|
|
|
|
|
Hastaneler çok yakında hasta bakamayacak
|
|
ÖNCELİKLE Prof. Dr. Barış Diren kimdir? Diren, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı, Ankara Gülhane Tıp Akademesi manyetik rezonans sistemi, Ankara Sevgi Hastanesi, ilk gündelik hastane Medart ve Ankara Mesa Hastanesi kurucusu. Memorial Hastanesi'nin projelendiricisi ve başhekimi. Aynı zamanda İstanbul Siyami Ersek Hastanesi'ni Sağlık Bakanlığı adına projelendiren kişi. Diren, sağlık hizmet kurumlarında ISO 9000 kalite belgelendirilmesini Türkiye'ye getiren kişi olarak da tanınıyor. Halen Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde Radyoloji Anabilim Dalı Başkanı ve Rektör Yardımcısı olarak görev yapıyor.
SSK, Sağlık Bakanlığı'na devredildi. Peki ne oldu? -Öncelikle kimse SSK'ya gitmemeye başladı. SSK'ya yatırım yapılmadığı için atıl duruma geçti. Çalışma Bakanlığı'nın raporuna göre bu birleşme gerçekleştikten sonra masraflar yüzde 44 oranında arttı. Sonra doktorlar için bir performans uygulamaları başlatıldı. Doktorun ürettiği hizmete puan verilecek ve o puan belli bir ücret karşılığında doktorlara dönecekti. İyi niyetli bir uygulama ama son 5-6 aydır devlet bunları ödemiyor.
Neden? -Öncelikle bu hizmet ücretlendirilen bir hizmet değil. Mesela günde üç pansumanı öderim, dördüncüyü ödemem şeklinde metinler var. Ayrıca ben size performans şeklinde bunları ödüyorum ama benim bundan gelirim yok diyor devlet. Kaynağı bittiği için stop ediyor. Son bir yıldır kriz yaşanıyordu ama 5-6 aydır artık tamamen durdu. Hastanelerde sadece doktorların maaşları ödeniyor o kadar.
Peki gelelim devlet hastanelerinin borçlarının silinmesi hikâyesine. -Bu borçları sildiler çünkü böyle bir para bütçede yok. Hastanelerin ecza depolarına kestikleri faturalar, tedarikçilere verdikleri faturalar, bütün bunlar icralık oldu. Ocak ayında borçlar silininceye kadar alacaklılar yine ilaç temin ediyorlardı çünkü herkes bir umut borçların ödenmesini bekliyordu. Ama olmadı. Birçok hastaneye icra geldi. İşin daha vahim kısmı yakın zamanda hastalara verilecek ilaç bulunamayacak. Doktorlar daha az ameliyat yapacaklar, zaten puan sistemi işlemiyor.
Sağlık sistemi batıyor yani. -Batıyor diye bir şey yok. O kadar iyi niyetli olmayın. Sağlık sistemimiz battı. Devlet hastaneleri çöktü. Sağlık finans altyapısı oluşturulmadığı için sağlık giderleri üzerine düzenlenen birtakım görsel, tribüne yönelik düzenlemeler sebebiyle sistemi batırdık. Önce geçmiş borçları temizleyeceksiniz, sonra sisteminizi güncelleştireceksiniz, ardından kendinize güveni sağlayacaksanız. Pek mümkün gözükmüyor.
Bu durum ne kadar sürecek? -SSK atıl durumda, devlet hastanelerine ilaç verilmeyecek, icralar kapıda. Hadi idare ettin ettin en fazla bir yıl sonra hasta bakamayacak hale gelecekler. Şimdiki koşulların ne durumda olduğunu zaten biliyorsunuz. Verilen hizmet içler acısı.
Devlet kendi kurumlarında hizmet üretemediği için özel sağlık sektöründen hizmet almaya başlamıştı. Peki o bir kurtuluş değil mi? -Ben kendi uzmanlık alanımdansize örnekler vereyim. Devlet dedi ki 'MR sistemini ihaleye açalım.' Buraya kadar tamam. Yurtdışında MR 800 dolara çekilir. Bizde 400 dolar civarındaydı. Sonra pazarlık usulü bu düşürüle düşürüle 20 dolara kadar indi. SSK, kapanmadan önce MR çekimi hizmetini dışarıdan 20 dolara alıyordu.
Kim yapıyordu peki bunu? -Gerçek işi barmenlik olan adam bile MR merkezi kurdu. Tüccar mantığıyla yapılan alışverişte bu fiyata kadar indiler. Cihazı nasıl buluyor diyeceksiniz, Almanya'nın bilmem ne teşkilatından sökülüp, atıl durumda kenara konulan aletler bile Türkiye'ye getirildi. Doktorlar maalesef bu merkezlerin kurulması için diplomalarını sattı. Kalp için de bu söylediklerim gerçekleşti. 50 bin dolara yapılması gereken kalp ameliyatları 2 bin dolara indi. SSK önüne gelen kuruluşa kalp ameliyatı yaptırdı. Aynı durum bugün devam ediyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|