|
|
'Keşke ilk tedavileri biz yapabilseydik'
İnsan Hakları Vakfı İstanbul temsilcisi Şükran Erençin'le Hayata Dönüş Operasyonu sırasında yaralananların tedavileriyle ilgili konuştuk.
-F tipi cezaevlerinde kalanlarda nasıl sağlık sorunları gözlemliyorsunuz? -Duyma ve görme bozuklukları, hatırlama güçlüğü yaşıyorlar, bir film izlemeye kalktıklarında sıkıldıklarını, kalkıp tekrar döndüklerinde olup biteni unuttuklarını anlatıyorlar.
-19 Aralık Operasyonu'nda yaralananların tedavileri nasıl gidiyor? - 19 Aralık'ın ertesinde olup bitenlerin izlerini ortadan kaldırmak için ilk tedaviler yapılmıştı. Daha sonra 399. maddeyle salıverilenler bize geldi. Tedavilerine devam ediyoruz, daha da sürecek. Yanıklar dışında kurşun yaraları gelişi güzel tedavi edilmişti ve bir bacağı kısalandan, kolunu kullanamayana kadar her türden durum vardı. Bu insanlar ilk bize gelselerdi sakat kalmazdı. Örneğin Hacer Arıkan'ın yanıktan dolayı göz kapağı kapanmıştı, onu kesip açtılar ama gözünün çevresindeki, burnundaki plastik ameliyat yapılmadı. Tedavisi sürüyor, belki 30. ameliyatını oldu. Geldiğinde burnu yoktu, ağzından yedikleri burnundan çıkıyordu çünkü damağı da yanmıştı. Protez damak takıldı, kalan saçlardan kaş yapıldı, saçları yok, baş derisi de yanmış olduğu için özel bir peruk yapıldı, onu özel işlemle yıkayabiliyor. Ayrıca üç parmağını kaybetti, bir ayağı da aksıyor ama geç kalındığı için müdahale edilemiyor.
-Kaç kişi var böyle? -Yaklaşık 50 kişi.
|