|
|
Bedri'yi dava eden avukat teşhirci!
Bedri Baykam, spermini sildiği 35 yıllık peçeteyi sergilemişti. Şimdi de hayasızlık ve teşhircilikten Avukat Orhan Öz tarafından dava edilmek üzere dilekçe verildi. Bedri Baykam, başka bir örneği olmadığı için yaptığını sanat olarak değerlendiriyor, avukat çıkıp dava ediyor. Bu da haftanın küçük konusu...
* Bedri Baykam'ın spermli peçetesini sergilemesi teşhircilik midir? Bedri Baykam'ın yaptığı iş benim sözlüğümde 'iğrenç'. Ama günümüz sanat anlayışı, 'contemparary art' denilen şey içinde her şey mübah. Bir tek şey önemli; bir şeyi ilk defa yapacaksın.
* Yani sanat olması için ilk defa yapmak yeterli mi? Ne yaparsan yap, ilk defa yap! Mesela adam tuvali beyaza boyuyor ve bu ilk defa yapıldığı için sanat eseri kabul ediliyor. San Francisco müzesi bunu on milyon dolara satın alıyor. Sen de yapabilirsin, ben de. Ertekin bile yapabilir!
* Bu sanat sayılıyor çünkü... Bu adam bunu ilk defa düşünmüş, ondan önce başkası düşünmemiş. Halbuki 1917'de adamın biri tuvali kırmızıya boyamış 'Red Square'. Ama onun bir esprisi var; 'Kızıl Meydan' demek. Bu beyazın bir esprisi de yok ama günümüz sanat anlayışı bu. Ve bunun arkasında da Batı'nın şiddetle üzerinde durduğu 'ifade özgürlüğü' var.
* İşte Bedri Baykam da kendini ifade etmiş... Mesela adam pisuvarı koyuyor, kendi de başına geçip işiyor, bu sanat olarak dergide yer alıyor, ödül kazanıyor. Bundan nefret ediyorum ama bir takım entel dantel eleştirmenler bunun sanat eseri olduğuna karar verip, ödül veriyor.
* Baykam'a dönersek... İlk defa hayatımda, çok yakın arkadaşım olduğu halde, sergilerinin büyük bir bölümünü ben açtığım halde bir sergisine gitmedim. Bu iğrenç şeyle karşılaşmamak için.
* Peki bir avukatın çıkıp da dava açmaya çalışması ayıp değil mi? Bunun için dava açılmaya çalışılması Bedri'ninkinden daha beter teşhircilik! Adam kendini teşhir etmek için mahkemeye başvuruyor. Tahmin ediyorum mahkeme bu davayı reddeder.
* Etmezse? Etmez de Bedri mahkum olursa, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gider. Türkiye'yi mahkum ettirir, tüm dünya gazeteleri de "Türkiye'de ifade özgürlüğü yok" diye yazar. AB'ye girmenin en büyük şartı ifade özgürlüğü!
|