|
|
|
|
|
|
AB'den 'Kıpırda' uyarısı
AB Komisyonu, Türkiye İlerleme Raporu ile Katılım Ortaklığı Belgesi'ni onayladı. Raporlarda Türkiye'de reform hızının 2005'te yavaşlama gösterdiği kaydedildi. Komisyonun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn de, "Bazı konularda cesur reformlar yapıldı ama uygulamada hâlâ sorunlar sürüyor" dedi...
AB'den 'kıpırda' uyarısı
Avrupa Birliği Komisyonu, 2005 Türkiye İlerleme Raporu ve Katılım Ortaklık Belgesi'ni açıkladı.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun her yıl hazırladığı, 151 sayfadan oluşan 2005 Türkiye İlerleme Raporu, üçüncüsü yayınlanan 20 sayfalık Katılım Ortaklık Belgesi (KOB) ve Türkiye'ye ilişkin strateji ve değerlendirmeleri içeren 33 sayfalık belge onaylanarak açıklandı. AB Komisyonu'nun 25 üyesinin onayladığı raporlarda 3 Ekim'de AB ile tam üyelik müzakerelerine başlayan Türkiye'de reform hızının 2005'te yavaşladığı, ilerlemeye rağmen uygulamanın hala eşit düzeyde gerçekleştirilemediği belirtildi. Raporların açıklanmasından önce basın toplantısı düzenleyen AB Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, Türkiye'nin Kopenhag siyasi kriterlerine saygı göstermeyi sürdürdüğünü, Türkiye'de köklü reformlar yapıldığını, ancak reformların uygulanmasında son dönemde yavaşlama görüldüğünü söyledi. Rehn, AB'nin en çok önem verdiği 5 konuyu şöyle sıraladı:
5 ÖNCELİK "İşkenceye karşı sıfır tolerans politikasının devam ettirilmesi, ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi, vakıflar yasasının AB beklentileri çerçevesinde düzenlenmesi, kadın hakları ile ilgili yasal düzenlemelerin uygulamaya konulması ve bütün sendikal hakların AB standartları ile uyumlu hale getirilmesi." Rehn, öncelikleri sıraladıktan sonra şöyle devam etti: "Türkiye raporuna yakından bakacak olursanız son derece objektif ve dengeli bir değerlendirmede bulunulduğunu görürsünüz. Karma bir tablo var karşımızda. İfade özgürlüğü, kadın hakları gibi konularda cesur ve ilerici reformlar yapıldı. Ancak, uygulamada hala sorunlar sürüyor. Bir takım temel sorunların aşılması gerektiğini vurgulamamız gerekiyor. Türkiye Kopenhag siyasi kriterlerini tam olarak yerine getirse bile Ankara'nın çabalarını insan hakları ve hukukun üstünlüğünü uygulamaya yoğunlaştırması gerekiyor. Siyasi kriterleri yerine getirmek tam üyelik müzakerelerini başlatmak için gerekli ancak yeterli değil." İlerleme Raporu'nda yazar Orhan Pamuk'a açılan dava Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'e verilen ceza, ifade özgürlüğü bölümünde 'eksi puan' olarak yer alırken, TCK'daki basınla ilgili hükümlerden duyulan hoşnutsuzluk 'değişikliğin yerinde olacağı' şeklinde ifade edildi.
CASUS BELLİ Raporda, sınır anlaşmasızlarının barışçıl yollaradan çözümü başlığı altında, Ankara'da geçtiğimiz aylarda tartışma yaratan 'casus belli' konusu da, "Nisan 2005 tarihinde Meclis Başkanı Türkiye'nin Yunanistan'ın karasularını genişletmesi durumunda bunun savaş nedeni sayılacağı yönünde TBMM'nin 1995'te aldığı kararın düşürülebileceğini açıkladı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, böyle bir adım atmak yönde herhangi bir düşüncelerinin bulunmadığını söyledi. Bu tarihten beri herhangi bir gelişme olmadı" ifadesi ile yer aldı. Linç girişimleri, bayrak yakma olayı, karikatüristlere verilen ceza, Kadınlar Günü'nde polisin tavrı ve Eğitim-Sen'in kapatılması gibi konular da metinde yer alan diğer 'olumsuz'luklar. İlerleme raporunda ayrıca, Vakıflar Yasası, dini azınlık ve kadın hakları konularında Türkiye'nin ilerleme sağlaması isteniyor.
BEKLENTİLER Türkiye'nin AB üyeliği hazırlık döneminde öncelik taşıyacak alanların belirlendiği Katılım Ortaklığı Belgesi'nde (KOB) AB'nin Türkiye'den, sivillerin askerler üzerindeki kontrolünün, AB ülkelerindeki uygulamalarla uyumlaştırılması, yargı bağımsızlığı sağlanması, kültürel çeşitlilik sağlanırken azınlıkların yasal korumasının garanti edilmesi, Türkçe dışındaki dillerin öğretilmesi için uygun önlemler alınması, polis etik yasası benimsenmesi, yasadışı göç konusunda AB ile yeniden kabul anlaşmaları yapılması, jandarmanın statüsü ve işlevinin Avrupa standartları ile uyumlaştırılması, Güneydoğu'daki korucu sistemi kaldırılması, köye dönüşü kolaylaştıran önlemler getirilmesi, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik destek çabaları sürdürülmesi, Gümrük Birliği Ek Protokolü tam olarak uygulanması, Kıbrıs Cumhuriyeti (Rum Kesimi) dahil olmak üzere, tüm AB üyesi ülkeleri ile ikili ilişkiler normalleştirilmesi beklentileri dile getiriliyor.
RAPORDAN SEÇMELER İnsan hakları: İşkenceye 'sıfır hoşgörü politikası' sürdürülmeli. BM'nin işkence konusundaki sözleşmesi imzalanmalı.
Dini özgürlükler: (Geçen yıl "Sünni olmayan Müslüman azınlık" olarak tanımlanan Aleviler bu kez raporda "Sünni olmayan Müslüman topluluk" olarak nitelendi.) Aleviler'in ibadet yeri olan cem evleri yasal statüye sahip değil.
Vakıflar Yasası: Dini azınlıklar konusunda Türkiye'nin attığı adımlarson derece sınırlı. Türkiye'de yaşayan azınlıkların emlak haklarına yönelik olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 1'inci protokolü uyarınca hakların sağlanması veya tazminat öngörülmesi gerekir.
Asker-sivil ilişkileri: Sivillerin askerler üzerindeki kontrolünü AB üyelerindeki uygulamalara uygun hale getirmeye devam edilmeli.
Fikret Aydemir BRÜKSEL
|
|
|
|
|
|
|
|
|