|
|
|
|
|
İmam hatip bitirmek suç mu?
|
|
Adalet Bakanı Çiçek yargıda kadrolaşma iddialarını yalanladı.
Suçla ilgili yapılacak işlem varsa yapmak yerine insanlar topluca karalanmamalı.
Bu ülkenin okullarında okuyanları kategorik olarak rejim düşmanı ilan etmek ayrımcılık.
"Birlik ve beraberliğe ihtiyaç var" deyip sonra dikişe jilet atmak samimiyetsizlik olur.
İmam hatip yorumları ayrımcılığa kapı aralar
Yargıda imam hatip mezunlarının çok fazla olduğuna dair birtakım söylentiler var. Hatta "Bir tek solcu Danıştay kaldı" esprileri bile yapılıyor. Bu söylentilerin aslı astarı var mı sizce? -Bakın, bu nevi şeyler ayrımcılığa kapı aralar. Biz olabildiğince birleştirici olmaya çalışıyoruz. Bu ülkenin okullarında okuyan insanları kategorik olarak rejim düşmanı olarak kabul etmek, "devletin değerleriyle kavgalı hale getiriyoruz" demek belki de bu ülkeye yapılacak en büyük kötülük olur. Şimdi ikide bir "Bu ülkenin birlik ve beraberliğe ihtiyacı var" diye nutuk çekeceksiniz, sonra da dikiş noktalarına jilet atacaksınız. Bunları son derece gayri ciddi, samimiyetsiz beyanlar olarak görüyorum, bunları doğru bulmuyorum. Bunlar çok yanlış şeyler. İmam hatip dediğiniz de bu devletin Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullardır. Başındaki müdürünün maaşını bu devlet veriyor, öğretmenlerinin maaşını bu devlet veriyor. Orada valisi var, kaymakamı var, Milli Eğitim Müdürü var, devletin güçleri var, bu nevi işleri soran soruşturan eden elli tane devlet mekanizması var. O zaman eğer bütün bunlar doğruysa, o insanların hepsini en azından görevi ihmalden savcılığa vermeniz gerekir. Bunlarla ilgili hiçbir iş yapmayacaksınız, kategorik olarak milyonlarca insanı aileleriyle beraber potansiyel rejim düşmanı olarak göreceksiniz. Bu devlete fayda değildir, topluma da bir fayda da getirmez. Bu söylentiler doğru değildir.
'BAZI EKSİKLER OLABİLİR' En son "Organ bağışı günahtır" diye fetva veren bir kişiyi sahte peygamber diye manşet yapmıştık. Aynı kişi Yargıtay kararıyla bir açıklama yolladı. Aynı açıklama Bekir Coşkun'un köşesinde de yer aldı. Tekzibin içeriğini gördünüz mü? -Gördüm, gördüm. Türkiye'de bu süreç içinde bazen "Keşke olmasa, böyle karar verilmese" dediğimiz birtakım kararlar da olabiliyor. Yargı da bu süreci kendi içinde özümsemeye yorumlamaya bir çaba gösteriyor, bir gayret gösteriyor, bu arada eksiklikler olabilir mi, olabilir...
'KANTARIN TOPU KAÇIYOR' Ama bu eksiklikler ulusal bir gazeteye zorla yansıyor. - Kabul ediyorum ben. Türkiye'de toplumun bir yanlışlığı düzeltilirken belki kantarın topunu kaçırıyoruz. Ama siz de eskiden tekziplerin nasıl yayınlandığını unutmayın. Şimdi o yanlışlıklardan bu yanlışlıklara geliyoruz. O zaman belki yapmamız gereken şey iki tarafın da bu yanlışlıkları az yapmasıdır. Hiç yapmasın demiyorum çünkü onu temin etmek de zor...
|
|
|
|
|
|
|
|
|