|
|
İstanbul'dan kadın toplamak.
Sayın Balçiçek Pamir, Ben Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesi 94 mezunlarından Aslı Bayraktaroğlu. Sizin de NDS'li olduğunuzu bildiğimden, beni oldukça sinirlendiren bir hususu sizinle paylaşmak istiyorum. Geçtiğimiz cuma günü vizyona yeni giren "Döngel Karhanesi" isimli filme gittim. Sizin bu filme henüz gitmediğinizi farz ederek yazıyorum. Filmin konusu kısaca, TMSF'nin el koyduğu bir bankadan kredi alan kerhanenin devlet tarafından işletilerek "karhane" haline getirilmesi çerçevesinde yapılan mizah. Beni rahatsız eden ise filmin okulun önünde geçen bir sahnesi ile ilgili. Kerhanenin kar eder hale getirilmesi için kahramanlarımız TMSF memuru Keskin (Ahmet Uğurlu) ve kerhane patronu Bertan (Metin Akpınar), sermaye yani yabancı fahişe bulmaya İstanbul'a geliyor ve İstanbul'un turistik mekanlarındaki bayan turistleri bir minibüse doluşturuyorlar. Okulumuzun önüne minibüs ile yaklaşırken kahramanlarımız arasında şöyle bir diyalog geçiyor: - Burası neresi Keskin abi? - Eski bir Fransız okulu. Fransız sermayesi lazım. Okulumuzun önünde duran bir rahibeyi minibüse çağırıyorlar. Yapacağı fahişelik karşılığında verilen çeki "Etiyopya'daki açlar için" alan rahibenin bu söylemine karşılık ise "Her o.........nun bir bahanesi vardır." Mizah yaparken de adabıyla yapmak lazım! Filmde aranan türde Fransız sermayesinin!!! bulunduğu yer çok alanda büyük isimler yetiştirmiş 150 yılını deviren okulumuz mudur? Niye diğer ülkelere mensup sermayeler Sultanahmet meydanındaki turistler arasından toplanılmaktadır da, Fransız sermayesi için bir Fransız okuluna gidilmekte ve rahibe alınmaktadır?! Her ne kadar okulun adı zikredilmese veya gösterilmese de sadece NDS'liler ve yakınları değil, filmi seyreden birçok insan o okulun ne olduğunu bilebilir. Filme 3 milyon seyircinin hedeflenildiğini de göz önünde bulundurursak, filmdeki okulun NDS olduğunu bilmeyenler için dahi Fransız sermayesinin!!! bir okulda aranıyor olması, insanların Fransız okulları ile ilgili kafalarında türlü yorumlara neden olabilir. Sözünü ettiğim bu sahneyi düpedüz okulumuza, okulumuz mezunlarına, okulumuz öğretmen ve öğrencilerine hakaret olarak algıladım. Belki fazla hassasiyet gösteriyorum ama Galatasaray Liseli birçok arkadaşım da tepkimin haklı olduğu yönünde beni destekledi. Sizin de filmi görmediyseniz görmenizi ve şayet benimle aynı kanıda olmanız halinde, bir NDS'li olarak bu hususla ilgili eleştirilerinize gazetedeki köşenizde değinmenizi rica ederim. Saygılarımla. Aslı Bayraktaroğlu
|