|
|
'Ben kadınım çok kırıldım'
Star Avı adlı yarışmada "Tazminatımı verip çekiliyorum," diyerek canlı yayına damgasını vuran Deniz Seki, Ercan Saatçi'ye kırgınlığını, Erol Köse'ye güvensizliğini ve yarışmaya dönüş öyküsünü anlattı..
"Ben o yayın sırasında Ercan'ı arkadaşça yatıştırmaya çalıştım. 'Benim arkadaşım yapmaz böyle şeyler,' dedim. 'Çek elini ayağını,' dedi, inanamadım. Belki o anda çok sinirliydi ama canlı yayın esnasında 'Kapat bacağını, reyting uğruna açıyorsun,' dedi. Ne alakası var? Ben bir kadınım ya... Çok kırıldım."
'Ercan dedi diye tesettüre bürünemem'
"Erkek egemen bir toplumdayız, ne kadar olursa olsun işte yanında oturan jüri üyesi arkadaşın sana bacağını kapat diyebiliyor. Ne hakla? Ben 12 yıldır profesyonel hayatımda istediği her şeyi giyebilme cesaretini göstermiş bir kadınım. Ben bugün doktor da olsaydım, gene mini eteğimi giyerdim. Bu benim kadınlığım, dişiliğimle ilgili bir şey..
Jüri üyesi olarak katıldığı yarışmalarda haksızlığa tahammülü olmadığı her halinden belli olan Deniz Seki'nin kendisi de bir zamanlar ses yarışması finalistiydi... Gençlere el vermeyi seven Seki son günlerde yarışmacılarından çok, Ercan Saatçi ve Erol Köse gibi maço jüri arkadaşlarıyla baş etmek durumunda...
- Açmazda kalınca jüri koltuğunda yan yana oturduğu kadına "Öyleyse sen de bacaklarını kapat" diyen zihniyeti biraz yorumlar mısınız? - Farkındaysanız, ben önce duymamazlıktan geldim. Bir kadına yakışmazdı böyle bir kabalığa herkesin önünde cevap vermek. Uzatmak olurdu. Önce ona şans tanıdım aslında. Bir taraftan "Bacağını kapat" diyor, "çek elini, ayağını" diyor, öbür taraftan "Kim bilir, ayna karşısında neler öğretmiştir?" diyor. Çok çirkin, hiç yakışmayan bir dokundurmaydı.
- Maksadı neydi sizce? - 70 milyon insanın önünde bunun şakası olmaz. Benim bir kariyerim, bir duruşum, bir tavrım var. Ne olursa olsun, her şeyden önce ben bir kadınım, bırak sanatçı olmayı. Çok sinirlendim ve çok gerildim.
- Bu sizin jüri koltuğunda ikinci kalkışınız, neden bir kez daha denediniz? - Pop Star tarzı bir yarışma olsaydı, ben zaten olmayacaktım. Fatih Aksoy'la da konuştuk bunu. Yarışmanın formatı farklı olduğu ve beni heyecanlandırdığı için kabul ettim. Yoksa beni öldürseler ben artık juri koltuğunda filan oturmak istemiyordum.
- Karşınızda bu kadar hızlı bir erkek dayanışması bekliyor muydunuz ? Ki, bunun böyle olduğunu Erol Köse bir röportajında satır satır itiraf ediyor... - Erol'un o röportajda ne demek istediğini anlamadım. Röportaj içinde kendiyle çelişiyor. Beni bir batırıyor, bir çıkarıyor. Bir diyor ki, "Deniz çok hissi davrandı," başka bir sorunun cevabında "o gidişlerin sebebini biliyorum, çünkü o gidişler ekstra olarak ona geri dönüyor" diyor. Benim buna hiç ihtiyacım yok. Yaptıklarım ortada, aslan gibi beş albümüm var, beşinin de altında benim imzam var. Benim prodüktör olarak kendi albümlerimi sırtlanmamın nedeni zaten bir sürü üçkağıtçının bu işi yapıyor olması. Bu kadar korsanın olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Erol Köse ne dediğini bilememiş. Ben bir kadınım, bir duygusallığım tabii ki söz konusu. Anne değilim, ama o çocuklara annelik içgüdüsüyle bağlanıverdim.
- Annenin kıyafetine karışıldı... - Erkek egemen bir toplumda yaşıyoruz, ne kadar olursa olsun işte, yanında oturan jüri üyesi arkadaşın bile sana bacağını kapat diyebiliyor. Ne hakla? Ben 12 yıldır profesyonel hayatımda istediği her şeyi giyebilme cesaretini göstermiş bir kadınım. Ben bugün doktor da olsaydım, gene mini eteğimi giyerdim. Bu benim kadınlığımla, dişiliğimle ilgili bir şey. Gerçekten kırıldım. Ama Ercan Saatçi bacaklarını kapa dedi diye tesettüre bürünecek halim yok.
- Sizi yakından tanıyanlar geri dönmenizi beklemiyordu. - Ben ölsem tükürdüğümü yalamam. Ama o çocuklar nasıl ağladılar biliyor musunuz?
- Kumpas var mı Star Avı'nda? - Böyle çirkin şeyler de söylemek istemiyorum, çünkü ben bir polemik yaratma derdinde değilim. İnternete girip MP3'te Alp'in şarkısını indirenlerin sayısını bir görsen, saçma sapan bir durum var ortada, bir bakıyorum oylardın yüzde 65'ini Erol Köse'nin yarışmacıları almış, yüzde 21, yüzde 22, yüzde 23 olarak dağılmış oylar. Benim yarışmacılarım yüzde 6, yüzde 4 almış. Ben böyle bir haksızlık hayatımda görmedim. Yani ben anlayamadım ne olduğunu, internete gir, Alp'ın şarkısını indiren indirene. Anlatabildim mi, ben anlayamadım.
- Bir şeyleri temize çekersek, ne diyeceksiniz? - Türk halkından özür dilerim. Çok gereksiz yere ciddiye almışım sağımdaki ve solumdaki arkadaşlarımı. Profesyonel düşündüğüm zaman da o çocukları ortada bırakamazdım. Benim geri dönmem gerekiyordu. söylerim
- Yıprandınız mı? - Çok üzüldüm ve çok ağladım. Gerçekten çok yıprandım. Biz kendi içimizde, kendi ekibimdekiler dahil herkes ağlıyordu, çünkü benim ekibim de o çocuklarla birebir ilgileniyorlardı, yarışmacı çocuklar salya sümük ağlıyorlardı. İnanılmaz duygusal bir bunalım yaşadım. Ve bu yüzden de geri dönmeye karar verdim.
- Erol Köse "250 bin dolar tazminat versin, bunlar çok büyük paralar olarak geri dönecek, çok işleri açılacak" filan demiş. - Bir sürü yazan çizen de oldu. Rating adına yapılıyor dendi. Benim bir tek kendi yaptığım müziğe sorumluluğum var, çünkü işime saygım var. Ne rating kaygım ne de polemiğe ihtiyacım var, bir yapımcı olsaydım ihtiyacım olurdu, bir programcı olsaydım da olurdu.
- Ardından kimseyle konuşmadınız? - Geceler boyu uyku uyumadım. En doğru karar nedir diye düşünüp durdum. Basından bir sürü arkadaşım aradı, hiçbirine cevap vermedim. Önce kendi içimde halletmem gerekiyordu. Niye boşu boşuna konuşayım. Birçok kişi bana kırılmış hatta, niye bize cevap vermedi diye. Ben önce kendi kararımı vereyim istedim.
- Ercan Saatçi ve Erol Köse sizce neyi anlamalılar? - Ben onların arasında işimi yapıyorum, kadın olduğum için orada değilim.
- Ama ikisi de çok erkek, erkek erkek... - Olabilir, o onların sorunu, sonuçta ne benim sevgilim, ne de kocamlar. Arkadaşlarım o kadar. Erol Bey'le bu yarışma sayesinde daha bir tanıştık, Ercan'sa zaten benim arkadaşım. Evet, onların arasında kadın duyarlığı ve duygusallığıyla oturuyorum, ama her şeyden önce ben orada bir sanatçı, müzisyenim. Ben ticaret adamı değilim. Evet, ben bir şirket sahibiyim, ama şirketi kurma sebebim belli. Erol Köse, Ercan saatçi gibi iş adamı değilim. O yüzden başka gözle bakıyorum onlardan. O yüzden tepkilerim da başka oluyor.
Şebnem İYİNAM
|