|
 |
 |
 |
Müjdat Gezen Nedim Saban'ı uçuruyor
TV dizisi "İki Oda Bir Sinan" tiyatro sahnesine taşındı. Müjdat Gezen'in sahneye koyduğu oyunun başrolünde Nedim Saban var.
TV dizisi tiyatro için yeniden doğdu
Televizyon dizisi "İki Oda Bir Sinan" Tiyatrokare tarafından sahneye taşındı. Müjdat Gezen'in sahneye koyduğu oyunda başrolü oynayan Nedim Saban, Gezen sayesinde sezona 3-0 galip başladıklarını söylüyor.
Tiyatrokare'nin sahneye koyduğu "İki Oda Bir Sinan" usta tiyatrocu Müjdat Gezen ve Nedim Saban'ı bir araya getirdi. Daha önce televizyonda dizi olarak karşımıza çıkan oyunun yönetmenliğini yapan Müjdat Gezen, senaryoyu ve oyunun akışını oldukça değiştirmiş. Başrolünü Nedim Saban'ın oynadığı, her hafta Anadolu'ya turneye giden oyun, agorafobi yüzünden evden çıkamayan ve evle birlikte kiraya verilen Sinan'ın hikayesini anlatıyor. Müjdat Gezen ve Nedim Saban, İki Oda Bir Sinan'ı SABAH Cumartesi'ye anlattı.
- Müjdat Gezen ve Tiyatrokare nasıl bir araya geldi? - Nedim Saban: Dizi televizyonda çok başarılı olmuştu, bitince 'Bunu tiyatroma taşımam lazım' dedim. Hemen de aklıma Müjdat Gezen geldi. Çünkü yerli oyunlara karşı müthiş bir sevgisi var. Tabii bir de çok önemli bir tiyatro adamı. Bize büyük bir renk katacağını düşündüm ve aradım. Bir gün sonra bana telefon açtı ve tamam yapıyoruz dedi.
- Siz televizyonda hiç izlemiş miydiniz diziyi? - Müjdat Gezen: Hayır, benim haberim yoktu diziden. O sırada bir oyunlarını sahneye koymak için Eskişehir Belediye Tiyatrosu'ndan da teklif almıştım. Fakat Türk oyunlarına karşı bir zaafım var. Üç tane Türk genci bir oyun yazmış ve bir topluluk bunu oynamak istiyor, beğendiğim de bir topluluk. O yüzden Nedim'e 'Evet' dedim. Epeyce bir dramaturji çalışması yaptık. Televizyona düzenlenmiş bir şeyin sahnede uygulanması çok kolay değildi. Nedim'i uçurduk, serçeler  koyduk, renk girdi oyuna.
BİR SÜRPRİZ VAR
- Müjdat Bey'in senaryoya, öyküye müdahaleleri oldu mu? - N.S.: Tabii. Bir kere çok önemli bir katkısı oldu. Karakterlerin ne yapacakları gizliydi, bir sürpriz vardı oyunda. Müjdat Bey onu en baştan karaktere söyletti. O da oyuna çok değişik bir kurgu verdi. - M.G.: Dramaturji, bir yapıtın sahnede oynanabilir çözümlenmesinin yapılmasıdır. Mesela büyük tiratlar vardı, onları attık.
- Müjdat Bey bu kadar değişiklik yaparken, finali bile değiştirirken "Ne oluyor?" diye düşündünüz mü? - M.G.: Ona getirdiğim öneriler teksten daha iyiydi. Ama yazarını da çağırttırdım. Her zaman yazarla da konuşurum, hayattaysa eğer. Tabii Sheakespeare'le, Molliere'le, Sadık Şendil'le, Aziz Nesin'le konuşamam ama en azından önceki deneyimlerimden onların neler yapmak istediklerini biliyorum. Ama bu oyunun yazarı genç ve hayatta, çağırdım, 'Böyle yapalım mı, iznin var mı buna?' diye sordum. O da alabildiğine demokrat bir tavırla 'Ne istiyorsanız yapabilirsiniz' dedi. - N.S.: Oyunların yazıldıkları gibi oynanmaları zaten çok zor, yani mutlaka bir yönetmen eli değsin istiyor. Zaten Müjdat Gezen'e rica etmemizin nedeni buydu.
- Müjdat Gezen'in yönetiyor olması sizce oyunu nasıl etkiledi? - N.S.: Müjdat Gezen'le 3-0 galip başlıyorsunuz bir işe. Yeter ki oyuncular da o golleri atabilsin ve biz de attık. - M.G.: Ben oyunculardan çok memnunum. Gala gecesi kötü geçti ama ertesi  gece harikaydı.
- Gala gecesi neden kötüydü?
-M.G.: 15 gün oynamamışlardı oyunu, çıktılar çıktılar bazı oyuncular bir kısım lafları unuttu ve temposuzdu. Ama ikinci gece, ki tiyatroda en tehlikelisi ikinci gecedir, çok güzeldi. Komedinin bir tehlikesi vardır, komediler kayar. Bazen kalabalık seyirci gelmediği zaman reaksiyon düşer. Reaksiyon düştüğünde oyuncu ilaveler yapmak, yüklenmek ister ve komedi kayar.
UÇARAK EVDEN KAÇIŞ
- Nedim Bey oyunda uçuyorsunuz, yanlış anlamayın ama sizin uçmanız çok ilginç geliyor insana... - M.G.: Bir gece benim aklıma geldi; bir başka oyuncu tüfek geldiği için kaçıyordu, onu öyle bir kaçırayım ki vurulmamak için uçsun dedim. Bu sahne arada kalıyordu, halbuki bunu finale koyarsak Nedim'i uçurma şansımız vardı. Biz de içerideki adamı, yani Nedim'i 'Dışarısı içeriden daha hayırlı' diye uçarak evden kaçırdık. - N.S.: Seyirci gerçekten uçabilecek miyim diye epeyce heyecanlanıyor. Galada uçamadık mesela. - M.G.: Provalarda çok zorlandı, çünkü mekanizma tam da istediğimiz gibi değil doğrusu. Son sahneye kadar da kimse fark etmiyor uçacağını.
- Müjdat Bey çok titiz ve detaycı bir insan olduğunuzu biliyoruz. Bu özelliğiniz oyuna da yansıdı mı? - M.G.: Tabii, mesela oturduğu kanepenin kenarlarında el örgüsü dantel olsun gibi bir titizliğim oldu. Eski bir ev olduğu için tabloların etrafının karartılmış olsun, soba bacasından is aksın istedim.
Eylem BİLGİÇ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
