kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İstanbul'un şöhreti buzula bile ulaştı
İstanbul'un şöhreti buzula bile ulaştı


Amerikan Conde Nast Traveler Dergisi Kasım sayısında 2005 yılı en iyi yüz listesinde Four Seasons Hotel İstanbul'u Avrupa'nın en iyi oteli seçti. İstanbul ise Avrupa'nın en gözde dördüncü şehri.

Dünyanın kayda değer üçüncü buzulu Perito Moreno'da bile İstanbul'u bilen bir rehberle karşılaşıyoruz. Tek isteği bir an önce ülkemize gelmek

Arantin'de Perito Moreno'dayız. Orası da neresi diyeceksiniz? Burası dünyanın güney ve kuzey kutbundan sonra kayda değer üçüncü buzulu! Nasıl bir şey mi? Şöyle söyleyelim. Beyaz. Her yerin beyaz olduğunu tasavvur edin. Hepsi bu mu? Hayır. Sivri yarıklar, kirpi sırtını andıran tepeler, tam yumuşak bir yamaç inerken bıçakla kesilmiş ani kopuşlar... Yani profesyoneller için dahi tehlikeli olabilecek bir "macera". 1989'da UNESCO'nun insanlığın korunması gereken ortak mirası listesine alınmış. Ama şunu da söylemeliyiz. Neredeyse 19. yüzyıldan beri milli park olan ve özenle korunan "Lago Argentino" adlı iri gölün yanıbaşında. Üzerine herkes titriyor. Kendi gözbebeği gibi. Yaklaşık 20-25 dakika sürecek yolculukla karşı sahile geçmek üzere tekneye biniyoruz. Daha binmeden iskelede son uyarılar yapılıyor. Nikotin bağımlıları için. Bakın buradan sonra sigara içmek yok. Ona göre! Dikkat lütfen: Piknikten, ateş yakmaktan falan bahsetmiyorlar. Sigara yasak! Korumanın çerçevesini çizmek için tekrarlıyorum. Arjantin'le Türkiye arasında karşılaştırmalar yapan bazı "otoriteler" biliyoruz. Aman sakın ha, kimse iki ülkedeki "çevre bilincini" kıyaslamaya kalkışmasın! Çok mahcup oluruz! Ama şu andaki konumuz bu değil. İleride anlatacağız. 33 kısım tekmili birden Arjantin Seferinin içinde. Ya şimdi? Durun! Adım adım geliyoruz! Peki neden adım ve adım? Çünkü nakledeceğimizi doğru "okumak" için resmi tam çizmekte yarar var! Karşıya ulaştıktan sonra, yürüyüş faslı başlıyor. Artık buzul bütün haşmeti ile önümüzde. Su sathından 60 metre yüksekliğe ulaşan masif bir bir kütle. Hazırlık tam olup da "teçhizatımız" rehberler tarafından olur alınca grup şefi geliyor!

BURASI BİZİ KESMEZ
Carlos ciddi, mesafeli, çok temkinli. Bütün profesyoneller gibi. Nazik, ama yüzü gülmüyor. "Minicik seyyah grubuna" kuralları anlatıyor. "Sözümü dinleyeceksiniz" diye de bağlıyor! "Commandante", diyorum. Şaşırarak, bakıyor. Galiba gülecek... Hayır, sorarak beni izliyor. Şu komutan lafının ucu nereye varacak? Buzulun üzerinde Carlos önde, biz tek sıra arkada yola koyuluyoruz. Yanda da başka bir rehber bizi izliyor. Bir diğeri de en arkada. Askeri jargonla söyleyelim "mevcudlu" olarak bize biçtiği kulvarda ilerliyoruz. Öyle bir yere geliyoruz ki... Nasıl söyleyelim, buzuldan başka bir şey yok. Dünyamız Perito Moreno. Sanki tarihe geri döndük de buzul çağındayız. Ya da başka bir gezegene düştük. Her yer buz. Ama bizi artık burası kesmez. Bundan sonraki idollerimiz Scott, Amudsen. Hedefimiz Antartika. O kadar! Kumandanın her adımımızı ürkek bakışlarla izlediği bir saatlik turumuz bittiğinde, bir yarığın içinde ödülümüz duruyor. Güzel bir sandık.

DOĞU'NUN GİZEMİ
İrice buz sarkıtların arasına masa/ sehpa gibi yerleştirilmiş. Bir saattir buzul turlayan nanemolla şehirliler için: Malt viski servisi! Çikolata ile! Carlos içkiye elini sürmüyor. Bir yandan da soruşturuyor. Artık seansın sonuna geldik ya! "Sen neredensin?" diye. "İstanbul" lafını duyar duymaz yüzü aydınlanıyor. Aman yarabbim... Buzula ilahi bir ışık mı düştü? Bizim nizam, intizam, temkin terkibinin başka bir yüzü çıkıveriyor ortaya. "Ben oraya gelmeyi çok istiyorum" diyor. Nazlanıyoruz: "Hayrola bu ne sevda böyle" diye! Buzulun tek hakimi, Commandante sürreel dekorun içinde anlatıyor. "İstanbul'a gitmek istiyorum çünkü anlata anlata bitiremiyorlar. Avrupa'da olan her şey sizde varmış, bir de Doğu'nun gizemi!" Nasıl? Bakın bu detaylı hikayeyi neden anlattık biliyor musunuz? Son dört beş yıldır artık her sene gelenekselleşen yazıyı bu kez başka bir türlü yazalım diye, Marcos Bekhit bir mektup eşliğinde Amerikan Conde Nast Traveler Dergisi'nin Kasım sayısını yollamış. Derginin 2005 yılı en iyi yüz listesinde Four Seasons Hotel İstanbul, Avrupa'nın en iyi oteli seçilmiş. Sonra dünya listesi: Four Seasons İstanbul dördüncü. Hem de turizm alanındaki her şeyin dahil olduğu iyilerin en iyisi listesinde. Efsaneleri geride bırakarak. Ama çok mu şaşırdık? Hayır. Bekhit ve ekibi çıtayı öyle bir yere koydular ki. Otelin kapı personelinden genel müdürüne, tanıdığımız tanımadığımız tüm çalışanlarına bir sözümüz var: Sizinle gurur duyuyoruz! Gelelim büyük sürprize. Avrupa'nın en gözde şehirleri listesi nasıl tahmin edin? İstanbul dördüncü, ilk üç "Floransa, Roma, Venedik", üçlü İtalyan efsanesi! Ya Paris? O geriden İstanbul'u takip ediyor. İşte dünyanın öbür ucundaki buzulun göbeğine ulaşan şöhret budur! Ne mutlu bize, nereden nereye geldik!
DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Tesettür giyim kemik erimesine neden oluyor
 Büyük Prens
 Bileklerini haksızlık büktü
 Venedik nasıl kurtulur
 Jako'yu neşeyle andılar
 Sinek ilacıyla çözülen cinayet
 Mehmet'e zorla cinsel muayene kadın derneklerini kızdırdı
 Hayatını ve sanatını kadınlarla değiştirdi
 Şehir isyanları
 Ünlüler top üstünde zayıflıyor
 Engellilerin hayatı fotoğraflandı
 CNR'da müzik festivali gibi fuar
 Osmanlı eserleri açık artırmada
 Türk gençliği cinselliği medyadan öğreniyor
 Dümbüllü'nün kavuğu Şensoy'da değil bankada
 Bombaların öyküsü
 Şemdinli'de kadın olmak zor zanaat
 Karşı'nın yıldızı Çarşı'nın korkusu
 Kazablanka'nın beyazı, Marakeş'in mavisiyle FAS
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Fatih Terim'den bir Petek Dinçöz yaratmayı...
MEHMET ALTAN
Gökyüzüne işeyenler
Geçen hafta belim kopmuş bir...
REFİK DURBAŞ
Kars'tan, Picasso'dan Blues'dan üç...
Sakın annem duymasın ben hızı seviyorum
Sakın annem duymasın ben hızı seviyorum
Sörfte Avrupa şampiyonu olan Çağla Kubat denizde olduğu kadar yolda...
Nissan Patrol: Bir arazi efsanesi
Nissan Patrol: Bir arazi efsanesi
1970'lerde Jeep Wagoneer'la, Land Rover'la 1980'lerde Chevrolet...
Kendinize yaptığınız baskıdan hemen kurtulun
Yarattığınız stresin vücudunuzda kronikleşmesini...
Tabletle gelen güzellik
Kadınların güzelleşmek için birbiriyle yarıştığı günümüzde, gıda...
Mantar çiçek gibi toplanmaz
Şimdi tam mevsimi ama mantarların hangilerinin yenilebilir olduğunu doğru...
Picasso Şile palamudunu sever miydi?
'Picasso'nun Sofrası' adlı kitap büyük bir sanatçının ruhunun derinlerine,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.