 Enerji yolsuzluğu davası başladı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bazı ihalelerinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 5'i tutuklu 18 sanığın yargılanmasına başlandı.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü ilk duruşmasına, Sincan F Tipi Cezaevi'nde tutuklu olan sanıklar Ezgi İnşaat Şirketi'nin ortağı İbrahim Selçuk, eski Elektrik Üretim A.Ş (EÜAŞ) Genel Müdür Vekili Önder Piyade, eski EÜAŞ Genel Müdür Yardımcısı Servet Üst, Fernas Şirketi'nin sahibi Muzaffer Nasıroğlu ve Kazancı Holding'in ortağı Şaban Cemil Kazancı getirildi. Duruşmada, tutuksuz yargılanan sanıklardan 10'u ve avukatları hazır bulunurken, 3 sanık gelmedi.
Kimlik tespitlerinin yapılması ve iddianamesinin okunmasının ardından sanıklar, savunma yapmaya başladı. Çıkar amaçlı suç örgütü kurma ve örgüt adına faaliyette bulunma, kamu görevlilerine rüşvet verme ve ihaleye fesat karıştırma suçlarından hakkında dava açılan İbrahim Selçuk, savunmasında, suçlamaları kabul etmedi. Önder Piyade'yi 15 yıldır tanıdığını, uzaktan akrabası olduğunu anlatan Selçuk, EÜAŞ'daki ihalelere fesat karıştırmasının mümkün olmadığını savundu. Selçuk, ''Şirketimin, EÜAŞ'da en ufak işi yoktur. Diğer firmalara yapılan ihalelerle ilgili aramızda doğrudan ya da dolaylı olarak irtibat olmamıştır'' dedi.
Servet Üst'ün de akrabası olduğunu ifade eden Selçuk, ortak dostlarının çocuğunun sünnet düğünü için Üst'e, yeğeni Yalçın Selçuk aracılığıyla 1 çeyrek ve 1 yarım altın gönderdiğini, ancak daha sonra Üst'ün altınların bedeli olan parayı kendisine gönderdiğini kaydetti.
Selçuk, Servet Üst'e motorola cep telefonu aldığı yönündeki suçlamayı kabul etmeyerek, telefon konuşmalarında geçen ''Servet'' adlı kişinin şirketinde bir süre çalışan kişi olduğunu, ''üst'' ifadesini ise cep telefonun modelini belirtmek için kullandığını anlattı. Selçuk, Üst'e rüşvet olarak 4 bin YTL'lik saat verdiği iddiasını kabul etmeyerek, ''Şahsım ve şirketim adına 4 bin YTL'lik hediye göndermem'' diye konuştu.
''TOPLANTI YAPMADIK''
Bürokratları İstanbul'da lüks otellerde ağırladığı ve kadın temin ettiği yönündeki suçlamayı kabul etmeyen Selçuk, sanıklardan Cemil Kazancı'yı tanımadığını söyledi. ''Cemil Kazancı'nın yüzünü bu davada gördüm'' diyen Selçuk, İstanbul'da, Kazancı, Piyade ve Üst ile toplantı yapmadıklarını ifade etti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda basın danışmanı olan Tolga Erpolat'ı, hakkında dedikodu yaptığı için sinirli ve sert bir şekilde telefonla uyardığını belirten Selçuk, daha sonra yüz yüze görüştüklerini, bu kişinin 10-15 defa bürosuna geldiğini ifade etti.
Selçuk, bu kişiye yönelik olarak, ''O bakanlığı başına geçiririm'' demediğini savundu. Selçuk, iddianamede, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek'e yönelik söylediği öne sürülen ifadelerin de kendisine ait olmadığını ileri sürdü.
''LATİFE YAPARIZ''
Servet Üst'e Passat marka otomobil aldığı yönündeki suçlamayı kabul etmeyen Selçuk, aracın alımı için para istediği Muzaffer Nasıroğlu ile yaptığı telefon konuşmasında geçen ''genel müdür'' ifadesinin kime ait olduğunu sorulması üzerine, ''Kendi aramızda, 'sayın bakanım, sayın genel müdürüm' diye konuşuruz, latife yaparız. Bu konuşmada geçen genel müdür, yeğenim Yalçın Selçuk'tur. Ona sürpriz yapacaktım, onun için böyle konuşmuştuk'' dedi.
Şirketinin, EÜAŞ, TEDAŞ ve BOTAŞ ile işi olmadığını öne süren Selçuk, Emniyet Genel Müdürlüğü, SHÇEK, İller Bankası ve belediyelere iş yaptığını kaydetti. Suçlu ilan edildiğini, onuruyla oynandığını ileri süren Selçuk, basında çıkan haberler nedeniyle çocuklarının okula gidemediğini söyledi. Selçuk, 87 gündün tutuklu olduğunu belirterek, tahliyesini istedi.
''EÜAŞ'TA, DEVRİM YAPTIM''
Çıkar amaçlı suç örgütü adına faaliyette bulunma, rüşvet alma ve ihaleye fesat karıştırma suçlarından yargılanan Önder Piyade de suçlamaları kabul etmedi. ''Hiç kimseden emir alarak, hiçbir örgüte yardım etmedim, ihalelere fesat karıştırmadım'' diyen Piyade, görev yaptığı dönemdeki ihalelerde mevzuata ve usule aykırılık bulunmadığını ifade etti.
''EÜAŞ'TA devrim yaptım'' diyen Piyade, ihale şartnamelerini internete koydurttuğunu, buradan herkesin gördüğünü kaydetti. Göreve başladığında kurumun 522 trilyon lira zararda olduğunu anlatan Piyade, EÜAŞ'nin 2004 yılında 820 trilyon lira kara geçtiğini söyledi. Piyade, dosyadaki bilirkişi raporlarının da ihalelerde usulsüzlük olmadığını ortaya koyduğunu öne sürdü.
''ZARFTA İLAÇ TARİFLERİ VARDI''
Swiss Otel'de 2004 yılı içinde otel görevlilerinden aldığı zarfın içinde para bulunmadığını ifade eden Piyade, zarfın hikayesini anlattı.
Kolesterol ve kilo sorunu bulunduğunu, bu nedenle kardeşi Öner'in İstanbul'da Çinli bir doktor bulduğunu belirten Piyade, bu doktorun önerdiği ilaç tariflerini almak için kardeşi ile otelde buluşmaya karar verdiklerini, ancak trafik nedeniyle kendisinin geciktiğini ifade etti. Kardeşi Öner'in telefonla arayarak, Sapanca'ya gitmesi gerektiğini, otelde İbrahim Selçuk'u gördüğünü ve zarfı ona bıraktığını söylediği anlatan Piyade, kendisinin gecikmesi üzerine de Selçuk'un zarfı otel görevlilerine verdiğini söyledi.
Zarfın içinde para bulunmadığını ifade eden Piyade, ''Zarfta ilaç tarifleri vardı. Bu ilaçları kullandığımı dairedeki herkes bilir. Bu ilaçlar sayesinde, kolesterolüm düştü, kilo sorunum kalmadı'' diye konuştu.
Piyade, enerji sektöründe söz sahibi olan bir kişi olarak konferanslara katıldığını, İstanbul'da gerçekleştirilen iki etkinlikte otel masraflarının sponsor olan şirket tarafından karşılandığını anlattı. Makam odasının arkasındaki odada bulunan gerdanlık ve kolyeden haberi olmadığını ileri süren Piyade, bunların yılbaşında gelen hediyeler olduğunu ve oraya görevlilerce konulduğunu ifade ederek, ''Bunlara bakmam gerekirdi, ihmalim var'' diye konuştu.
İddianamede, Ezgi İnşaat Şirketi'nin ortağı müteahhit İbrahim Selçuk'un, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda, geçmiş ve bu dönemlerden aldığı siyasi güç ve çeşitli yöntemlerle oluşturduğu baskı, şiddet ve tehdit sonucu çıkar amaçlı suç örgütü oluşturduğu ve bu örgütü yönettiği öne sürülerek, Enerji Bakanlığı'nın tüm ihaleleri ile ilgilendiği, bu ihalelerin kendi şirketi veya şirket sahibi diğer sanıklar adına alınması için yoğun çaba sarf ettiği, bu amaçla ihalelerin ertelenmesini, şartnamelerin değiştirilmesini, ilan sürelerinin uzatılmasını temin etmeye yönelik faaliyetlerde bulunduğu savunuluyor. İddianamede, diğer sanıkların da örgüt adına faaliyette bulundukları, ihalelerden elde ettikleri paralardan bir kısmını Selçuk'a verdikleri öne sürülüyor.
Çıkar amaçlı suç örgütünün, bürokratlara hediye adı altında değerli saat ve mücevher, cep telefonu, para dağıttığı, uçak biletlerini karşıladığı öne sürülen iddianamede, Selçuk, Piyade, Üst, Nasıroğlu, Kazancı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bekir Aksoy ve Özel Kalem Müdür Yardımcısı Cemalettin Tüney, eski BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı Fuat Celepçi'nin de aralarında bulunduğu 18 kişi hakkında, ''çıkar amaçlı suç örgütü kurma, örgüt adına faaliyette bulunma, örgüt üyesi olma, rüşvet verme
ve alma, ihaleye fesat karıştırma'' suçlarından 2 yıl ile 25.5 yıl arasında değişen hapis cezaları isteniyor.
(AA)
|
