|
|
|
|
|
|
İlgi alanım siyasi manipülasyon ilişkiler için bunu kullanıyorum
* Kaç yıldır evlisiniz? 10 yıl oldu.
* Evlenirken neler yaptınız kocanıza? Evlendiğim ay 'Kadınca'daki köşeme gelin fotoğrafımı koyup, 'Bir erkek nasıl koca yapılır?'ı yazmıştım. Ne yaptıysam yazmıştım... Arkadaşlarıyla kavga edeceksin, onu çevresinden ayıracaksın... Ama bir şekilde oyunu kurup sonra oynamıyorum ben...
* Oyunlar evlendikten sonra mı belirginleşti? Evet. Ama bunu sebebi, benim evliliğim değil, eşimin tez konusu; 'oyun teorisi'... Zaten bizim tanışma sebebimiz ikimizin de oyun teorisiyle ilgileniyor olmamızdı. Eşim teori konusunda bana çok yardımcı oldu.
* Nedir oyun teorisi, neden bu ilgi? Bu resimden gelen bir şey; ben resimde optik oyunlarla ilgilenirdim. Cama yaslanmış bir figür çiziyorsun ama cama yaslanmıyor gerçekte... İzleyen kişinin rahatsız olmasını istiyorsun o yaslanma haliyle... Resmin karşısına geçtiğin zaman, 'Yaslan, yaslan' diyorsun. Öyle bir şey var ki, o optik oyunlarla oynamaya başladıktan sonra hayatta başka şeylerin de öyle olmaya başladığını gördüm. Mesela, televizyon izleyenler ciddi bir şekilde şiddet olduğunda algılayabiliyor, şiddetin dozu yükseldiği vakit buna alışıyor ve sürekli onu görmek istiyorlar. Oyun teorisi de seçilebilir, bulunabilir alternatifler arasında seçim yapmaktır.
* Eşiniz yazdıklarınız için ne diyor? Eğleniyor. Hoşuna gidiyor ve şaşırıyor.
* Neye şaşırıyor? Benim asıl ilgi alanım 'siyasi manipülasyon'... O siyasete olan ilgimi çok iyi biliyor ve siyaseti ilişkilere bu kadar kolay nasıl uyarladığıma şaşırıyor.
* Nasıl yani? Ben sürekli politikacıları izlerim; ne yapıyorlar, ne oluyor. Bunu ilişkilere uyarladığında çok bambaşka oluyor.
* Mesela neyi uyarlıyorsunuz? En basitinden Avrupa Birliği için görüşmeleri düşün. Bu uyarlamak da değil, okumak aslında. Durumu okuyorsun. Orada Tayyip Erdoğan 'kalkıyorum masadan' gibi bir hamle yaptı. Bu 'kaçtım kaçıyorum' oyunudur, ilişkilerde de geçerlidir. Kim bunu yaparsa elini yüksek tutmuş olur o zaman. Ve daha değerli olursun.
* Sizce kim okuyor kitaplarınızı? Hayatını bir şekilde kendi kontrol etmek isteyen insanlar okuyor. Ben özellikle kadınlara yazıyorum çünkü ilişkinin dinamiğini kadınlar kurar, hareket halinde olanlar onlardır. Erkekler ise oyuna katılırlar.
* Çünkü kadınların kafası oyuna daha yatkın, mı? Evet. Örneğin bir şirkette bir kadının yönetici olması demek, şirketin karının daha fazla artması demek. Kadınlar arasında inanılmaz bir rekabet var. Pratik yapmak gibi... Eğleniyorsun, hareket halindesin, engel olamıyorsun, hormonların değişiyor. Bu tamamen biyolojik gibi geliyor bana. Erkekle rekabet edemezsin, duran cinsle rekabet edemezsin, çok gerilim bir şeydir. Ama kadınlar sürekli hareket halinde ve öteki yani erkek, hareketsiz olduğu için diğer kadınla rekabet ediyor.
* Kadınlara verdiğiniz bu taktiklere tepki geliyor mu? Dönüşler oluyor... 'Bunu yaptım şöyle oldu, şimdi ne yapayım...' diye soruyorlar. Bir sürü insan ciddi bir şekilde benden ilişkileri konusunda danışmanlık istiyor.
* Peki 'Ya sen ne biçim taktikler veriyorsun, işe yaramadı' diyen olmadı mı? Iıı-ıh! Gerçekten 'öyle' diyen olmadı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|