ABD Merkez Bankası FED, dolar gösterge faizini beklendiği gibi çeyrek puan artırdı. FED'in Açık Piyasalar Komitesi toplantısının ardından yapılan açıklamada, dolar faizinin yüzde 2.75'e yükseltildiği bildirildi. Piyasaların, FED'in faiz artırımı kararından daha fazla önem verdiği bundan sonraki faiz artırımlarıyla ilgili açıklamada ise ''ölçülü'' ifadesi yer aldı. Bu durumda gelişen piyasalardan hızlı para çıkışı yaşanacağı korkusu şimdilik aşıldı.
ABD Merkez Bankası FED, geçen yıl Haziran ayına kadar tarihinin en düşük seviyesi olan yüzde 1'de tutulan dolar gösterge faizini yedinci kez çeyrek puanlık artırımla 2.75'e yükseltmesine gerekçe olarak ''enflasyon baskısını kontrol altında tutma isteği'' gösterildi. FED tarafından yapılan açıklamada, ABD ekonomisinde sağlanan hızlı verimlilik artışıyla paralel şekilde para politikasının yürütüldüğü bildirilerek ''Ekonomiye destek sağlanmaya devam ediliyor'' denildi. Yüksek enerji fiyatlarına rağmen üretim artışının güçlü görüldüğü kaydedilen açıklamada, işsizlikle mücadele konusunda da mesafe alındığı ifade edildi. Açıklamada enflasyon konusunda şu görüşlere yer verildi: ''Uzun dönemli enflasyon beklentileri kontrol altında tutulmakta olsa da, son aylarda enflasyon baskısının arttığı gözlenmektedir. Enerji fiyatlarındaki yükseliş, çekirdek enflasyonu güçlü şekilde etkilememiştir. Enflasyon kontrol altında tutulduğu sürece, (faiz artırımı) politikasının ölçülü olması gerektiğine inanılmaktadır. Fakat bu kapsamda ortaya çıkabilecek ani değişimlere gerekli tepki verilerek fiyat istikrarının sağlanması hedeflenecektir.'' FED'in daha önceki faiz artırımlarında olduğu gibi yine açıklamasında ''ölçülü'' kelimesine yer vermesi, bundan sonraki artırımların da çeyrek puanlık olması beklentisini güçlendirdi. Böylece piyasalarda FED'in faiz artırımlarında daha sert kararlar alacağı korkusu kısmen önemini kaybetti. Uluslararası borsalarda emtia fiyatlarının son yılların en yüksek seviyesinde bulunması ve petrol fiyatlarının 57 dolar seviyesinin üzerinde seyretmesi karşısında FED'in daha radikal faiz artırımına yöneleceği endişesiyle son günlerde gelişen piyasalardan para çıkışı olmuştu.