| |
|
|
Menderes'in penceresinden
Siyaset sektörünün maşallahı var. Her hafta "nur topu gibi yeni bir gündem doğurmayı" başarıyor. Son doğum "malvarlığı tartışması." Tartışanların bir kısmı "eski defterleri" kurcalıyor. "Menderes'li yıllara" kadar giden bile var.
- Ne diyorsunuz sayın Aydın Menderes? - Menderes dönemi, bütün dönemlerden farklı... Yassıada'da her şeyi didik didik edildi... Sonra Ağır Ceza'da... Anayasa Mahkemesi'nde... Ve bir şey çıkmadı.
Adnan Menderes'in oğlu Aydın beye "şimdiki tartışmaya nasıl baktığını" sorduk. İşte yanıtı: * Başbakan'a, yapılan her işte mutlaka yolsuzluk olduğuna dair bir şey söylenmiyor. * Konuşulan sadece malvarlığı. * Tartışma bu çerçevede tutulmalı. * Vatandaşın kafası karıştırıldı... Kafa karışıklığı şeffaflıkla giderilir. * Başbakan malvarlığını açıklar ve siyaset daha fazla gerilmeden konu kapanır. * AB ülkelerinde bu konuda ne yapılıyorsa, bizde de o yapılsın. * Çok fazla gerilere gitmenin de alemi yok.
Aydın bey "alemi yok" dedi ama, yine de sohbette biraz "eski günlere daldık, gittik." Menderes: - Bizim çiftliği (Aydın-Çakırbeyli) biliyorsunuz... O zaman denildi ki... Menderes'in çiftliğinin içinden İzmir-Aydın demiryolu geçer... Tren saatlerce gider, çiftlik hala bitmez. Biz gülmeye başladık.
Menderes devam etti: - Celal Bayar'ın da İş Bankası'nda 103 milyonu olduğu açıklandı... Sonra yalan olduğu anlaşıldı.
Aydın beyin sözünü kestik. Ve ona bir "sıkıyönetim komutanlığı bildirisini okuduk: - Demokrat Partililer uçakla yurtdışına tonlarca altınla birlikte gitmek üzereyken yakalanmış olup......... Oysa bildiride yazılanların "aslı, astarı" yoktu.
Aydın Menderes'in: - Büyütülecek, ortalığı toz dumana katacak bir şey yok... Muhalefete fazlaca kızmanın da gereği yok... Şeffaflık öne çıkar, olay da kapanır.
|