|
|
|
|
|
|
Şeref bizim Lance
Bana; 'Bisikletçi Lance Armstrong'un kanseri yenmesi mi, yoksa Fransa turunu tam 6 kez üst üste şampiyon bitirmesi mi olay?" diye sorarsanız, "Kanserli birinin şampiyon olması daha çok daha büyük bir olay" derim. Her insanın soyadını aileye saygı adına yazan, saygın insanlara 'Sayın' diyen biri olarak Lance'nin başarısını iki nedenle iyi bilirim... Birincisi o acıyı ben de yaşadım ve yaşıyorum... Üstelik bir değil, tam 3 kez (kolon, karaciğer ve akciğer) kanseri yendim. İkincisi ve daha önemlisi de bir zamanların, iyi sayılabilecek bir bisiklet yazarıydım. Lance'e ne kadar saygı duyuyorsam; şu an kampta hasta hasta çılgınlar gibi çalışan şampiyon güreşçimiz Şeref Eroğlu'na da aynı saygıyı duyuyorum. Üstelik her iki ayda bir kanı değiştirilip, yorgunluktan ölse bile halinden hiç şikâyet etmiyor. Çünkü Şeref Eroğlu bir yandan yakalandığı anemi hastalığını yenmek için çalışırken, diğer yandan da madalya için uğraşıyor. Hem de nasıl çalışıyor; ölümüne!.. Bir taraftan ise düğününde karısının o güzelim ellerine takılan son bilezikleri de satarak, hastalığını yenmek için çabalıyor. İşte bizim Şeref'in de gururu bu! Senin Lance'inin arkasında milyonlarca dolar veren sponsorlar var. Benim Şeref'in arkasında ise karısının kolundaki son bilezik! Yani diyorum ki; çok değil bir ay sonra Atina'da Şeref Eroğlu hasta hasta Olimpiyat Şampiyonu olursa, o da Lance gibi tek isimliler kulübünün üyesi olacak mı? Kazım KANAT
|
|
|
|
|
|
|
|
|