"Fransız şirketler siyasileri ikna etmeli"
TÜSİAD International Başkanı Aldo Kaslowski, Türkiye'deki Fransız şirketleri ve kuruluşlarından, Fransa'daki siyasileri, müzakereler öncesinde, Türkiye'ye destek vermeleri için ikna etmeleri talebinde bulunduklarını söyledi.
Aldo Kaslowski, AB ile müzakerelerin zamanında başlaması ve müzakerelerin başarıyla sürdürülmesi için, TÜSİAD olarak tüm gayreti gösterdiklerini vurguladı. Kaslowski, şöyle devam etti:
''Biz, Türkiye'deki Fransız şirketlerinden, kuruluşlarından, Fransa'ya giderek 3 Ekim'e kadar siyasileri ikna etmelerini
talep ettik. Fransız şirketleri, kuruluşları, 3 Ekim'e kadar, Fransa'daki siyasileri ikna etmek için çalışacaklar.
Türkiye'nin hedefi tam üyeliktir, bunun dışında, 'imtiyazlı ortaklık' gibi öneriler boş önerilerdir. Zaten AB yetkilerinden edindiğimiz izlenim de böyle bir öneriye onlar da sıcak bakmadığı yönündedir. Kıbrıs konusunda AB tarafında ortaya çıkan bazı tartışmalar gereksiz tartışmalardır, zaten bu konu zaman içinde çözümünü bulacaktır.''
MÜZAKERELER VE YABANCI SERMAYE
Türkiye'nin, kararlı uygulamalarına devam etmesi ve inandırıcılığını koruması halinde, müzakerelerin başlamasının ardından, Türkiye'ye yabancı sermaye akışının gerçekleşebileceğini belirten Kaslowski, şunları söyledi:
''Türkiye'nin, 3 Ekim sonrasında, yabancı sermaye açısından tam bir patlama yaşayabilmesi için uyum çerçevesinde alınan kararların uygulanması konusunda kararlı olunmalıdır, bunun içinde ciddi hazırlıklar yapılması gerekir. Ciddi hazırlıkları için de güçlü ve geniş kadroların olması önemlidir. İnandırıcı olabilmemiz için müzakerelerin başlamasının hemen ardından yoğun bir şekilde çalışmaların yapılması gerekir.''
BAŞMÜZAKERECİLİK KURUMU
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan başkanlığındaki başmüzakerecilik kurumu çerçevesindeki yapılanmaya da değinen Kaslowski, müzakere öncesinde yeterince hazırlık yapılamadığını, ancak müzakerelerin başlamasıyla birlikte müzakere çalışmalarının hızlanması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
''Brüksel, çok zor bir kurumsal yapıdır. Ağır ve güçlü bir bürokrasisi vardır. Bu bürokrasi, profesyonel kadrolarla aşılabilir. Sayın Başmüzakereci Babacan, eğer Brüksel bürokrasisini, buradaki kurumsal yapıyı daha az kadroyla aşabiliyorsa bu güzel bir şey olur. Ancak Brüksel detaylı çalışma isteyen, bunun da profesyonel kadrolarla aşılabileceği bir yapıdır.
AB müzakereleri öncesinde AB'deki müzakelerini yürütecek kadro sayısı azdır, bunun güçlendirilmesinde fayda vardır. Çünkü diğer üye ülkeler, daha geniş ve etkili bir yapıyla müzakere yürütmüşlerdir.
Müzakere kadrosu, sadece devlet yetkililerinden oluşmamalı ve sivil toplum kuruluşların da içinde olacağı etkin ve dengeli bir ekip oluşturulmalıdır. Sivil toplum zirvesi gayet olumlu bir gelişmedir, ancak bu türden zirvelerin kurumsallaşması ve kalıcı olması gerekir.''
IMF İLE İLİŞKİLER
IMF konusuna da değinen Kaslowski, IMF'nin eski yıllara göre, özel sektörü daha çok dinlemeye başladığını, ancak bunun da yeterli olmadığını, özel sektörü daha çok dinlemesi ve görüş alışverişinde bulunması gerektiğini bildirdi. Kaslowski, IMF'nin Türkiye'de kayıtdışı ekonomi üzerinde fazla durmadığını vurgularken, bu konu üzerinde daha çok durarak, konunun takipçisi olmasında fayda gördüklerini kaydetti.
(AA)
|