|
 |
 |
 |
  |
|
"Kimseden icazet almayız"
Başbakan Erdoğan, Hamas'ın Ankara ziyaretiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Başbakan Erdoğan, "Doğru zamanda doğru mesajlar verilmiştir.Hamas heyetinin ziyaret kararını biz verdik. Ortadoğu'da bize önemli görevler düşmektedir. Kimseden de bu noktada icazet alma derdimiz yok" dedi..
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ak Parti Grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
"TÜRKİYE SEYİRCİ KALAMAZ"
Başbakan Erdoğan, Ortadoğu'da barış için girişimlerde bulunduklarını söyleyerek, "Yeni dünya düzenine kayıtsız kalamayız. Bölgemizde ve dünyada barışın tesisine katkıda bulunmalıyız.Türkiye çevresinde gelişen olaylara seyirci kalamaz" dedi.
"ORTADOĞU'DA BİZE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR"
"Ortadoğu'da barış için düşünce üretiyor, girişimlerde bulunuyoruz" diyen Başbakan Erdoğan, "Ortadoğu'da bize önemli
görevler düşmektedir. Filistin heyetinin Ankara ziyaretini bu bağlamda değerlendirmeliyiz" diye konuştu.
GENİŞLETİLMİŞ ORTADOĞU VE KUZEY AFRİKA PROJESİ
Kürselleşme çağının karşılarına çıkardığı yeni risk ve tehditlerin bütün dünya milletlerinin en öncelikli meselesi haline geldiğini anlatan Erdoğan, ''Hiç birimiz bu yeni duruma kayıtsız kalma lüksüne sahip değiliz. Zira herkesin güvende olmadığı bir dünyada, özellikle de küreselleşme çağının dünyasında, hiç kimse ama hiç kimse tek başına kendisini güvende hissedemez'' diye konuştu.
''Bunun en acı tecrübelerini daha yakın zamanlarda yaşadık, ne yazık ki yaşamaya devam ediyoruz'' diyen Erdoğan, bu durumun sebepleri ve sonuçları üzerinde ciddiyetle düşünülmesini istedi.
Hem milletin selameti ve hem de insanlığın ortak yararı adına, gerek bölgede gerekse dünyada barış ve istikrarın tesisine katkıda bulunulması gerektiğini kaydeden Erdoğan, şöyle konuştu:
''Demokratik değer ve adaleti yaygınlaştıralım. Çeşitlilik içinde birlikte yaşama ilkesini tüm dünyada küreselleştirelim. Geleceğimizi felaket senaryolarına teslim etmeyelim. Bizim AB perspektifimizin altında bu vizyon vardır. Irak ve Suriye meselelerine bakışımız da bunu esas almaktadır.
Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika inisiyatifindeki rolümüz, buna dayanmaktadır. Burada bizim bir eşbaşkanlık görevimiz var. Başlattığımız Medeniyetler İttifakı Projesi'nin temelinde de bu vizyonumuz yer almaktadır. Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesindeki rolümüz bize özellikle Ortadoğu bölgesinde önemli görevler yüklemektedir. Biz bu görevi bir kenara koyamayız. Eğer Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi'nin hedefi demokrasi ise insan hakları ise hukukun üstünlüğü ise bu bölgede yaşayan insanların refahı, mutluluğu ise insanların yaşam standardının yükseltilmesi ise Türkiye, bu görev de tribünde kalan bir seyirci olamaz. Muhakkak burada rolünü üstlenecektir.''
PARAMETRE
Erdoğan, dış politikada temel parametrelerinin ''düşman ürütmek değil, dost kazanmak'' olduğunu belirterek, bugüne kadar başlattıkları bütün dış politika hamlelerinin bu parametre üzerine kurulduğunu söyledi.
Kan ve gözyaşıyla özdeşleşen Ortadoğu'da barış ve adalet için, sözün ve umudun bitmediğini göstermek için yeni yol haritaları ve yeni imkanlar üzerinde düşünce ürettiklerini ve öneriler getirdiklerini anlatan Erdoğan, ''barış yürek ister, irade ister, aklıselim ister'' dedi.
Erdoğan, Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren bu coğrafyanın, huzuru ve selameti için attıkları bütün adımları hesap ederek, her barış ihtimalini bir imkana dönüştürmenin yollarını aradıklarını kaydederek,şöyle devam etti:
''Fakat bunu kavrayamayanlar olabilir. İçeride de olabilir, dışarıda da olabilir. Biz onlar kavrayamamış diye bekleyecek değiliz ve kimseden de bu noktada icazet alma derdimiz yok. Burada bizler de bir inisiyatifi kullanmanın hesabı içindeyiz. Şüphesiz ki aklıselim her zaman için önde olmalıdır. Bunun için de en geniş manada istişarelerimizi yaparız. Bu istişareler çerçevesinde de adımımızı atarız. Ama şunu bilmeliyiz ki bu adımın hedefi, sadece bir Ortadoğu barışını gerçekleştirmektir. Ortadoğu'yu bir kan gölü haline çevirme niyetinde olanlardan arındırıp, Ortadoğu'yu bir barış havzası haline getirmektir. Çünkü, bu barış havzasıyla iç içe olan biziz, diğerleri değil. Burada hala 'seyirci olalım, bunu izleyelim' diyemeyiz. Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Filistin heyetinin ziyareti de bu bağlamda değerlendirilmelidir.''
MUHALEFETE ELEŞTİRİ
Erdoğan, Filistin'deki demokratik seçimlerin ortaya çıkardığı tablonun doğru okunmasının önemine dikkat çekerek, şöyle konuştu: "Hamas ile diyalog kurmamak güdümlü demokrasidir. Hamas heyetine verilmesi gereken tüm mesajlar verilmiştir. Hamas ziyaretiyle doğru zamanda doğru mesajlar verilmiştir. Hamas heyetinin ziyaretinin muhalefetle kararlaştırmamız gerekmiyordu. Hamas heyetinin ziyaret kararını biz verdik."
''EKONOMİK YÖNTEMLE TERBİYE''
Erdoğan, ''Filistin'de yeni yapıyı ekonomik yöntemle terbiye etme yolunun seçilmesi durumunda, bunun adının demokrasi olmayacağını'' söyledi. ''Bu, güdümlü demokrasi olur, bu Filistin halkını saygısızlık olur'' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bizim, bundan sonraki süreci iyi değerlendirip, iyi okumamız gerekiyor. Dolayısıyla zaman zaman siyasetin içinde maalesef tribünlere verilen mesajlar olur. Halka farklı mesajlar verilmiş olur. Ama zaman bir çok şeyi demokrasi içinde halleder. Bunda da sabırlı olmak gerekir. Nitekim Türkiye, ziyarette; gerek Genel Başkanvekilim, gerek Başbakan vekilim, yaptıkları görüşmelerde tüm insanlığın beklentisi olan mesajları, gelen Filistin heyetine vermişlerdir. Verilmesi gereken neyse vermişlerdir.
Belki de Türkiye'nin dışında başka ülkelerin veremeyeceği mesajları vermişlerdir. Mesajlar, samimiyetle verilmiştir. Bu mesajların içinde şiddetin terk edilmesi vardır, yol haritasının kabulü vardır, İsrail ile masaya oturulması vardır; bir dayanışma ruhunun Ortadoğu'ya egemen kılınması, barışın esas alınması vardır. Bütün bunlar konuşulurken aynı zamanda demokratik sürecin barışa endeksli olması vardı. Bütün başlıklar altında ortaya konulan telkinler, bölgede neyi amaçladığımızın, neyi beklediğimizin de açık ifadesidir. Kaldı ki Türkiye, İsrail ve Filistin ile bugüne kadar olan görüşmelerini; ama siyasi, ama askeri, ama ticari, ama kültürel, bundan sonra da yürütecektir. Yürütmeye devam edecektir. Türkiye'de bazı iç politikada oynayanlar, 'efendim, işte biz de bunu istiyoruz ama...' Aması ne? Zaten Türkiye ne çektiyse bu amadan çekti. Biz iş yapmanın, netice almanın gayreti içindeyiz. Ondan sonra atı alan Üsküdar'ı geçiyor.''
''BUNUN KARARINI BİZ VERİRİZ''
Erdoğan, Hamas heyetinin Türkiye'ye gelişi ve temaslarını eleştirenlere yönelik, ''Siyasetin içinde olan, gerek ana muhalefet gerekse diğerlerine sorarak, 'ne zaman yapalım bunu?', bunu onlarla mı kararlaştıracağız? Veyahut da 'ne zaman gelecekler' bunun kalkıp onlara tarihini mı bildireceğiz? Müsaade etsinler de ne zaman, kimlerle, nasıl yapacağımızı biz karar verelim'' dedi.
"HİÇBİR ŞEY GİZLİ KAPAKLI DEĞİL"
Erdoğan, basının, bu görüşmelerle ilgili tavrını da eleştirerek,''Bazı medya gruplarının, bizim adımıza bu görüşmeleri örgütleyen, planlayanın bizim müşavirlerimiz olduğuna yönelik attıkları başlıklar, gösterdikleri hedefler de çok çirkindir, ahlaki değildir. Bir defa bunun kararını biz veririz. Ayrıca, efendim Dışişleri'nin bundan haberi yokmuş. Özellikle CHP, bunu her zaman yapıyor. Çünkü onların da herhalde kendilerine göre haber kaynakları var. 'Dışişleri'nin haberi yokmuş'. Bunların hepsi hilafı hakikattir, doğru değildir. Dürüst davranmıyorlar. Gerek Dışişleri Bakanımız, gerekse parti mensuplarının yaptıkları görüşmelerden önce, bildiğiniz gibi Dışişleri Bakanlığı yetkilileri gelen heyetle görüşmeler yapmıştır. Hiçbir şey gizli kapaklı değildir, her şey açıktır. Bunlar kendi alışkanlıklarını bizde görmek istiyorlar. Bu noktada biz çok rahatız. Çünkü, adımlarımızı samimiyetle atıyoruz. Bundan sonra da samimiyetle atmaya devam edeceğiz.''
(AJANSLAR)
|
|
|
|
 atec sdd 21.02.2006 23:20:29 Türkiye artık israile haddini bildirmelidir.Aynasını kırmalıdır...kendini dev aynasında görüyor çünkü
 Kemal izmirli 21.02.2006 22:22:13 Misirda Mubarek dahi hamsla bulusmayi redetti. RTE Masal gibi Hamasin radikal askeri kanadi ile bulusmakla ustelik hic bir netice elde edememekle ulkemizin itibarini zedeledi. Hem dost iliskilerimiz olan Israil ve ABD yi uzduk hem de Hamas'a yaranamadik. Simdi her iki taraf bize kirgin kaldi.
 sedat çetin 21.02.2006 22:09:44 Haması terorist bir gurup olarak kabul etmek çok yanlış, kime göre terorist!!unutmayinki Atatürk hakkındada idam kararı çıkarmışlardı tarih kimin haklı oldugunu gösterdi. Eğer ortadoguda ipleri israil ve abd ye bırakırsanız o iple bizide asarlar.Ayrıca "demokrasi" getirdigini idda eden abd seçimle başa geçmiş bir gurubu nasıl olurda istemez kime göre demakrasi!! kime göre özgürlük!!Başbakan en doğrusunu yapmaktadır
|
|
 |
|
 |
|