Vorking: 'Türkiye'nin önünde yeni bir kriz görmüyoruz'
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorkink, Türkiye'nin önünde yeni bir kriz görmediklerini bildirdi.
Vorkink, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ve Dünya Bankası işbirliğiyle düzenlenen ''4. Bilgi Ekonomisi Forumu''nun basın toplantısının ardından bir soruyu yanıtlarken, 2001 krizinden sonra dalgalı kura geçilmesinin, Türkiye'nin dünyadaki gelişmelere adapte olma başarısını getirdiğini söyledi.
Şimdi dünya ekonomisinde yeni birtakım gelişmeler yaşandığına işaret eden Vorkink, bunun ABD doları değerinde yaşanan değişikliklerden kaynaklandığını belirtti.
ABD'nin yüksek borç yükü ve bütçe açığından ötürü faiz oranlarında artış yaşandığına dikkat çeken Vorkink, şunları kaydetti: ''Bugün ABD'de yeniden bir faiz artışıyla karşılaşabiliriz. Faiz oranlarında yaşanan artışın en önemli sonucu ABD dolarının diğer döviz kurlarına göre değerinde yaşanan değişiklikler olmuştur. Bundan etkilenen ülkelere gelişmekte olan ülkeler de dahil. Dolayısıyla Türkiye de bunlardan direkt olarak etkileniyor. TL'nin değer kaybetmesinin en önemli nedenlerinden biri de bu oldu. Son 10 günde yaşanan yüzde 5'lik artışı buna bağlamak mümkün.''
Bu gelişmenin Türkiye açısından kötü olmadığını, Türkiye'nin ihracat rakamları ne kadar etkileyici boyutlara ulaşmışsa da ithalat rakamlarındaki artışın ihracat rakamlarından da fazla olduğunu kaydeden Vorkink, TL'nin değerindeki değişikliğin, bu durumu tersine çevirmesine yardımcı olacağını ve ihracatta itici bir güç oluşturacağını vurguladı.
Bunun orta ve uzun vadede Türkiye'nin yararına olacağını ifade eden Vorkink, ''Yani demek istediğim, Türkiye'nin önünde yeni bir kriz görmüyoruz'' dedi. Vorkink, açıklaması sırasında, AB yolunda ilerleme hedefi olan Türkiye'nin yeni bir krizi kaldıramayacağını da ifade etti. Bu arada, Vorkink, basın toplantısı sırasında Dünya Bankası Başkanlığı'na ABD tarafından önerilen Wolfowitz'in başkan seçilmesi halinde Dünya Bankası'nın politikalarının siyasi ağırlık kazanabileceğine ilişkin yorumlar yapıldığının hatırlatılması üzerine, başkanlıkla ilgili süreçte önerinin Türkiye dahil 184 ülkenin temsil edildiği bankanın müdürlerine sunulduğunu anımsattı.
Vorkink, müdürlerin konuyu görüşeceklerini ve yetkililerin vereceği karara kadar kimsenin ne olacağını söyleyemeyeceğini belirtti. Dünya Bankası anlaşmasında bankanın vereceği tüm kararların temelinin sadece ekonomik olacağı, siyasi içerik taşımayacağının yer aldığına işaret eden Vorkink, Wolfowitz'in yaptığı açıklamada da başkan seçildiği takdirde Dünya Bankası deklarasyonunun bir parçası olarak bir Amerikalı gibi değil, bir uluslararası memur gibi hizmet edeceğini söylediğini aktardı.