Masajın mesajı
Israr etmenin bir manası olabilir mi? Hakikaten bir kıymeti harbiyesi var mıdır, kimi ihtimalin? Birileri, (kendi akıllarınca yahut emir alarak) sağa sola patlayıcı yerleştirmeyi, karışıklık çıkartmayı, halkı birbirine düşürmeyi, korku ve endişe yaymayı "görev" edinmiş olsa... Bundan tedirginlik duyar mıydınız?
O zaman... Yargı iseniz... Parlamento, hükümet, muhalefet iseniz... Genelkurmay, Emniyet, sivil toplum örgütü ve medya iseniz... İki kelimede bir cumhuriyet, demokrasi filan diyorsanız... Bunu "dibine kadar"; yetmez, "en tepesine kadar" merak edeceksiniz.
Bakanları, milletvekillerini izleyen bir "oluşum" öyle "menfaat çetesi" diyerek geçiştirilemez. Her menfaat çetesinde patlayıcı mı var ki; her menfaat çetesinde köprülerin, karayollarının, demiryollarının planları mı mevcut ki. Her menfaat çetesi "Özel Harekat" ta görevli bir yüzbaşı mı istihdam ediyor... Yüzbaşılar filan menfaat çetelerine "stratejik ve gizli bilgiler" mi sağlıyor ki.
Her gün ısrarla sormak gerek: 1. O yüzbaşının orada ne işi var? 2. Bugüne kadar en üst düzeyde yöneticilerinin de kendi ağızlarıyla açıkladığı "özel örgütlenmeler" e çok benzeyen bu "çete" elindeki patlayıcılarla ne yapacaktı? 3. Jandarma İstihbarat (Jitem, Jit vesaire), üstelik "Özel harekat" eğitim alanı da sayılan yerlerde antrenman yapan bu çete hakkında neden hiç bilgi sahibi olmadı; yüzbaşıyla ilgili hiç kuşku duyulmadı? 4."Özel Kuvvetler Komutanlığı" nın özel bilgilerini "dışarı" çıkartmak bu kadar kolay mı? 5. Bir çete hangi cüretle "Genelkurmay İkinci Başkanı" nın adını kullanarak iş yapmaya çalışır? Onlara bu cüreti "yüzbaşı" mı vermiştir? 6. Bu çeteyle bağlantılı, yüzbaşıdan daha üst konumda başkaları var mıdır? 7. Ağustostan beri polis tarafından izlendiği söylenen, belli ki daha da önceden örgütlü bu çetenin bugüne kadarki akçalı faaliyeti nedir? 8. Bu çetenin amacı gerçekten oradan buradan şantajla birkaç milyar eski TL mi sızdırmaktır? "Özel kuvvet" bilgilerinin, patlayıcıların bu işte ne gibi yararı olabilir ki?
Yargı kendi yolunda yürüyor; tamam. Ancak Meclis, üyelerini de didikleyen, fişleyen, izleyen bu "çete" yi ciddiye almalı. Genelkurmay tatmin edici bir açıklama yapmalı. Biz de, bunca ayrıntı taşıyan manşete rağmen, başka açılardan da fena halde ciddiye almalıyız. Çetenin "masaj" la gevşetilmesine, "sauna" da buharlaşmasına, bir "seks-şantaj" magazini kılınmasına karşı, şerbetli, aşılı olmalı! Bakın; "terör örgütü" nün yanı sıra, "terör örgütü" kaynaklı olmayan bombaların ve suikastların da cirit atabildiği bir ülkede yaşıyoruz. Kaygan bir zeminde düşe kalka "demokrasi pateni" yapa yapa geldik bugünlere. Bu ülkeyi çok sevenler, insanlarıyla birlikte sevenler, insanlarının kırılmamasını, birbirine kırdırılmamasını isteyenler... Her bir çete için, her bir kuşku kırıntısı için cevap istemeli! Devletiniz size bu cevabı bulmak zorunda. Zorunda!
|