|
|
Tuzla'da yeni variller bulundu
Kanserojen madde içeren atıkların bulunduğu İstanbul Tuzla'da yeni variller bulundu. Atıkların yakından geçen derenin çok yakınında bulunması endişe verici.
Vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye giden jandarma ekipleri, Aydınlı Konaşlı Mevkii'ndeki dere yatağında 4 atık varili buldular.
Varillerin bulunduğu bölge, jandarma ve belediye zabıta ekipleri tarafından güvenlik çemberine alındı.
Toprağa yarı gömülü variller, Orhanlı'daki atık varillerine yaklaşık 1 kilometre mesafede bulunuyor.
Atık varillerinin bulunduğu
yere gelerek inceleme yapan Orhanlı Belde Belediye Başkanı Cemil Ekşi, bu bölgenin Tuzla Belediyesi sınırları içinde kaldığını söyledi.
Varillerin bulunduğu yerde dere ıslah çalışması yapıldığını, o çalışmalar nedeniyle bölgeye çok sayıda kamyonun giriş çıkış yaptığını anlatan Ekşi, varillerin bu çalışmalardan faydalanılarak habersiz olarak getirilip atılmış olabileceğini belirtti.
DAHA ÖNCE BULUNAN VARİLLER
İl Çevre ve Orman Müdürü Mehmet Emin Birpınar, Tuzla ilçesine bağlı Orhanlı Beldesi'nde bulunan atık varilleriyle ilgili çalışmanın da devam ettiğini, önümüzdeki Salı günü varillerin bölgeden alınarak, İzmit Atık ve Artıkları Arıtma, Yakma ve Değerlendirme A.Ş.'ye (İZAYDAŞ) gönderileceğini söyledi. Birpınar, ''Bu teknik bir iş. Hemen kaldırılacak bir şey değil. Çok dikkatli olmamız lazım'' dedi.
Konuyla ilgili Tuzla Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını hatırlatan Birpınar, suç duyurusundan bugüne kadar ellerine geçen yeni bilgi ve belgeleri de savcılığa ilettiklerini bildirdi.
"VARİLLERİ BIRAKANLARI TEŞHİR EDECEĞİZ"
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, İstanbul'un Tuzla ilçesinde toprağa gömülü olarak bulunan tehlikeli atık varillerini bırakanlar hakkında ellerinde kesin olmayan bilgiler olduğunu ve kesinleştiği zaman bu kişi veya kurumların teşhir edileceğini söyledi.
TBMM Genel Kurulu'nda bir soruyu cevaplayan Pepe, "Elimizde bazı, şahıs, kurum ve kuruluşları işaret eden bilgiler var ama bunlar kesin değildir... (Bunlar kesinleştiği zaman) teşhir edeceğiz, hiç kimseyi saklamayacağız, bu işin müsebbibi kim ise, adı ve sanı ne olursa olsun bu firma mutlaka Türkiye'ye teşhir edilecek. Kimseyi korumamız söz konusu olamaz" dedi.
Pepe, olay hakkında suç duyurusu yapıldığını ve savcılığın soruşturma başlattığını belirtti.
Mevcut Çevre Kanunu'na göre olayın müsebbiplerine bilançoya tabi bir kuruluş oldukları takdirde en fazla 7,850 YTL ceza verilebileceğini söyleyen Pepe, yeni kanun tasarısının genel kurulda görüşülmesi sırasında yaptırımların ağırlaştırılması için muhalefetin her türlü önerisini destekleyeceğini söyledi.
TBMM gündemine ilk olarak 11 yıl önce gelen Çevre Kanunu değişikliği geçen yıl 7 Nisan'da Çevre Komisyonu'nda kabul edilmiş olmasına rağmen Genel Kurul gündemine henüz getirilemedi.
Tasarı çevreyi kirletenlere uygulanacak yaptırımları artırarak ayrıntılı bir şekilde düzenliyor ve kirlenmenin önlenmesi için arıtma gibi konularda yeni şartlar getiriyor.
CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol ise Pepe'nin önerge çağrısı üzerine, tasarının Genel Kurul'da temel yasa olarak görüşülmesi kararı alınmasını eleştirdi ve 41 maddeli tasarının iki bölüm halinde görüşülerek kendilerine toplam olarak sadece 20 dakika süre verileceğini belirtti.
CHP: AÇ GÖZLÜ SANAYİCİ KİM?
CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'ye, ''Çevreyi kirleten, canlı varlığını ve sağlığını tehlikeye atan, 'açgözlü bir adam' değerlendirmesini yaptığınız bu sanayici kimdir?'' diye sordu.
Şimşek, TBMM Başkanlığı'na sunduğu soru önergesinde, İstanbul Tuzla'da toprağa gömülü olarak bulunan tehlikeli atık dolu varillerin sorumluları hakkında Pepe'nin, ''Türkiye'deki ciddi sanayicilerden birisinin... 50 bin, 100 bin dolar vermemek için koskoca bir metropolün zehirlenmesini göze alacak kadar paragöz, açgözlü bir adam'' değerlendirmesini yaptığını hatırlattı.
İstanbul Valisi'nin ise bu varillerin kime ait olduğunun bilinmediği yönünde bir açıklamasının bulunduğunu kaydeden Şimşek, ''İstanbul'da tehlikeli atık dolu varilleri o bölgeye gömerek çevreyi kirleten, canlı varlığını ve sağlığını tehlikeye atan, açgözlü bir adam değerlendirmesini yaptığınız bu sanayici kimdir?'' sorusunu yöneltti.
Bu varillerin sahibinin kim olduğuna dair İstanbul Valisi ile farklı açıklamalar yapılmasının nedenlerini öğrenmek isteyen CHP'li Şimşek, önergesinde su sorulara yer verdi:
''Bir gazetede başka yerlerde de zehirli varillerin olduğuna ilişkin bilgilerinizin olduğunu söylüyorsunuz. Başka yerler dediğiniz yerler neresidir? Tuzla'da ve başka yerlerde hangi önlemleri aldınız? Bu sanayicinin tespit edilmesi halinde kendisine uygulanacak ceza nedir? Çevre Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ve Çevre Komisyonu raporu yasalaşmış olsaydı, bu tehlikeli atık varillerinin sahibine uygulanacak ceza değişecek miydi? Çevre Kanunu'nun l yılı aşkın bir süredir TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmeyi bekliyor olması kimin hatasıdır?''
Öte yandan DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan da aynı konuda TBMM Başkanlığı'na sunduğu önergede, Çevre ve Orman Bakanı Pepe'ye, ''Tuzla'da bulunan zehirli atık dolu varillerden şimdiye kadar kaç tanesinin çıkarıldığı, halen toprak altında kaç varil bulunduğu'' sorularını yöneltti.
"TUZLA'DA YAŞANAN FELAKET İNSANLIĞA KARŞI İŞLENMİŞ BİR SUÇTUR"
Türkiye Mühendisler ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) tarafından yapılan yazılı açıklamada, Tuzla Orhanlı'da bulunan varillerde, yüksek miktarda kanserojen içeren fenol tespit edildiği belirtilerek, "Tuzla'da yaşanan felaket insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur" denildi.
Açıklamada, İstanbul'da Tuzla Orhanlı Beldesi Değirmentepe mevkiinde hafriyat arazisinde gömülü, içerisinde kansorejen maddeler bulunan çok sayıda varil bulunduğu hatırlatılarak, bu hafriyat döküm sahasının hiçbir koruma altına alınmadan kamunun ortak kullanımında olduğu belirtildi.
Açıklamada, "Yapılan ilk incelemelerde atık içeriğinde yüksek miktarda kanserojen içeren fenol bulundu. Yetkili merciler yaptıkları açıklamalarda varillerin oksitlenmesi sonucu atığın toprağa karıştığını ve kirliliğin yeraltı suyunu da etkileyebileceğini belirtmektedirler. Yüzde 90'ı sanayiden kaynaklanan tonlarca tehlikeli atık, kamusal denetimin yetersizliği, atık arıtma ve bertaraf çözümlerinin uygulanmaması sonucunda nehir, göl, deniz, toprak gibi yaşamsal alanlara dökülerek, anayasada düzenlenmiş olan sağlıklı bir çevrede yaşam hakkı hiçe sayılmaktadır. Ülkemiz, tüm ilgili mevzuata rağmen tehlikeli atık yönetimi konusunda yetersiz kalmakla birlikte, Sinop sahillerine vuran kimyasal atık içeren variller, İskenderun'da batan tehlikeli atık yüklü ULLA gemisi, radyoaktif kirlenmeye maruz kalan hurda ticareti ile de gelişmiş ülkelerin bir çöp alanı haline getirilmiştir" ifadeleri kullanıldı.
Tuzla'da bir işçinin vicdani rahatsızlığı sonucu ortaya çıkan olayda, 22 yıl önce Hindistan'da binlerce kişinin ölümüne yol açan ve çevresel etkileri hala devam eden Bhopal Faciası kadar önemli sağlık sorunları oluşturabilecek bir facianın eşiğine gelindiğinin ifade edildiği açıklamada, "Olay sonuçları itibariyle doğanın geri dönülemeyecek şekilde tahribatının yanında, gelecek kuşakların çevre hakkının da gasp edilmesine yol açmaktadır. Tuzla'da yaşanan felaket, çevre katliamı yanında, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Olayın sorumluları, failleri hemen bulunmalı ve yargılanmalıdır. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, konuyu ayrıntılı bir şekilde incelemek ve toplumun vicdani olabilmek amacı ile, odamız İstanbul Şubesi'nde oluşturulan İnceleme Komisyonu'nun raporuna göre ilgili merciler nezdinde girişimlerde bulunacaktır" denildi.
|