| |
|
|
Devlet kaçakçıya göz mü yumuyor?
Şeker Bayramı biterken şeker meselini yazdım ya, kıyamet koptu. Meğer bütün sektör bu yazıyı beklermiş. Arayanlar, yazanlar, suçlayanlar, övenler. Konu çok boyutlu ve uluslararası. Ancak Türkiye'de ciddi bir sorun. Beni bugün için en fazla ilgilendiren ise "kaçak şeker" konusu. Daha önce yazdığım gibi şekerde çok ciddi boyutta kaçakçılık var. Çünkü dünya borsalarındaki şeker fiyatıyla Türkiye'deki şeker fiyatı arasında çok büyük fark var. Türkiye'de şekerin tonu 1200 doların üzerinde. Dünya fiyatı ise 400 doların altında. Bu yüzden büyük miktarda kaçakçılık var. Türkiye'ye kaçak olarak yılda 400 bin tonun üzerinde şeker giriyor. Kaçak şekerin hemen hemen tamamı Suriye üzerinden geliyor. Suriye'de şekere vergi olmadığı için Suriye'nin dünyadan topladığı şeker, kaçak olarak Türkiye'ye sokuluyor. 400 bin ton şekeri Suriye dünya piyasalarından 160 milyon dolara alıyor. Üzerine 100 dolar koyup Türkiye'ye getiren kaçakçılara satıyor. Kaçakçı da bu şekeri perakende piyasada 1.5 dolara satıyor. Ton başına 1000 dolar kar. 400 bin tonda 400 milyon dolar kâr. Devletin burada sadece KDV kaybı 32 milyon dolar. Ama hepsi bu değil. Bu şeker Türkiye'de üretilse 2 şeker fabrikasının daha çalışması, 2 bin kişiye daha iş imkânı demek. Bunun yanı sıra 400 bin ton şeker üretmek için 40 bin pancar üreticisinin 3 milyon ton daha şeker pancarı üretmesi de demek. Buradan doğacak kurumlar vergisi, muhtasar, SSK primi gibi devletin cebinden kaçan para da cabası. Şeker işi giderek tatsızlaşıyor, şeker üreticileri ise hükümetin kaçakçılığa göz göre göre izin verdiğine inanıyor ki, en vahimi de bence bu.
|