45 yıldır hayatımdaki kadın
Bu sabah Allah izin verirse yine mutlu kalkacağım... Annemi alacağım, bir yerlere götüreceğim ve onunla beraber olmanın keyfini yaşayacağım... Hayatımın ilk kadınıyla beraber olacağım bugün sonuçta... Efendim doğaldır ve gayet Freudyen'dir ki hanımefendiyle yaşadıklarımın izdüşümleri, kendisinden sonraki bütün kadınlara bakışımda etkili olmuştur... Sanıyorum, kadınlarla geçen ilk fırtınalı ilişkilerimde, sevgililerimde aradığım karşılıksız sevgilerin altında, hanımefendinin müthiş etkisi bulunmaktadır... Sevgilinin, sonuçta bir sevgili olduğu, anne olmadığını anlamak, erkeğin bir medenileşme ve gerçek erkekleşme sürecidir ki, kolay kolay her erkeğin hayatta başarıyla geçtiği bir sınav değildir...
Hayatında karşına çıkacak kadınlarda, hep bir parça anneyi aramak... İçin için, onun sadece sana endekslenmiş yaşam biçimini sevgilide bulmaya çalışmak... Bulamadığında ise ufak hayal kırıklıkları yaşayıp, o hayal kırıklıklarını başka konularda çıkartacağın marazlarla bertaraf etmek... Bunlar ana kuzuluğunun sevgililerle ilişkilerde görülen özellikleridir... Ana kuzuluğundan kurtulmak, annesi yaşayan erkekler için dünyanın en zor şey lerinden biridir... Ben sevgili annemin kuzuluğundan, şükür ki 15-16 yaşlarda, kendimi sokaklara atarak kurtuldum...
Tabii kendimi sokaklara atma nedenim, bana endekslenmiş bir yaşam biçiminin, sevgisini yaşamamak değildi... Bu işin vazgeçmek istemediğim sımsıcak yönüydü... Sevgili annemle ilişkimin, hayatımın her alanına karışılan bir yönü de bulunmaktaydı... Analarının kuzularının herşeyleri kontrol altında tutulmaya çalışılıyordu yine analar tarafından... Bense fazla ilgi ve sevginin, hayatımın her alanınını esaret altına alan rüzgarlarına, karşı durmazsam, durumun felakete gideceğini sezmiştim... Daha doğrusu o yaşta pek sezmemiştim de, kendi hayatımı yaşamak konusunda inanılmaz bir istek uyanmıştı içimde...
O müthiş istekle, annemin, anne kuzuluğundan kurtarabildim kendimi... Sonra hayatıma, hep kadınlar girdi... Her kadının, anneme yakın beni sevmesini, ama annem kadar üzerime düşmemesini istedim durdum... Tabii bu isteklerin karşılanmasına imkan yoktu... Annene yakın sevenler, tıpkı annen gibi sana sahip olmaya çalışıyorlar, sana sahip olmadıklarında da zaten senden kopuyorlardı... Yani hem müthiş sevginin, hem de özgürlüğün sahibi olamıyordun...Zaten annemle olan ilişkimde de olamamıştım...
O müthiş sevgi ve ilgi, özgürlüğümü elimden alır gibi olduğunda kaçıyordum... Onu yeniden aradığımda, annem bana veriyordu... Oysa sevgililerle ilişkiler öyle değildi... Özgürlüğe yelken açtığımda, sevgiyi bırakmak, sevgiye yaklaştığımda özgürlüğü bırakmak zorundaydım... Bu müthiş dilema hiçbir gün bitmeyecekti sanki hayatımda...
Bugün anneler günü... 45 yıldır hayatımda olan kadınla, bugün Allah izin verirse yemeğe gideceğiz... Beni dünyaya getirdiği için, beni besleyip büyüttüğü için, bana sevgisini verdiği için teşekkür edeceğim kendisine... Sonuçta hiçbir kadın hayatımda 45 yıldır yer almadı... Yanında bir adamacağız var... O da 45 yıldır hayatımdan çıkmadı... Babam oluyor kendileri... Her ikisine de çok müteşekkirim ama... İnşallah yağmur falan yağmaz bugün İstanbul'da... 45 yıl sonra yine çocuk gibi 'oğlum üşüteceksin, kazağını giy' gibi lafları duyacağımdan korkuyorum da...
|