Hukuk fakültesinin ilk Japon mezunu
Marmara Üniversitesi Hukuk fakültesi mezunu Keiko Trigoe, Türkiye'de hukuk okuyan ilk Japon. Üniversitedeki ilk yılında İnkılâp Tarihi dışında tüm derslerden kalan Trigoe, televizyonda Türklere hukukun eğlenceli yanını öğretmek istiyor.
Bir Japon'un Türkiye'ye turist olarak gelip sonra da hukuk fakültesinden mezun olması, aslında kulağa hiç de inandırıcı gelmiyor. Öyle ya, önce Türkçe öğren, sonra üniversite sınavına gir... Ama Keiko Trigoe adlı genç kadının tüm bunları yapması için kendince çok geçerli sebepleri var. Birincisi başına gelen bir darp ve hakaret olayı, ikincisi ise her şeye rağmen Türkiye'yi çok sevmesi... Siz onun yerinde olsaydınız, ne yapardınız? Önce Keiko'nun hikâyesini okuyup, öyle karar verin.
- Türkiye maceranız nasıl başladı?
- 11, 12 yıl önce Japonya'da televizyonda Galata Kulesi'ni gördüm ve Türkiye'yi çok sevdim. Ama yazdı ve kışın yaşamak zor olabilir diye düşündüm. Sonra dil okuluna gitmek için kışın yine geldim. O zaman bir süper markete gittim ve yemek isteyebileceğim şeyler var mı diye baktım. Her şey vardı. Türkiye'ye yerleşmemem için hiçbir sebep kalmamıştı.
- Yani Türkiye'ye yerleşmeye karar vermenizde sevdiğiniz yiyecekleri bulmanız etkili oldu...
- Aslında benim için çok önemli değil, gittiğim yerde ne bulursam onu yerim. Japon yemeği yoksa da yaşayabiliyorum. Ama yine de sevdiğim yiyecekleri bulmak iyi oluyor. Bir de kafamdaki imajı kötüydü Türkiye'nin, çok geri kalmış bir ülke zannediyordum.
'KARAKOLA KENDİMİ ZOR ATTIM'
- Galata Kulesi'nin nesi hoşunuza gitti böyle de sizin için kötü imajı olan bir ülkeye geldiniz?
- Yukarıdan, sanırım uçak veya helikopterden çekmişlerdi kuleyi, sis vardı. Sonra kulenin içinden denizi gösteriyorlardı, çok güzeldi. Manzarayı o kadar çok beğendim ki İstanbul'a gelmeye karar verdim. Geldikten bir iki gün sonra da o imajın ne kadar yanlış olduğunu gördüm. İki gün İstanbul'da kaldıktan sonra iki ay Türkiye'yi dolaştım.
- İstanbul'a sadece iki gün mü ayırdınız?
- İnsan bir saniyede âşık olur. İnsan hangi pasaportu taşırsa taşısın, dünya haritası üzerinde istediği yerde nefes alabilmeli diye düşünüyorum. Bunun için yerleşmek üzere Türkiye'ye tekrar  geldim. Ama dil de yok, ev de yok, para da az kaldı. Türkçe'yi öğrenmek için kursa gittim. Bütün yabancıların yaşadığı problemleri ben de yaşadım.
- Yaşadığınız sorunlardan biri, hayatınızın atkışını değiştirdi bildiğim kadarıyla...
- Evet, bir arkadaşım birine borç para vermişti ama geri alamıyordu. Elinde senet de vardı. Ona yardımcı olmak amacıyla, parayı istemek için adamın yanına gittim. Adam elimden senedi almak için bıçak çıkarttı ve beni yere itti. Kaçmaya başladım, o da arkamdan bıçakla takip etti. Ve hiç kimse arkadaşımı aramak için telefonunu bana ödünç vermedi. Karakola zor attım kendimi. Polis adamı bir gece gözaltında tuttu. Adliyeye gittiğimde dosyamın kaybolmak üzere olduğunu gördüm.
- Mahkemeye gitmediniz mi?
- Darp, hakaret ve senet yırtma davası açtık, bir yıl sürdü. Sonunda da borcu geri alabilmek için adamı affetmek zorunda kaldım. Bunun üzerine ben de "Tüm bunlara rağmen bu ülkede yaşamak ister misin?" diye sordum kendime ve "Evet," dedim. Ama en iyi avukatları tutabilecek param yoktu, en iyi avukatlar böyle basit davalara da bakmazlardı zaten. O zaman kendimi koruyabilmek için hukukçu olmaya karar verdim. Gerçi mezun olma ihtimalinin çok düşük olduğunu biliyordum. Türklerin bile çok zorlandığını duymuştum çünkü.
'SINAVA ALTI HAFTADA HAZIRLANDIM'
- Mezun olmayı bırakın, hukuk fakültesini kazanmak bile zordur. Nasıl başardınız bunu?
- Lisede öğrendiklerimiz tüm dünyada aynı. Üniversiteye girmeye karar verdiğimde sınava altı hafta vardı. Çıkabilecek konulardan oluşan bir kitap aldım. Bir günde kaç sayfa okumam gerektiğini hesapladım. Yabancı olduğum için sadece tarihten muaftım.
- Üniversiteye başladıktan sonra nasıl verebildiniz dersleri? - Hocalar çok iyi davrandı bana ama birinci sınıfta tek geçebildiğim ders İnkılâp Tarihi'ydi.
- Tarihten muaf girdiniz ama sadece tarih dersini geçebildiniz yani?
- Atatürk'ün hayatını Japonca okumuş ve çok etkilenmiştim. Tarihi okumayı seviyorum.
Eylem BİLGİÇ
|
