kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Muharrem Sarikaya @ SABAH
 

Seçim ve siyasi etik...

Son 15 yılda iktidara gelen partiler, öncelikleri arasında şu dört kanunu saydı:
"Seçim ve Siyasi Partiler kanunlarında değişiklik, dokunulmazlık ve siyasi etikle ilgili yasalar..."
Bu kanunlar sadece iktidarların değil, Meclis Başkanları'nın da öncelikleri arasında yer aldı.
Sonuçta, köklü değişim yerine, seçime beş dakika kala düzenlemelerle geçiştirildi.
Nitekim, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın söylediği şu sözler de bu durumu özetlemeye yetti:
"Parlamentoya girinceye kadar her şeyi söyleyenler, iktidara geldikten sonra ağızlarını bantla kapatıyorlar..."
"Bunda bir sıkıntı yok mu?" diye tamamladığı bu sözleri Arınç, TBMM ile TESAV'ın, "Siyasi Partiler ve Seçim Kanunlarında Değişiklik Önerileri"ni tartıştığı sempozyumunun açılışında dile getirdi.

Ayaklar da köstekli
Sempozyumda dikkat çeken, iktidara gelenlerin, sadece ağızlarını bağlamakla kalmayıp, ayaklarını da kösteklemeleriydi.
Çünkü iki gün devam eden sempozyumda dinleyicilerin arasında, Başkan Arınç dışında ne AKP'den, ne de CHP'den milletvekili veya parti yöneticisi vardı.
Oysa Arınç, Seçim ve Siyasi Partiler kanunlarında bu dönemde değişiklik yapılmasının zorunlu olduğunu aylardır söylüyor. Bu dönemde gerçekleşmediği takdirde, Anayasa gereği ilk seçimde uygulama şansının da olmayacağının altını çiziyor.
14 seçimde, 7 farklı seçim sistemini deneyen Türkiye'de, Arınç nasıl bir değişiklik ön görüyor?
Soruya yanıt için, referans gösterdiği 28 Kasım 2001 tarihinde AKP Grubunda Başkan olarak yaptığı konuşmaya bakmak yeterli.
Arınç özetle şu önerileri getiriyor:
"Baraj %10'da kalsın. 550 milletvekilinden 100'ü Türkiye milletvekili olsun. Barajı aşan partiler 450 milletvekilini paylaşsın. Geri kalan 100 milletvekilini seçime giren tüm partiler paylaşılsın. Yüzde 2 oy alan da 2 milletvekilliği kazansın. Seçimde ittifaklara ve tercihli oya imkan sağlansın. Seçim bölgeleri daraltılsın..."
CHP de daraltılmış bölge dışındaki görüşlerine aynen katılıyor.

Arınç'ın yakınması
Ancak, bu konuda Meclis'teki parti gruplarında bir çaba görülmüyor.
Muhalefetin önerileri de diğer yasa tekliflerinde olduğu gibi önemsenmiyor.
Geçmiş dönemlerin tekrarı yaşanıyor.
Nitekim, üç yıl önce Arınç da bu durumdan bakın nasıl yakınıyor:
"...iktidarın 350 milletvekillik bloku yasamayı adeta abluka etmiş durumda. Kendi tasarılarından başka bir şeyi görüşmüyor, kendi iktidar gruplarından milletvekillerinin verdiği tekliflerin dışında hiçbir teklifi görüştürmüyor..."

Siyasi etik yasası
Arınç'ın üç yıl önce dile getirdiği yakınmayı bugün sadece muhalefet yapmıyor.
İktidar milletvekilleri de "hükümet destekli olmayan yasa tekliflerimiz ciddiye alınmıyor" diye şikayet ediyor.
Bunlardan biri de AKP milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır... Yalçınbayır, siyasi partiler ve seçim yasasıyla kalınmaması, milletvekili dokunulmazlığının düzenlenmesi ve "Siyasi Etik Yasası"nın da çıkmasını istiyor. Hazırladığı teklifi ise gündemin en son sırasında yer buluyor.
Oysa, 17 Aralık öncesinde çıkan AB'nin "Revize Edilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi" raporlarında bunun öncelikler arasında yer alması gerektiği söyleniyor.
Geçen yıl içinde 'yolsuzlukla mücadelede biraz daha yol alındığı' belirtilip, "ancak" denilerek şu vurgu yapılıyor:
"Mevzuat alanındaki bütün gelişmelere rağmen, yolsuzluklar, ekonominin ve kamu hayatının her alanında ciddi bir sorun olmaya devam etmektedir..."
Yalçınbayır da benzer bir şekilde dün şu çarpıcı örneği veriyor:
"Sümer Oral, Bakanlığı döneminde 'Rüşvet kurumsallaşmıştır' demişti. Bugün bunu kaldırmak için biz ne kadar uğraşıyoruz? 1984'ten beri Milletvekilliğiyle Bağdaşmayan İşlere ilişkin 3069 sayılı yasa var. Bugüne kadar bir milletvekili için uygulanmadı. Son günlerde grubumuza mensup milletvekillerinin karıştığı olay (Enerji operasyonu) ortada, ama yine uygulanamıyor..."
Meclis'teki sempozyumda Prof. Dr. Yavuz Atar'ın, mevcut siyasi sisteme dönük sözleri her şeyi özetlemeye yetiyor:
"Rus ruleti gibi, merminin kimi, ne zaman vuracağı belli olmuyor..."

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Cin şişeden çıkınca...   / 18-02-2005
 Güler: Sorumluluk ve hata bizim...   / 16-02-2005
 Türkmen hakkına sahip çıkmayınca..   / 15-02-2005
 Şeker, balı da acılaştırdı...   / 13-02-2005
 Şekerin tadı kaçıyor...   / 11-02-2005
 Haydi kızlar soyguna!   / 09-02-2005
 Özerklik gidiyor, özellik geliyor...   / 08-02-2005
 KKTC'de Putin şaşkınlığı   / 06-02-2005
 Diplomasi Mısır'da, ekonomi Ankara'da...   / 04-02-2005
 Irak'ta çözümü Anayasa sağlar   / 02-02-2005
MUHARREM SARIKAYA
Seçim ve siyasi etik...
Son 15 yılda iktidara gelen...
YAVUZ DONAT
Genel istek üzerine
Bilkent Otel'e "Şirin ile Baran'ın"...
Avrupa adaletine Türk damgası
İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Türkiye'den sonra Avrupa'da...
Eurovision elçimiz 4 yıl önce elendi mi?
Fransa'da yaşayan Gülseren'in seslendirdiği Rimi Rimi Ley'in çalıntı...
'Sulh Ceza'ya koşun!
'Sulh Ceza'ya koşun!
Yılbaşından itibaren adreslere teslim edilmeye başlanan plakaya...
Öğrenci affına karşı çıkanlar çirkin niyetli
Öğrenci affına karşı çıkanlar çirkin niyetli
Başbakan, "Öğrenci affını farklı anlama çeken çirkin niyetli. Kusura...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu