|
|
|
|
|
|
'Kız çocuğu sahibi olmak bir ayrıcalık'
atv'nin başarılı haber spikerleri Şebnem Sunar Küçük, kızı Senem'in hayatına farklı bir anlam kattığını ve anneliğin yaşanmadan anlaşılamayacak bir duygu olduğunu söylüyor. Hamileliğinde erkek çocuk hayal ettiğini söyleyen Küçük, şimdi kız annesi olmanın bir ayrıcalık olduğunu düşünüyor.
Annemi çok severim, annem olmazsa ne yaparım hiç bilmiyorum. Annem benim en değerli şeyimdir. Bana hep yardım eden, benim başımı okşayan sadece bir annem var...." Bu sözler Şebnem Sunar Küçük'ün sekiz yaşındaki kızı Senem'in Anneler Günü ödevinden. Anneler Günü için annelerini anlatmalarını isteyen öğretmenine, annesine olan duygularını bu sözlerle anlatıyor küçük Senem. Şebnem Sunar Küçük ise bu sözlerin, ona verilen en güzel Anneler Günü hediyesi olduğunu söylüyor... atv ekranlarından tanıdığımız başarılı haber spikeri Şebnem Sunar Küçük, bu yıl kızı Senem ile birlikte sekizinci Anneler Günü'nü kutluyor. Çalışan bir kadın olduğu için Anneler Günü'nde çoğu zaman çalıştığı söyleyen Küçük, yaşadığı ilk Anneler Günü'nü şöyle anlatıyor:
'ERKEK BEKLEDİM KIZ GELDİ' "Ben ilk Anneler Günü'mde kendi annemin ve kayınvalidemin Anneler Günü'nü kutlamaya çabalıyordum, onlara hediye almıştım. Aklıma hiç bana hediye alınacağı gelmemişti, Senem daha bebekti ve eşim de yurt dışındaydı. Anneler Günü'nden birkaç gün önce gelmişti, tamamen unutmuştum, eşim hatırlattı." Anne olduğunu ilk öğrendiği zamanlarda hep bir erkek çocuğu olsun istemiş Şebnem Sunar Küçük. Bir kız annesi olacağını öğrendiğinde ise bu haberi göz yaşlarıyla karşılamış: "Ben hiç kızım olsun istemedim aslında, doktor sakladı benden kız olacağını. Ultrasonografide öğrendim ve o kadar üzüldüm, ağladım ki. Şartlamışım kendimi erkek çocuğum olsun diye. Ne zaman Senem'i elime verdiler, ağlıyordu verdiklerinde kucağıma. Kucağıma aldığımda sustu Senem. O ilk iletişim, insanı mahveden bir şey, inanılmaz bir duygu. Hep derler ya anlatılmaz yaşamak lazım, hakikaten öyle. O zaman anladım kız erkek hiç fark etmiyor... Hatta şimdi ikinci çocuğum olursa o da kız olsun istiyorum."
'KONUŞMAK ÇOK ÖNEMLİ' Çocukların eğitiminin küçükken başladığına dikkat çeken Küçük bu konuda düşüncelerini şöyle anlatıyor: "Ağaç yaşken eğilir. Zaten dışarıdaki etkenler bir süre sonra onu etkilemeye başlıyor, o yüzden önemli olan en baştan doğruları öğretmek. Ben Senem'in bebekliğinden beri onunla konuşurum. O anlamasa da, gün içinde neler yaşadıysam hep anlattım ona. İletişim açısından bu çok önemli. Çocuklar mutlaka anlıyor ve hissediyorlar. Senem duygularını ve düşüncelerini çok güzel ifade edebilen bir çocuk. Bunun benim ve babasının onunla kurduğu iletişimden kaynaklandığını düşünüyorum. Eşim de çok anlayışlı bir insan, Senem doğduktan sonra her planımızı ona göre yaptık. Tatile bile çocuklu ailelerle birlikte gitmeye özen gösterdik. Bu anlamda çok şanslıyım, benden daha bile fazla ilgilendiği olduğu eşimin. Örneğin kızıyla ilgili olmayan bir programa asla katılmaz. Senem'in uyuma saatleri dışında da genellikle ya çocuk tiyatrosuna gidiyoruz ya da çocuk sinemasına..."
ZEYNEP GÜLER / GÜNAYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|