|
|
|
|
|
|
Sağlıklı yaşam faşizmi
Salı günü SABAH'ın manşeti Aslı Aydıntaşbaş'la konuşan Melih Gökçek'in sözleriydi. 'Alkol yasağının sebebi, kokusudur. Sigaranın dumanı gibi içkinin kokusu da insanları rahatsız ediyor. Bu yüzden yasaklıyoruz biz restoranlarda falan alkolü...' demeye getiriyor Gökçek. Biliyorsunuz Başbakan da Anayasa gereği gençleri alkolden korumak için belediyelerde ve kamu binalarında içkinin yasak olması gerektiğini, özendirmenin yanlış olacağını söylemişti. Buyurun bakalım çıkın işin içinden. 'Sigara, kırmızı et, her şey yasak. Ama her gece bir kadeh kırmızı şarap kalbe iyi gelir'ciler ne diyecek merakla bekliyorum. Eğer sağlıklı yaşamak için kötü alışkanlıklardan kurtulmak gerekiyorsa ve bu 'toplumsal sağlıkçı' paranoya evde sigara içen insanı işten attıracak konuma geldiyse (bkz. 'Evde sigara içti işinden kovuldu,' Akşam, Dış Haberler, 2 Aralık Cuma. Ayrıca bence bkz. 1984, George Orwell) Ak Parti'nin alkol yasağı neden desteklenmesin?
YEDİ BÜYÜK GÜNAHTAN BİRİ Lisede bir felsefe hocam vardı. İsmi Fabbio Bandini. Bizim lisede (İtalyan Lisesi) felsefe dersleri, en kopil öğrencilerin bile susup merakla dinlediği saatler olurdu. Bunun nedeniyse Bandini'ydi. Emeği geçenler sağolsunlar, okul sosyal faaliyetler açısından berbat bir yerdir fakat ben Antik Yunan felsefesini, Roma dönemini, Yakınçağı, modern düşünürleri filan bu derste öğrenmişimdir. Hiç yoktan iyi yani. Bandini, ders anlatırken sigara içerdi. İsteyen var mı diye ikram da ederdi. Okulda sigara içmek yedi büyük günahtan biri sayılırken, bu tavırdan dolayı adama hayrandık. Kimsenin ikramı kabul ettiğini hatırlamıyorum. Belki o da hiçbir zaman verme niyetinde olmadı. Bunu asla bilemeyeceğim. Ama diğer hocaların azardan başka bir şey bilmediği bir ortamda bizler için bu süper bir hareketti. 'Sigara için' demezdi. Ama 'İçecekseniz bu sizin bileceğiniz bir iş, sizi bunun için yargılamam, konuyu da uzatmam' demeye getirirdi. Türk hocaları hiç dinlemezdik, Bandini'ye kulak kesilirdik. Sigara içmenin gerçekte ne anlama geldiğini düşünürdük. Neyse Bandini, bir gün modern tıp ile antik çağdaki tıp anlayışı arasındaki farkı anlatıyordu. Antik Çağ'da hekimler hastalıklarla savaşırdı. Vebayla, tifoyla, nedeni anlaşılamayan ağrılarla, zehirlenmeyle. Savaş alanlarında yaralananları tedavi ederlerdi. Şimdiyse hekim dediğin, başlangıcından bitimine kadar senin hayatından sorumlu (bkz. koruyucu hekimlik). Tedaviye gerek kalmaması için elinden geleni yapıyor. Amacı seni uzun ve 'sağlıklı' yaşatmak. Sana rağmen, her ne pahasına olursa olsun. Bu tür hekimliği artık devletler, hükümetler üstlenme noktasına geldi dünyada. Türkiye'deki alkol yasağına karşı gelirken neyi savunacaksınız? Bir insan sigaraya karşı bu kadar katı olup alkole bu kadar anlayışlı olabilir mi? Rahatsız olma kriterleri nedir mesela? Kim samimi sağlıkçı, kim türbanlı sağlıkçı, kim laik sağlıkçı bunu ayırt edeceğiz şimdi de? "Sigara karşıtları samimi, alkol karşıtları takiyeci."
SIRADA NE VAR? Asıl mesele şu: Sokakta sigara içmeyi bile yasaklama noktasına geldik. Tüm dünyada sigara içeni ikinci sınıf insan yerine koyuyor, saygı duymuyor, aşağılıyoruz. Filmlerde kliplerde sigara içme sahnelerini kaldırıyoruz, reklamı zaten yasak, suç. Son 20 - 30 yılda gelişen, daha önce olmayan bir hadise bu. Peki yarın bizi neler bekliyor? Alkolsüz, sigarasız, hamburgersiz, pizzasız, kahramanların haşlanmış brokoli yediği, meyve suyu içtiği filmler izleyip, kitaplar mı okuyacağız? Restoranlarda kırmızı et ne zaman yasaklanacak? Ayrıca böyle bir olası gelecek acayip ikiyüzlü, sahtekar ve şizofrenik gelmiyor mu size de? Böyle mi kurtulacak yani insanlık? Ancak totaliter rejimlerde bulunabilecek çözümlerle insanları ve toplumu zorla sağlıklı yapmaya meraklıysanız ve bu sayede yıl sonu istatistiklerinde daha az kanser ve kalp hastası olduğu müjdesini vermek için yanıp tutuşuyorsanız bu yasakları desteklemeniz şart. Ve yüzyılın en büyük diktatörü ve ari ırk teorisyeni Hitler'in vejetaryen olması, sigara ve alkol kullanmamış olması beni feci halde kıllandırıyor. Motörhead'in solisti Lemmy'nin dediği gibi kendisi bugün yaşasa, tüm dünya restoranlarının ağırlamaktan memnuniyet duyacağı örnek bir kişilik olurdu. Bu işte bir terslik var bence. Aslında olması gereken şudur: Sigara ya da içki karşıtı mücadelenizi yürütün, fikirlerinizi özgürce savunun, insanları ikna edin, zararlarını anlatın. Yasaklamadan. Cezalandırmadan. Bir de şunu anlamamız gerek herhalde. Binlerce yıldır insanlığı insanlık yapan şey sağlıklı ve uzun yaşamak değil. Neden taktım ben bu kadar bu işe bilmiyorum. Bu son, bundan sonra konu kapanmıştır.
Mehmet Tez
|
|
|
|
|
|
|
|
|