| |
|
|
Gazinolar ölmüştü.. Kral da gitti!..
BÜYÜK Efes Oteli'nin o zamanlar dillere destan havuz barında oturuyorum.. Fuar zamanı, ülkenin tüm magazin ünlüleri burada olur.. Masama geldi oturdu.. "Siz Hıncal Beysiniz öyle mi" diyerek.. Fahrettin Aslan'la resmi tanışmamız böyle oldu. 1970 yazı.. Fahri Bey, Fuar zamanı İzmir'de olurdu mutlak, gazinolarının sezon programlarını bağlamak için.. "Modern Folk Üçlüsü'nün meneceri imişsiniz.. Ben bunları hiç dinlemedim. Zaten fark da etmez. Ben sanatçılarımı dinleyerek seçmem.. Etrafa bakarım, ne kadar konuşuluyor onlardan.. Burda herkes sizden bahsediyor.. İstanbul, Ankara ve İzmir'de üç gazinom var. 100'er günlük anlaşalım.. 300 günlük yani.." Devlet kuşu buna derler işte.. Millet Fahri Bey'in gözüne girmek için çırpınıyor. Çok arandığı izlenimi vermek için, Havuz Bar'ın anonslarını yapan çocuğa para yedirip iki dakikada bir "Sayın Falanca, telefondan aranıyorsunuz" diye bağırttırıyor. Bizi oturduğumuz yerde Fahri beyin kendisi buluyor.. Daha altı aylık bir gurubuz topu topu.. İçim buruk "Çocuklarla bir konuşayım ama, sanmıyorum, Fahri Bey" dedim.. Çocukları biliyorum.. Müziğe aşık üçü de.. Para için çalmak ağır geliyor onlara nerdeyse.. Hele içki masalarına meze olmak.. Onlar konser gurubu.. Çalacaklar, hayranları dinleyecek.. Onlarla bütünleşecekler, bayılıyorlar.. Bu yüzden durmadan okul konserlerine gidiyoruz, bedava.. Fuar teklifi ilk profesyonel görünen işimiz.. Onu da "İzmir'de tatil yaparız" diye kabullendiler.. Aldığımız para, Büyük Efes'te krallar gibi yaşamamızı sağlıyor ancak, geriye gidecek kuruş kalmıyor.. "Kızılay Folk Üçlüsü" diye ad takmışlar kendilerine.. Az sonra havuz kenarındaki şezlonglarda buluştuk.. Teklifi anlattım.. Fahri Bey'le 300 gün, sonunda her birimizin Ankara'da en lüksünden bir daire sahibi olması demek.. Demek de.. Bizimkiler para için çalışmazlar ki.. Selami "Niye çalışmıyormuşuz.. Zaten o kalabalık program içinde 20 dakika ayırırlar bize.. Gözlerimizi kapar, vazifemizi yaparız" demez mi? Ahmet "Aynen öyle" diye tasdiklemez mi?.. Doğan'a baktım.. En ödün vermez, en kasıntı, en şımarık o.. "Olmaz" diye isyan edecek bekliyorum.. "Neden olmasın" dedi.. "Ölüm yok ya sonunda.. 20 dakika dayanırız her gece.. Bu paraya hepimizin ihtiyacı var.." Ertesi gün "Peki" dedim Fahri Bey'e.. 300 günlük kontratı karşılıklı müthiş bir tazminat maddesi de yazıp imzaladık.. Fuar bitti, sezon geldi.. Çocukları aldım götürdüm İstanbul'a.. Fahri Bey'e teslim ettim.. Ankara'ya dönüyorum, işim var acil.. "Sen merak etme" dedi hepsi birden.. Geldim Ankara'ya.. Üçüncü günün gece yarısını geçmiş vakit.. Telefon nasıl çalıyor, uyandım.. Uyku sersemi Fahri Bey'in sesini duydum.. "Hıncal Bey acele buraya gel, bunları al götür, yoksa katil olacağım.." Gittim ki İstanbul'a.. Hani o "Gözlerimizi kapar, vazifemizi yaparız. 20 dakika diş sıkıp milyoner oluruz" diyen çocuklarım var ya benim.. Yeri yerinden oynatmışlar.. Selami Fahri Bey'in odasını basmış.. Herkesin içinde İmparatora kafa tutmuş, bağırarak.. "Bizi sarhoş mezesi yapamazsın" diye.. Doğan ön masadan şarkı isteyen birinin kafasına gitarını geçirmediği ile kalmış.. Falan filan.. Kızıl kıyamet.. Fahri Bey'de ne asap bırakmışlar, ne karizma.. Sanatçıları dövmesi, sövmesi ile ünlü Fahri Bey iyi dayanmış yani.. O muhteşem sözleşmeyi karşılıklı anlaşma ile feshettik Fahri Bey'le.. Modern Folk Üçlüsü'nün profesyonel yaşamı da başlamadan bitti. Selamlaşan, hal hatır soran iki dost olarak belirli bir düzey ve mesafede kaldı ilişkilerimiz ilerleyen yıllarda.. Tüm açılışlarına beni davet ederdi, giderdim.. Sonra Sacit'le arası açıldı.. Fahri Bey Sacit'e haksızlık yapıyordu bana göre, başkalarının etkisinde kalıp.. Kızdım. Fahri Bey'in kurumlarına adım atmadım bir daha.. Ama öte yandan da Sacit'e "Babandır, özür dilemek, barışmak sana düşer" diye anlattım durmadan.. Daha etkili ortak dostlar da araya girdiler.. Yıllar sonra başardılar. Baba oğul barıştılar.. Fahri Bey, en sevdiği oğluna küs gitmedi.. Allah rahmet eylesin..
|