|
|
|
|
|
|
Senaryoyu okuduğumda Zilan'ın bakışlarını gözlerimde hissettim...
BEREN SAAT / Zilan Midyat'ta büyümüş, oranın geleneklerine çok bağlı bir kızı oynuyorum. O yüzden bir kan davasının bedeli olarak İstanbul'daki bir aileye gelin gönderilmeyi, tanımadığım bir adamla evlenmeyi kabul ediyorum.
* Bu aralar üst üste çok teklif geldi ama benim bu işi kabul etmemin en önemli nedeni senaryoydu; içime işledi... Okuduğum zaman, Zilan'ın bakışlarını gözlerimde hissettim. Evet bu benim ilk başrol deneyimim ama Zilan bu dizinin başrolü olmasaydı da Zilan'ı oynamak isterdim. Tek başına çok güçlü bir tip çünkü...
* Bir oyuncu koçum, oyunculuk eğitimim ya da sağlam bir altyapım olmadığı için önce biraz korkutucu geldi başrolde oynamak ama her boş kaldığımız an dizinin usta oyuncularıyla oturup konuşabiliyorum. Dizinin benim için en büyük şansı da bu belki. Kendimi ufak ufak geliştiriyorum. Yönetmen de çok önemli. Kendimi yönetmenimiz Cemal Şan'a teslim ettim, ona çok güveniyorum. Mahsun'la oynamak da çok keyifli; sette gayet uyumlu biri.
* Sinemayı daha çok istiyorum ama o kadar ince bir ayrım ki bu, senaryo geldiği zaman onu hissediyorsunuz. 'Bir Doğu dizisi çekiyoruz' dediklerinde tereddüt ettim, 'Bir tane daha mı?' diye. Ama senaryoyu elime alınca farklı olduğunu gördüm. Bu aslında tamamıyla bir Doğu dizisi değil, Doğu- Batı dizisi! Diğerlerinin arasında kaybolup gitme şansı, çok büyük bir talihsizlik olmazsa, yok gibi. Çünkü yüzeysel bir dizi çekmiyoruz. Sadece silahlar patlamıyor; çok incelikli işlenmiş karakterler ve gerçekten çok sağlam bir hikâye var. Her şey çok gerçek...
|
|
|
|
|
|
|
|
|