|
 |
 |
 |
  |
|
Dünya için önemli adım
AB'nin Türkiye ile müzakerelere başlanmasına onay vermesinin ardında dün gece Lüksemburg'a giden Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AB kararının, Avrupa ve bölge için olduğu kadar dünya için de tarihi bir önem taşıdığını söyledi.
Bugün Türk basın mensuplarına konuşan Gül, dünyada soğuk savaş döneminden sonra etnik çatışmaların yaşandığını, 11 Eylül saldırılarından sonra da çatışma ortamının giderek arttığını belirtti. "Nereye baksanız iç karartıcı olaylarla karşılaşırsınız" diyen Gül, dünya için ilk defa olumlu bir adım atıldığını ve yaşanan
kavgaların ardından büyük bir birlikteliğin yaşandığını vurguladı.
Avrupa'nın kendi geleceği adına çok önemli bir karar verdiğini kaydeden Gül, "Avrupa statü değiştirdi. Yeni bir stratejik statüye geçti" dedi. Avrupa'nın artık küresel bir güç olarak rol oynayabileceğini belirten Abdullah Gül, "Avrupa daha büyük bir güç olacak" şeklinde konuştu. Avrupa'nın çok kültürlülüğü hazmetme ve köklü bir kurum olma yönünde önemli bir adım attığını vurgulayan Dışişleri Bakanı, AB'nin dünkü kararını farklı dinlerle beraber yaşama yolunda büyük bir gelişme olarak değerlendirdi.
Türkiye'nin AB üyeliği müzakerelerine başlamasının bölge için de çok önemli olduğuna dikkat çeken Gül, Türkiye'nin Balkanlar, Kafkasya ve Ortadoğu'da zaten şimdiye kadar bir istikrar unsuru olarak varolduğunu belirterek bu görevin artık daha iyi bir şekilde gerçekleştirileceğini söyledi.
AB'nin dün verdiği kararı Türkiye'nin 50 yıllık mücadelesinde tarihi bir dönemeç olarak algıladıklarını ifade eden Abdullah Gül, "Türkler zaten bin yıldır Avrupa'daydı. Son 200 yıldır da Avrupa kurumsallaşmasının içinde" diye konuştu.
Son 50 yıldır Avrupa ile ahdi bir ilişki içinde olduklarını vurgulayan Gül, AB'nin kararının Türkiye için yeni bir sayfa olduğunu söyledi.
Gül, kararın Türkiye'nin uluslararası dünyayla beraber olması adına çok önemli olduğunu kaydederek evrensel standartları Türkiye'ye getirmeyi kararlaştırdıklarını belirtti.
Konuşmasına "Bugünle beraber Türkiye artık daha öngörülebilir bir ülke olmuştur" diyerek devam eden Dışişleri Bakanı Gül, demokrasi, refah ve istikrarın artacağını vurguladı. Reformların devam edeceğini söyleyen Gül, "Keşke bunlar daha önce gerçekleşmiş olsaydı" şeklinde konuştu.
Abdullah Gül ilk defa müslüman bir ülkenin Avrupa standartların demokrasiyi gerçekleştirdiğini kaydederek, bunun tüm dünya adına en çok da Türk halkı adına önemli olduğuna dikkat çekti.
"AB'NİN EN ÇEKİCİ YANI REFAH"
Gül, AB'nin en çekici yanının "refah" olduğunu belirterek, "AB'ye üye ülkelerin üyelikten önce ve sonraki refah düzeylerine bir bakın. Bu gelişmeleri hedefliyoruz" dedi.
17 Aralık'tan bu yana Türk ekonomisinin istikrarını arttırdığını vurgulayan Dışişleri Bakanı, 17 Aralık öncesi yapılan özelleştirmelerde müşteri bulunamazken artık müşteri eleme noktasına geldiklerini belirtti. Yabancı yatırımcıların Türkiye'deki istikrarı satın aldığını söyleyen Gül, "bunlar halkın geleceğe yönelik refahıyla çok yakından ilişkilidir" ifadesini kullandı.
Bundan sonraki sürecin kolay olmayacağını da belirten Gül, hayat standardının düzene gireceğini ancak buna alışmanın zor olacağını söyledi.Sağlık, ulaşım gibi pekçok alanda halkın lehine olan uygulamalara geçileceğini de ifade eden Abdullah Gül, kısa vadede zorluklar olsa da orta ve uzun vadede uyum sağlanacağını sözlerine ekledi. Gül, istikrarın herşeyin başında geldiğine dikkat çektiği kouşmasında Türkiye'nin müttefikleriyle daha güçlü ilişkiler kuracağını kaydetti.
Daha önceki hükümetlerinde bu yolda öenmli adımlar attığını belirten Abdullah Gül, bu işin lokomotifinin AKP hükümeti ve meclis olduğunu ifade etti.
CHA
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|