|
|
|
|
|
|
Doğu ile Batı o kadar da ayrı şeyler değilmiş bu dizi onu anlatıyor
ELİF DAĞDEVİREN / Asya Batı kültürüyle büyümüş Doğulu bir aileyiz, ben de Mahsun'un ablasıyım. Fakat hiçbirimiz Doğu'yu görmemişiz. Ben ailenin en büyük kızıyım, aynı zamanda yönetim kurulu başkanıyım. Sert, özel hayatındaki boşluktan dolayı kendini işine vermiş bir kadınım, hatta şimdi beni biraz daha cadı yapmaya başladılar! İyice sertleşti iş kadınlığı. Hatta ailemle bile aramda bir çatışma nedeni olmaya başlıyor bu durum.
* Benim için buradaki şiddetin dozu çok önemliydi çünkü şiddet, pornodan beter hale geldi artık Türkiye'de. Tersine, hayatta karşımıza çıkan gerçek şiddetler var bu dizide. Nedir bu? Aile arasında kavgalar, kan davaları... İkincisi de 'Aynı benim annem, aynı benim kocam' diyebileceğimiz kadar kendimizi yaşadığımız durumlar var. Mesela bir kadın 'Sevgi mi, aşk mı?' arasında bocalıyor. Bir adam, sevdiği kadınla ona diretilen kadın arasında bocalıyor. Bir başka adam, akrabası olup evlendirildiği kadınla İstanbul'da tanıştığı bir kadın arasında bocalıyor.... Böyle ikilemler var. Doğu bize hep dizilerde, filmlerde korkunç anlatılır ama Doğu ve Batı o kadar da ayrı şeyler değilmiş! Bu dizi onu anlatıyor aslında.
* Kendime oyuncu diyecek kadar şuursuz değilim. Bunu kabul etmemin üç nedeni vardı. Birincisi, 3 senedir bir prodüksiyon şirketim var, oyunculuk tecrübesine de sahip olmak istedim. İkincisi Mahsun benim ve eşimin yakın arkadaşıdır, saygı duyduğum çok özel bir insandır; çok istedi oynamamı. Bütün ailem de Mahsun'un tarafını tuttu! Bir üçüncü nedeni de, kim bunu istemez ki! Ben istemiyormuş gibi yaptım bu zamana kadar ama bir kere denemekten bir şey olmaz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|