kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Teknoloji
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

Piyasalar için artık AB değil dıştan gelecek para önemli

Türkiye'nin AB ile ilişkilerinde en önemli aşamalardan biri olan tam üyelik müzakerelerinin başlatılması bugün geride bırakılacak. En kötü seçenek Türkiye'nin kapıyı vurup çıkması, AB ile köprüleri atması. Bunun ihtimali çok düşük ama gerçekleşirse de Türkiye için olumsuz etkisi çok büyük olabilir. AB'nin kendi içinde anlaşamaması veya Türkiye'ye müzakere çerçeve belgesini kabul ettirememesi de olumsuz bir seçenek. Ama burada erteleme yoluna gidilirse köprüler atılmamış olur. Bu seçenek piyasalarda belli bir çalkalanma yaratır, ama etkisi yıkıcı olmaz.
Geriye Türkiye'nin zorlanarak da olsa müzakerelere başlaması kalıyor. Önemli bir beklentinin gerçekleşmesi anlamına gelen bu durumda AB'nin asıl heyacanlı kısmını geride bırakılır. Rahmi Koç'un deyişiyle müzakerelerde "taşlı, bariyerli, mayınlı bir yolda yürümeye başlayacağız." Yani işin balayı kısmı geride kalacak, zor kısmı başlayacak.

Zorluklar başlıyor
Şu anda Türkiye'nin en büyük destekçisi AB Dönem Başkanlığını yapan İngiltere. Yılbaşından itibaren dönem başkanlığı 3 Ekim'de Türkiye'yi en çok zorlayan Avusturya'ya geçecek. En büyük destekçiden en büyük köstekçiye geçişin olumsuz sonuçlarını yaşayabiliriz.
Dolayısıyla ekonomi ve piyasalar için, AB sürecinden önemli bir doping etkisi gelmeyecek. Hatta gelse gelse olumsuzluklar gündeme gelecek. Örneğin, Kıbrıs Rum gemilerine ve uçaklarına Türkiye liman ve havaalanlarının açılması gibi. Bu şartı Türkiye yerine getiremeyecekse müzakereler askıya alınabilecek. Müzakerelerin başlayacağı piyasalarda fiyatlandığına göre, bu gerçekleşmeyle AB gündemden düşüyor. Artık AB'yi bırakmanın zamanı.

Neye odaklanılacak?
AB sürecinin piyasalara etkisi diğer ülkelerde genelde müzakerelerin başlamasıyla kâr realizasyonu şeklinde görülmüş. Türkiye için bu süreç daha farklı da olabilir.
Bu durumda piyasalar nereye bakacak? 2001 sonbaharından beri süren olumlu ana trendin devamı neye bağlı?
Yurtiçi gelişmelere ve diğer faktörlere odaklanma artık daha fazla olacak. Türk Telekom'da iptalin olup olmayacağı, sosyal güvenlik reformunun yapılıp yapılmayacağı, IMF ile ilişkilerin rayına sokulup sokulmayacağı, 2006 yılı makro ekonomik büyüklüklerinin ve bütçenin durumu ve iç siyasi gelişmeler daha ağırlık kazanacak.

Dışarıdan gelen para
Ama piyasalar en çok dışarıdan gelen paraya odaklanılacak gibi. Hem portföy yatırımları hem de doğrudan yatırım olarak gelen paranın devam edip etmeyeceği piyasaların yönünü belirlemede etkili olabilecek. Çünkü piyasaların ve ekonominin bugünkü duruma gelmesinde bu para akışı çok etkili oldu. Hatırlayalım, para akışı 2002'nin sonbaharında başladı. Tam Türkiye'de seçimlerin yapıldığı bir tarihte. Yine aynı dönem AB beklentisi piyasaların ve ekonominin gündemine girdi. Aralık 2002'de, 2004 için randevu verildi. Ancak piyasaların çalkalandığı dönemlere bakınca AB etkisi kadar ve belki ondan daha çok "dışarıdan gelen paranın" etkisi görülüyor.

Dünya likiditesi belirler
Son üç yılda finansal piyasalardaki belirgin çalkantılarda 2003 şubat ve mart aylarında Irak Savaşı'nın, 2004 nisan ve mayıs aylarında FED'in faizleri artıracağını açıklamasının, 2005'in mart ve nisan aylarında da ABD faiz artırımlarının hızlanabileceği korkusunun etkili olduğunu gördük. bu çalkantılarda Türkiye'den para çıkışı olurken, faizler ve kur yükseldi, borsa düştü.
Dolayısıyla bundan sonra da, yatırım araçlarının uzun vadeli yönünü ve trendlerin kırılıp kırılmayacağını dışarıdan gelecek para ve uluslararası piyasalardaki likidite ile risk alma iştahı belirlebilir.
3 Ekim elbette sıradan bir gün değil, ama ana trendler için asıl belirleyici etken dünya likidetisinin durumu. Devam edeceğim.

Sonuç
"Gelecek şimdiyle aynı malzemeden yapılmıştır"
Simone Weil

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Arsadaki mülkiyet hakkı da borsadaki niye değil?   / 30-09-2005
 Kredi kartında batık sorunu 2007'ye kadar sürebilir   / 29-09-2005
 Petrol ABD'yi etkiler de bizi pas geçer mi?   / 28-09-2005
 Trendin devamı için aşılması gereken kritik eşikler de var   / 27-09-2005
 AB beklentisinin yerine özelleştirme geçiyor   / 26-09-2005
 Erdemir'i almaya tek bir yerli grubun gücü yetmez   / 21-09-2005
 Yabancının çılgın fiyatına karşı iki yerli grup biraraya gelmeli   / 20-09-2005
 Bakalım bu kez borsadaki yabancı tuzağına kim düşecek?   / 19-09-2005
 Tarihi ihale ile yerli sermayenin dönüşü   / 14-09-2005
 Büyümede sorun ihracatta   / 13-09-2005
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Piyasalar için artık AB değil dıştan gelecek para...
GAZİ ERÇEL
Zoraki evlilik
Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında...
GÜNTAY ŞİMŞEK
17 Aralık'ta ne yaşanmıştı?
Türkiye'nin Avrupa Birliği...
On binler 'barış' için koştu
'Dünyada Barış İçin' sloganıyla düzenlenen 27. Kıtalararası Avrasya...
İngiliz kızı sel aldı
Gümbet'teki Kanlı Dere yarım saatlik sağanakta taştı, evler su...
İçimizdeki şiddet duygusunu ancak adaletle bastırabiliriz
İçimizdeki şiddet duygusunu ancak adaletle bastırabiliriz
Adli psikiyatri uzmanı Doç. Dr. Cem İncesu uyarıyor: "Toplum...
AB'ye girelim ama kararlı davranalım
AB'ye girelim ama kararlı davranalım
TNS tarafından SABAH için yapılan kamuoyu yoklamasına göre, Türk...
IMKB
E: 33.333 D:% -0,19
DOLAR
S: 1,347 D:% 0,000
EURO
S: 1,623 D:% 0,000
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu