Seda'dan çıktım yola, vardım dominanta
Ben Seda Sayan'ı çok severim. Bu zamana kadar yaptığı berbat şarkı seçimleri yüzünden müzikte, (kendisi ne kadar tersini düşünse de), hak ettiği yere gelemediğini düşünürüm. Yani Seda Sayan'a bayılırım ama şarkılarına tahammül edemem. Sesine demiyorum, dikkat! Benim bu harika kadına hayranlığım, onun insanlara duyduğu sınırsız şefkat ve hoşgörünün yanında, onların üzerinde kurduğu tartışılmaz ve sarsılmaz hakimiyeti, disiplini... "Yüz verdik deliye, geldi etti halıya" talihsizliğini hiç yaşamıyor o... Herkese nasip olmaz böyle bir denge kurabilme yeteneği. Kendimden biliyorum ben.
FAZLALIĞI OLAN KADINLAR İçimdeki saçmalık derecesindeki, koruyup kollama, şefkatle bağra basma huyum yüzünden, iyi niyeti salaklıkla karıştıran insanlarla muhatap olarak geçiyor ömrüm. Dominantlık konusunda ben Kadırgalıya 10 basarım belki ama ikisini bir arada bir türlü yürütemiyorum. Ve ben Seda Sayan'dan bunun sırrını öğrenmek istiyorum. Hem herkesi merhametin, şefkatin, sevginin, saygının sarayında el bebek gül bebek ağırlayacaksın, hem de aynı insanlar bir süre sonra hadlerini aşıp tepene çıkmayacak? Yahu, nasıl oluyor bu?
*** Ayrıca kendisi, tıpkı şarkı seçimlerinde olduğu gibi sevgili seçimlerinde de beni şaşırtmıştır hep. "Yakıştı mı şimdi bu sana?" diye içimden söylenmişimdir. Çoğunuz gibi... Ne haddimizeyse! Bayılırız ya ikili ilişkilerde, statü, yaş, boy, pos eşitlemeleri yapmaya. Kendi başarısızlıklarla dolu özel hayatlarımızı görmeden, arsızca... Baskın karakterli kadınların kaderidir bu oysa... Beraber oldukları erkekleri bir türlü beğendiremezler topluma. Aslında eksiklik o erkeklerde değil, 'fazlalık' o kadınlardadır. Onların yanına yanaşan erkekler, bir süre sonra gönüllü olarak teslim oluverir. Önceki ilişkilerinde ne kadar esip gürleseler de, dominant bir kadınla karşılaşınca aslında bu durum belli etmeseler bile hoşlarına gider.
HUZUR VERSİN YETER Sığınma ihtiyacı yalnız kadınlara has mı zannediyorsunuz? Tam tersi, bence erkekler daha hazır teslim olmaya... Ve bu tür kadınlar bilir ki, kendilerinden daha 'delikanlı' bir erkek bulmak zaten mümkün değildir. O yüzden seçimlerinde de çok daha başka özellikleri ararlar. Mücadeleci yapıları ve kimseye 'eyvallah'ı olmadıkları için, zaten hayatları yeteri kadar savaş meydanlarında, kan revan içinde geçmiştir. Artık onlar için önemli olan, tırnakla dişle, bilumum tırmalayıcı ekstremiteyle kurdukları 'huzur evinde', ağızlarının tadını kaçırmayacak, o huzuru bozmayacak bir adamdır. Onu bulunca da artık kemik yaşına, kaşına gözüne, statüsüne falan bakmak akıllarına gelmez. Ayrıca dominant kadın yüce gönüllüdür. Yaptıklarına ve yaşadıklarına herkesin aklı kolay kolay ermez. Eyy erkek milleti! Eğer içinizde böyle bir kadına sahip olduğunu düşünen varsa, aman kıymetini bilsin... Çünkü onlar bir kez 'Yürüyüp gitti mi?' bir daha kolay kolay geri gelmez. Akıllı olun! (Vay be, Seda Sayan'dan girdik, nereden çıktık... Dedik ya, yaptıklarına akıl sır ermez!)
|