|
|
Moda Vakko'ydu Hakko değil
Moda Vakko'dur" reklam tarihimizin en bilinen, temsil ettiği markayla en örtüşen sloganlarından biri. Vakko yıllarca modanın öncüsü, saygınlığın ve statünün simgesi bir markaydı . Zengin olmanın ölçüsüydü Vakko'dan giyinmek. Markalaşma öykülerimizin ilklerindendi. İstenen, kaliteli, güçlü, lider... Kısaca markalar dünyasının klasiği. Yönetimi üstlenen Cem Hakko eskiyen Vakko'ya yeni ve dinamik değerler katar diye bekledik. Her klasik marka zamanı gelince yenilenmeye ihtiyaç duyardı. Olmadı. Markanın aşınması umursanmadı. Oğullar babalarının bıraktığını taşımak zorunda değil elbette (yoksa zorunda mı?) Ama Cem Hakko "prestijli yaşam" markasını, avukatının ifadesiyle "haysiyetsiz özel yaşam"la anılır hale getirdi. Hem 23 yıllık evli olup hem de sevgilinle yakalanacaksın, hem çocuklarının annesinin "haysiyetsiz hayat sürdüğünü" gündeme getirecek hem de "işadamıyım, özel hayatıyla gündeme gelecek biri değilim" diyeceksin. Bir de prestijin markasını yöneteceksin. Markalar belirli tarzlara karşılık gelir, Vakko gibi klasik markalar için o tarzlar hayatidir. Çünkü markaların değeri arttıkça kırılganlıkları da artar, korumak için titizlik ve hassaslık şarttır . Yöneticileri özel hayatlarına dikkat eder, markanın kendisi saygınlığın simgesi olmuşsa daha da dikkat gerekir. "Moda Vakko'dur" sloganı hayallerin sınırını çizerdi. "Moda Hakko'dur" sloganı ise orta yaşta bir erkeğin genç sevgilide gençlik arayışının magazin sayfalarındaki sloganı oldu. Elbette yakışıksız boşanmalar çocukları etkiler, peki Vakko da Vitali'nin çocuğu değil mi?
|