| |
|
|
Alkışlı protesto
Kültür Bakanlığı ile Turizm Bakanlığı birleştirildiğinde karşı çıkanlar olmuştu. Doğrusunu isterseniz ben o fikirde değildim. Ancak 31 Mart Cuma akşamı şahit olduğum olay, en azından Bakan Atilla Koç'un şahsında, birleşmeye karşı çıkanların haklı olduğunu gösterdi. Uluslararası İstanbul Film Festivali 25'inci yılını kutluyor. Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'ndeki açılış töreninde birçok konuşma yapıldı. Çoğunluğu ' yürekten', bir kısmı ise ' nezaketen' alkışlandı. Buna karşılık Bakan Koç, önce ' gırgır' geçmek için, bir süre sonra da ' protesto' etmek amacıyla alkışlandı. Nasıl böyle oldu? Bakan Koç, zaten kültür ve turizmin bir araya getirilmesini pek istemeyen... Uyuklamalarıyla ünlü bir bakandan da haz etmeyene bir kitlenin önünde konuşuyordu. Sözlerinin başınca, samimiyetinden bahsedince şirin bulundu Koç. Bir iki sempati alkışı aldı. Derken konuyu turizme getirdi.. " Benim ülkemdeee bilmem ne kadar höyük var " diye devam edince 'gırgır' alkışları başladı. Öyle ya: Film festivaliyle, turizmin ne alakası vardı? Kendisinin filmlerle ilişkisinden ya da bakanlığının sinema alanındaki katkılarından söz edebilirdi. Ancak bu alkışlar bakanı uyandırmadı. " Benim ülkemdeee " diye ısrar edince. Bu kez bütün salon 'protesto' alkışına başladı. Bunun üzerine Bakan Koç, belki de tek doğru kararı vererek, teşekkür etti, kutladı ve kürsüden indi. Artık tecrübe kazanmış olması gereken bir siyasetçinin ne tür bir kitle karşısında olduğunu, o insanların kendisinden ne beklediğini bilmesi gerekiyordu.
|