|
|
Milli Emlak'ın 'hızlı' satışı tepki çekiyor
Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı'na bırakılan yedi katlı binanın Şubat ayında 'iade düzenlemeleri' yürürlüğe girmeden satılması, Hazine ile Vakıf arasında ihtilaf yarattı.
Milli Emlak'ın daha önce Ermeni cemaatine ait olan ve hazinenin el koyduğu İstiklal Caddesi üzerindeki 7 katlı binayı 'hızla' satması, AB uyum yasalarıyla azınlık vakıflarının mülk edinebilmesine imkan tanıyan kanun çerçevesinde, bu mülklerini iadesi ve tazmini yönündeki düzenlemelerin yarattığı tartışmalara bir yenisini daha ekledi. Milli Emlak, iade düzenlemeleri yürürlüğe girmeden, alelacele satış yapmakla suçlanırken, söz konusu bina geçen Şubat'ta kapalı teklif usulüyle satışa çıkarıldı. Ardından da 1 Mart'ta 4 milyon 160 bin YTL (4 trilyon 160 milyar lira) bedelle Stil Çizgi İnşaatın oldu.
AİHM'E BAŞVURDULAR 1952 yılında Öjeni Dımdez adlı bir vatandaş tarafından Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı'na bırakılan bina, 1992 yılından bu yana Hazine ve Vakıf arasında ihtilafa neden olmuştu. Binanın gelirinin, hastanedeki kimsesiz vatandaşlar için kullanıldığını söyleyen cemaat yetkilileri, hukuki süreçte yapılacak bir şey kalmadığına ve konunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşındığına dikkat çekerek, bundan sonra bu konu ile ilgili gidişatı sadece hükümetin durdurabileceğini söylüyor ve Başbakan Tayyip Erdoğan'dan bu hatanın düzeltilmesini talep ediyor. Vakıf adına tapu tescili bulunan bina için 13 Ocak 1992'de, dönemin Maliye ve Gümrük Bakanlığı tarafından dava açıldı. Bakanlık, Yargıtay'ın 1974'te aldığı, azınlık vakıflarının, kendilerine beyanname yükümlülüğü getiren 2762 sayılı Vakıflar Kanunu'nun çıktığı 1936 yılından sonra 'mülk edinemeyecekleri' yönündeki kararına dayanarak, tapu kaydının iptal edilmesi ve gayrimenkulun eski sahibine iadesini talep etti. Beyoğlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi de 24 Şubat 1998'de, tapunun iptali ve gayrimenkulun eski sahibine iadesine karar verdi. Ancak binayı bağışlayan Dımdez hayatta olmadığı ve varisi de bulunmadığı için gayrimenkul Hazine Genel Müdürlüğü'ne geçti. Bunun üzerine vakıf, kararı temyize gitti. Ancak Yargıtay Birinci Hukuk Dairesi, itirazı yerinde bulmadı ve hükmü onayladı. Vakıf son çare olarak, tashihi karar (karar düzeltme) talebinde bulundu ancak bu talepte reddedildi. Sonuçta bina, 26 Ocak 1999'da Hazine Genel Müdürlüğü'nün malı oldu. Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı avukatı Setrak Davuthan, iç hukuk yolları kapandığı için tazminat talebiyle AİHM'e başvurduklarını belirtirken, Vakfın Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Bedros Şirinoğlu ise 'Her türlü girişimde bulunduk. Ama olmadı. Bu nedenle cemaatimizden de tepki aldık" diyor.
Özlem YURTÇU / MERKEZ
|