|
|
|
|
|
|
Sektörün büyümesi için çaba sarfediyoruz
Kırmızı halısı, kırmızı halı sunucusu, moda yorumcusu, metin yazarları, gece boyunca sürecek şovlarıyla, bizim de geleneksel hale gelecek ve televizyondaki kaliteyi artıracak bir ödül gecemiz oluyor ' Yapımlar, halkın da oylarıyla cuma gecesi sahiplerini bulacak. Dünden Bugüne Tercüman Gazetesi'nin organize ettiği '1. Beyaz ?nci TV Ödülleri' için www.mynet.com sitesinden oy verme işlemi sürüyor.
'Bizi bize anlatmak konusunda kimsenin ulaşamadığı bir başarı yakalayan, milyonlarca insanın değer yargıları ve hayal gücü üzerinde devrim niteliğinde değişimler yaratan, kalite ve izlenme oranlarında gelişmiş ülkelerdeki benzerlerini yakalayan televizyon dizilerimiz; Batı standartlarında, saygın bir ödülü çoktan hak etmişti. Bu öyle bir ödül olmalıydı ki, sahibini en adil biçimde bulmalı, değeri nesiller boyu hatırlanmalı ve muhteşem töreni her yıl iple çekilmeliydi. Beyaz İnci TV Ödülleri, işte bu vizyonla; diziler içinde en güzeli ve en kaliteliyi taçlandırmak amacıyla organize edildi... Bu cümleleri kuran 'Beyaz İnci'nin mimarları, Türkiye'nin de Amerika ve Avrupa'daki gibi bir ödül törenine kavuşmasını sağladılar. Cuma akşamı ödüllendirilecek dizilerin, başrol oyuncularının, yönetmenlerin dışında çok konuşulacak bir şey daha olacak. O da geleneksel hale gelecek, sektöre katkı sağlayacak profesyonel bir organizasyona sahip olmamız... Dünden Bugüne Tercüman Gazetesi'nin sahibi Mehmet Ali Ilıcak'ın girişimiyle hayata geçen 'Beyaz İnci TV Ödülleri' baştan sona profesyonel ve tarafsız bir şekilde hazırlanıyor. Bunu çok emin bir şekilde söylüyorum çünkü SABAH gazetesi adına oy kullanan üç jüriden biriyim. Yarışmanın Organizasyon Komitesi Başkanlığı'nı yapan Ilıcak da bunun için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını üzerine basa basa söylüyor: Televizyon ve dizi sektörü gelişsin, büyüsün diye elimizden gelen her şeyi yaptık. Sanatçılar da buna sahip çıkmalı ve orada bulunmalılar...
* Dizileri takip eder misiniz? Çok iyi dizi seyrederim! Pazartesi Haziran Gecesi'yle başladım, sonra Mahsun'un dizisine geçtim (Aşka Sürgün). İstanbul Masalı'nın müdavimiydim. Çarşamba günü Avrupa Yakası'nı seyrederim. Pazar günü de Kadın İsterse'yi...
* Kişisel bir merakla mı izliyorsunuz bu dizileri, 'basın yöneticisi izlemeli' mantığıyla mı? İnsanın kafasını dağıtıyor her şeyden önce... Bir de ben dizileri yaşarım... Selim'le Esma'nın gerilimli dönemlerini ben de yaşadım!
* Nasıl yani? İçinde yaşarım o dizinin! Aliye evine dönme aşamasındayken kocasının verdiği sözler, onun Deniz'le aşkı uzaktan yaşaması, bunlar hep hissettiğim şeyler... Kendimi kaptırırım, yaşayarak izlerim... Bir de dizilerin eğitici tarafı olduğunu düşünüyorum. Bakıyorsun Avrupa Yakası'na.. Nişantaşı'nda apartmanları var, muhallebici dükkanları var, kadın dergide çalışıyor falan... İnsanların büyük bir kesimi bunu seyrediyor. Türkiye'de 70 milyonun belki 1 milyonu o hayatı yaşayabiliyor. Şunu görüyorsun; Türk toplumu fakirlik edebiyatından bıkmış, artık zenginlik istiyor. Aynı şey Çocuklar Duymasın için de geçerliydi. Benim için şundan dolayı da önemli: Ben her gün bu insanlara bir gazete hazırlıyorum ve Türk milletinin nasıl düşündüğünü algılamak için, ne hoşuna gidiyor görmek için de bu dizileri seyrediyorum.
* Dizi furyası çok da eleştirildi. Sizin bu alanda bir ödül töreni düzenlemeniz sektörü desteklediğiniz anlamına geliyor. Yola çıkış amacınız bu muydu? Turgay Ciner'le konuşurken; SABAH'ın Spor Ödülleri'ni çok kıskandığımı söylemiştim. Tercüman için de Amerika'da, Avrupa'da yapıldığı gibi bir TV ödülleri düzenleyelim istedim. Eksik olmasın kabul etti, destek oldu. Hatta ismi de Kenan Tekdağ buldu. Anlamı şu: İnci kalite, şeffaflık, temizlik, denizden çıkan hoş bir şey. Beyaz da beyaz ekranı, televizyonu sembolize ediyor. İstedik ki SABAH grubu, Tercüman, atv sektöre sahip çıksın. Bu yıl geciktik, ilk deneyimdi, 21 kategoride ödül düzenledik ama seneye kameramana, makyöze, kostüme de ödül vermek istiyoruz. Sonuçta Hülya Avşar, Kadın İsterse dizisinde müthiş bir makyajla o hale getirilmedi mi?
* Bir de onur ödülü var değil mi? Evet, Cenk Koray Onur Ödülü olacak. Rahmetli Cenk Koray'ın televizyona çok büyük katkısı oldu; en az 30 yıl yarışmalar sundu, programlar yaptı. Her sene bu isim değişecek; bir başka önemli isim anısına bu ödül verilecek. Mesela Adile Naşit, Suna Pekuysal, Yıldız Kenter... Sonuçta bunu bir kurum haline getirmek istiyoruz, Turgay Bey'in de fikri o. Bu sene atv yayınlayacak, bir dahaki sene mesela Kanal D yayınlayabilir, hangi kanal istiyorsa o yayınlayabilir. Ama yıllarca devam etsin, bir gelenek olsun, Türk dizileri yaşasın, büyüsün, biz de elimizden gelen katkıyı sağlayalım istiyoruz...
* Bu yapımları neye göre seçtiniz? Formlarımız vardı, dizi yapımcılarına gönderdik, 'başrol oyuncusu, yardımcı oyuncu, kategorisi' bütün bilgileri yazıp, imzalayıp bize gönderdiler, biz de ona göre ilan ettik. En fazla bir-iki tanesini biz koymuşuzdur listeye, o da vakitsizlikten kaynaklandı. Yüzde 99'unu yapımcılar verdi. 46 dizi için 195 jüriden puan istedik. Her gazeteden, Show TV'sinden Star'ına kadar her kanaldan 195 jüri üyesi... Diyebilirdik ki; bizim gruptan 30'ar kişi koyalım, biz seçelim, hepimiz gülelim eğlenelim. Hayır, SABAH'tan 3 kişi varsa, Hürriyet'ten de 3 kişi var. Doğan Grubu'nun ağırlığı Ciner Grubu'ndan fazla çünkü onların yayınları daha çok. En önemlisi MESAM'ından TÜ- SİAD'ına; Yapımcılar Derneği'nden Sinema Oyuncuları Derneği'ne kadar pek çok derneğin katılımı var. Her diziden ikişer bölümü jüriye gönderdik, seyrettiler seyretmediler bilemem ama en azından biz gönderdik, izlesinler diye. Kurum içinde adaletsizlik olmasın diye; mesela SABAH grubunda herkes aynı oyu vermesin diye bir jüri üyesi dramaları seçti, biri polisiyemacera, biri de komedi dizilerini seçti. Ve jürinin seçtiği kağıtlar bize gelmedi; direkt notere yollandı. Noter 3 Haziran sabahı açıkladı sıralamayı. Biz bunu daha fazla objektif hale getiremezdik!
* Noter ilk üçü açıkladıktan sonra şimdi iş hangi aşamada? Mesela diyelim ki; Ahu Türkpençe'ye jürinin verdiği oy oranı yüzde 20, Nebahat Çehre'ye yüzde 19, Sanem Çelik'e yüzde 18. Yani jürinin ağırlığı yüzde 55. Şimdi ise www.mynet.com/beyazinci internet adresinden halk oylaması sürüyor. Bugüne kadar 75 bin oy kullanıldı; müthiş bir rakam! Oylar mükerrer olmasın diye ad, soyadı, adres, telefon numarası, e-mail adresi vermek zorundasınız. Halktan gelen oylar yüzde 45 etkili olacak. Mynet'teki bilgiler de bize gelmiyor, notere tutanakla verecekler. O gün öğle saatlerinde de bize bildirilecek.
ŞİRİN SEVER
|
|
|
|
|
|
|
|
|