlikte yeni nesil mantar ilaçları ile başarı sağlanır. Lezzet dolu günler dileği ile.
PANİK ATAK MI YOKSA PANİK BOZUKLUK MU? * Panik atak hastasıyım. Hep göğsüm pır pır eder... Artık kendi kendime 'hastalığımı biliyorum' diyorum ama, yine de olduğu zaman bilmek pek işe yaramıyor. Ben hep böyle mi yaşayacağım doktor bey?
Bazı rahatsızlıklar vardır ki ne kadar cevaplansa da yeni sorular gelir; çünkü belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterir, bazen de zamana ayak uydurur. Tanılarına varabilmek için birçok kriteri beraber değerlendirmek gerekir. Bu rahatsızlıklar arasında panik ataklar ve buna bağlı gelişebilen panik bozukluklar önemli bir yer tutar. Panik atak ve panik bozukluk konusunda insanlar bir şeyler bilmelerine karşın, her iki kavram zaman zaman birbirine karıştırılmaktadır. Panik ataklar oldukça sık görülüp bir yıl içerisinde toplumun üçte birinde ortaya çıkabilirler. Çoğu kişi hiçbir belirti bırakmadan toparlar. Yüzde birinde ise panik bozukluk denilen hal gelişir. Panik bozukluk ilk olarak ergenlik döneminin sonları ile yetişkinliğin ilk yıllarında ortaya çıkar ve kadınlarda erkeklerden iki-üç kat daha fazla görülür. Göğüs ağrısı, boğulma hissi, baygınlık, ölüm korkusu, aklını kaybetme korkusu, yabancılık hissi, ateş basmaları ya da üşüme, bulantı ya da karın ağrısı, uyuşukluk ya da karıncalanma, çarpıntı, nefes darlığı, terleme ve titreme; panik atak belirtileridir ve en az dört tanesi bir arada bulunur. Belirtiler on dakika içerisinde en yoğun şiddete ulaşır ve dakikalar içinde de ortadan kaybolur. Genellikle doktora başvurulduğunda, yaşanılan korkudan başka iz yoktur. Çok rahatsızlık verici olmasına rağmen, panik ataklar tehlikeli değildir. Panik atak her gerginliği artıran durumda ortaya çıkabilir; özellikle endişe duyulan bir halle karşılaşmak daha fazla uyarıcıdır. Örneğin, fareden korkan birinin fare ile temas etmesi gibi... Panik bozuklukta ise bazı ataklar beklenmedik bir anda sebepsiz yere ortaya çıkarlar. Bu durumdaki kişiler çoğunlukla yeni bir atağın geleceğinden çok korkarlar ve daha önce benzer tecrübe yaşadıkları yerlerden elden geldiğince uzak durmaya çalışırlar. Sıklıkla kendilerinde ölümcül bir kalp, beyin ya da ciğer hastalığı bulunduğunu düşünür ve doktor doktor dolaşırlar. Ama başvurdukları bu kurumlarda genellikle doğru tanı konulamaz. Bazıları tedavi görmeden kendiliklerinden iyileşseler bile bir kısmı kronik hale döner. Gelecek yazılarda neler yapılabilir onlardan bahsedeceğim. Sağlıkla kalın.
Uz. Dr. Eren Eroğlu
|