Türkiye ekonomik olarak Maastricht kriterlerine ulaşmak için hızla koşarken bu alanda en büyük engeli halen yüksek oranlarda seyreden faiz oranı olarak gözüküyor. Halen Türkiye'de yüzde 16 seviyesinde olan faizin Maastricht kriterlerine göre yüzde 5-6 seviyesine inmesi gerekiyor. Kriterlerin en önemli ayaklarından biri olan toplam kamu borcunun milli gelire oranında da yüzde 60 seviyesinin tutturulması gerekiyor. Türkiye'nin 2005 yılsonunda yüzde 73'ü oranına ulaşacağı öngörülüyor.
BÜTÇE AÇIĞI Bütçe açığının milli gelire oranı ise Avrupa Birliği için bile tartışmalı bir konu. Ancak Maastriciht kriterlerine göre bu oranın yüzde 3 seviyesinde olması gerekiyor. Türkiye'nin durumu ise Maastricht kriterlerin hızla yaklaşma eğiliminde. 2005 yıl sonu itibariyle bütçe açığının milli gelire oranını yüzde 4.7 seviyesine düşmesi bekleniyor. Enflasyon konusunda ise dünyada bir başarı öyküsü olan Türkiye'de yılsonu Tüketici fiyatlarında yıllık artışın yüzde 6-6.5 seviyesinde olması bekleniyor. Maastricht kriterlerine göre bu yıl itibariyle yüzde 4'lük bir yıllık enflasyona denk geliyor. 1999 yılında Helsinki'de AB aday adayı olan Türkiye o dönem yıllık milli geliri 185 milyar dolar olan bir ülkeyken, bu yıl sonunda milli gelirinin 355 milyar doları bulması bekleniyor. Aday adayı olduğu yıl yüzde 69 enflasyonla boğuşan ülke, 2005 sonunda yüzde 6.5'lik enflasyona doğru gidiyor. Yine 1999'da yüzde 108 olan yıllık faiz 2005'te yüzde 16'ya gerilemiş durumda.