Ayrımcılık okulda başlıyor
Tarih Vakfı ve Türkiye Bilimler Akademisi'nin ortaklaşa yaptığı araştırma sonucunda, ders kitaplarının kadın-erkek ayrımcılığına kaynak oluşturduğu ortaya çıktı. Buna göre, Türkiye'de kadın-erkek ayrımcılığı zihinlere, daha ilkokul sıralarında okutulan ders kitaplarıyla işleniyor. İlköğretim kitaplarında 68, lise kitaplarında ise 75 yerde kadın aleyhine ayrımcılık yer alıyor. Ayrıca bütün kitaplarda, verilen örneklerde kadın-erkek ayrımcılığını tetikleyen anlatımlar bulunuyor.
Kadın Evde, Erkek İşte "Ders Kitaplarında İnsan Hakları" başlıklı rapora göre, ayrımcılığın en fazla söz konusu olduğu ders Türkçe. Türkçe ders kitaplarının 53 yerinde kadınerkek ayrımcılığına yönelik ifadeler bulunuyor. Ayrımcılık matematik kitaplarında 29, hayat bilgisi kitaplarında 18, sosyal bilgiler kitaplarında ise 17 ayrı yerde yapılıyor. Ayrımcılık en çok evdeki iş bölümü konusunda yapılıyor. Kitaplarda verilen örneklerde, kadın genelde evde temizlik, ütü yapan, çamaşır, bulaşık yıkayan, çocuklara bakan rolde gösterilirken, erkek dışarıda para kazanan meslek sahibi rolünde tanımlanıyor. Buna göre, kitaplarda 56'sı açık, 2'si üstü kapalı olmak üzere toplam 58 yerde kadın ikinci plana atılıyor ve küçümseniyor. Ayrıca 52 yerde meslekler ve gündelik hayatta yapılan işler, cinsiyet ayrımcılığı yaratacak şekilde gruplandırılıyor. Örneğin kadın genellikle evde oturuyor. Eğer çalışıyorsa hemşire, öğretmen olabiliyor ancak. Erkeğe ise polislik, mühendislik gibi meslekler uygun görülüyor. Bu da çocukların zihinlerinde kadın işi, erkek işi gibi saptamaların oluşmasına sebep oluyor.
Kızlar Neden Hep Azınlıkta? Matematik kitaplarında ise, problemlerde sık rastlanan örneklerde, okuldaki kız öğrencilerin sayısı hep daha az gösteriliyor. Bu da kız çocuklarının eğitimden yoksun bırakılması ve okula gönderilmemesini kabullenmek anlamına geliyor.
Betül KOTAN / ANKARA
|