|
|
|
|
|
|
Sevgisiz ailelerin geride bıraktığı hayatlar
Oyun parkında oynayacak yaştayken ailelerinin terk ettiği çocuklar sokaklarda her türlü tehlikeyle karşı karşıya yaşıyor. Üstelik bazıları Taksim Çocuk ve Gençlik Merkezi'ne alınmıyor.
Dört kardeşi olan S.B'nin anne ve babası o 13 yaşındayken ayrılmış. Annesi ikinci evliliğini dört çocuklu biriyle yapmış. Önce üvey baba dayağı yemiş, daha sonra da üvey ağabeyinin tacizine uğramış. Annesinden yardım isteyince aldığı tek cevap da dayak olmuş. 15 yaşındayken bir gece yarısı evden kovulmuş. Birkaç gece kuytu köşelerde sabahlayan S.B'yi polisler bulmuş ve Taksim Çocuk ve Gençlik Merkezi'ne yerleştirmiş. Buradaki davranışlardan mutsuz olunca "açık bırakılan kapıdan çıktığı" yurda bir daha alınmamış. Pera Güzel Sanatlar'ın açtığı yetenek sınavında lise tiyatro bölümünü kazanmış ancak kalacak yeri bile olmadığı için okula gidemeyeceğini anlatıyor. G.A'nın öyküsü de arkadaşınınkine benziyor. O henüz bir yaşındayken anne ve babası ayrılmış. Üç kardeşiyle birlikte babasının yanında kalmış G.A. "Babam sürekli içerdi. Bizi sokakta mendil satmaya zorlar, eve para getirmeyince döverdi" diye anlatıyor yaşadıklarını. 13 yaşına geldiğinde bir milyar lira karşılığında 45 yaşındaki birisiyle evlendirilmek istendiğini söyleyen G.A. sevdiği bir gençle kaçmış. İntihara teşebbüs etmiş. Kastamonu Kız Yetiştirme Yurdu'nda iken tanıştığı 24 yaşındaki bir gençle imam nikahlı yaşayan G.A. iki aylık hamileyken sokağa atılmış. Dünyaya getirdiği kızını Bahçelievler Çocuk Yuvası'na vermek zorunda kalan G.A "Her hafta onu görmeye gidiyorum. Evlatlık verilmesini istemedim. Bir gün onu geri almanın hayaliyle yaşıyorum" diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|