Havada 'Ucuzcu' tehlikesi
Romanya ile Türkiye arasındaki uçak seferlerinde ucuz uçuş sıkıntısı yaşanıyor. Romanya milli havayolu Tarom'a rakip gibi kurulan, ancak Tarom'un kanatları ve onun desteği altında uçan Blue Air'in, çok düşük fiyatlarla bilet satışı yapması kafaları karıştırıyor. Çünkü, bu şirketin uçuşları ve çalışma şekli bilinen ucuz taşıyıcılar (low coast carier) gibi değil. Pazardaki dengeleri iki ülkenin bayrak taşıyıcıları Türk Hava Yolları (THY) ve Tarom aleyhine bozmanın yanı sıra, charter kurallarını bir kenara iterek tek yönde bilet düzenliyor. Bu havayolu bu şekilde, kural tanımaz bir yöntem için Romanya'dan izin alıp uçabiliyorsa, Türk Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) ne yapıyor? Böyle bir şirkete hangi mantıkla uçuş ve sefer izni veriyor? Peki Türkiye'ye gelen uçakları etraflıca inceliyor mu? Tarom'un eski üst düzey yöneticileri ve mevcut yetkililerinin destekleriyle kurulan Blue Air için, sadece Türkiye'deki makamların değil, Romanya'daki ilgili resmi kurumların da uçuş güvenliği açısından, bir vukuat olmadan uyarılması gerekir. Blue Air'in Tarom'dan kiraladığı iki uçağın uçuşlarda sık sık arızalanması bir yana, yerine yedeklerinin de yine Tarom'dan veriliyor olması da ayrı bir tartışma konusu. Romanya hattında kurallara uymadan sefer yapan bir havayoluyla, ucuza seyahat edenlerin ve yetkililerin dikkatine
SEZER'İN UYARILARI... Bilindiği üzere Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali'nin ihalesini öncelikli konu edinen ilgili yasa tasarısıyla Devlet Hava Meydanları İşletmesi'ne (DHMİ) özelleştirme rolü veriliyordu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de, ortada özelleştirmeye ilişkin bir yasa ve kurum olmasına rağmen yapılan değişikliği, yerinde gerekçelerle şerh koyup geri gönderdi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Sezer'in veto ettiği 'Torba Kanunu'nun bazı değişikliklerle yeniden kabul etti. Komisyon, içtüzük hükümlerine göre, sadece iadeye söz konusu olan DHMİ'nin ihaleleriyle ilgili 33. maddesini görüşüp AK Parti Bursa Milletvekili Altan Karapaşaoğlu'nun, Sezer'in iade gerekçesine uygun değişiklik önergesi kabul etti. Buna göre, 'DHMİ işletiminde bulunan hava alanları ile işletme dönemlerinin sonundan itibaren yap-işlet-devret modeli çerçevesinde yaptırarak işletimini özel sektöre verdiği terminallerini ve hizmetin bütünlüğü yönünden gerek gördüğü diğer tesislerini; ilgili kanunlar uyarınca kiralama veya işletme hakkının verilmesi yöntemlerini kullanarak ihale yoluyla özel hukuk tüzel kişilerine, 49 yılı geçmemek üzere devredebilecek. İşin özelliğine göre belirtilen yöntemler birlikte veya ayrı ayrı kullanılabilecek. Bu konuda karar vermeye DHMİ yönetimi yetkili olacak. Bu madde kapsamında yapılacak uygulamalarda; yönetim, sorumluluk ve yetki üstlenebilecek işleticinin veya kullanıcının temini, ihale ve devir işlemlerinin aleniyet içinde yürütülmesi, işletmede süreklilik ile uluslararası norm ve standartların sağlanması, işletim ve kullanım süresi boyunca işletmenin DHMİ tarafından denetlenmesi ilkeleri esas alınacak.' Özetle, DHMİ bu işlerden elini çekmeye pek niyetli değil. Uzun süreli kiralamaları Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) özelleştirme saysa dahi, bunu DHMİ mevcut özelleştirme kanunları çerçevesinde kendisi yapacak ve denetleyecek. Bizim tek dileğimiz var... DHMİ'nin bu işleri yapan komisyonlarının arifi tarif etmemeleri...
|