kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Muharrem Sarikaya @ SABAH
 

Şekerin tadı kaçıyor...

Bakanlar Kurulu aldığı bir kararla Şeker Kurumu'nu ortadan kaldırdı. Bunu yaparken Kurum'a bağlı Şeker Kurulu'nun görevine devamına karar verdi.
Örneklemek gerekirse; Meclis'i ortadan kaldırdı, hükümetin görevine devam kararı aldı.
Aslında alınan karar Şeker Kanunu'na uygun...
Çünkü Kanun, 31 Aralık 2004'te görevi dolan Şeker Kurumu'nun çalışma süresine ilişkin yetkiyi Bakanlar Kurulu'na bırakıyor. Hükümetin kararının gerisinde; mısırdan üretilen nişasta bazlı şekerin daha ucuza mal olması ve dünya şeker üretiminin yüzde 70'ini şeker kamışından sağlayan Brezilya'nın daha ucuza satabilme yetisine sahip olması yatıyor.
Buraya kadar her şey normal ve kanuna uygun gözüküyor.
Ancak, ne zaman ki Şeker Kurumu'nun kaldırıldığını Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Resmi Gazete'den öğrendiğini açıklıyor, iş karışıyor.
Çünkü, hem doğrudan ilgili olarak Sanayi Bakanlığı, hem de DPT ve Hazine, ilgili yerlere gönderdikleri yazılarda Şeker Kurumu'nun görev süresinin uzatılmasını öneriyor.
Gerekçe olarak da Kanun'un "Uluslararası piyasa şartlarının değişmesi halinde Kurumun kaldırılması" hükmünü taşıdığını, şartlar değişmediği için de devamı gerektiğini belirtiyorlar.
Bir de Kurum'un ortadan kaldırılmasıyla şeker kotası denetiminin kimin tarafından yapılacağının belli olmaması gösteriliyor.

Denetim kalktı
Kanun gereği, Türkiye içinde kullanılacak nişasta bazlı şekerin, toplam şeker üretiminin yüzde 15'ini geçmemesi gerekiyor.
Şeker pancarından yılda 2 milyon 345 bin ton şeker üretiliyor.
Ağırlıkla ithal mısırdan üretilen ve kota uygulanan nişasta bazlı şekerden ise toplam 351 bin ton kadar üretilmesine izin veriliyor.
Getirilen kotanın denetimi de 31 Aralık 2004'e kadar Şeker Kurumu tarafından yapılıyordu.
Şeker Kurumu son dönemde yaptığı denetim sonucu getirilen kotayı aştıkları gerekçesiyle, birçok firmaya yüklü miktarda ceza da uygulamıştı.
Şimdi, Kurum kapatıldığı için, kota denetimini ve kesilen cezaların takibini yapacak merci de ortadan kalktı.
Denetim görevinin kimin tarafından yapılacağına ilişkin yasa bulunmadığı için Sanayi Bakanlığı dahi bu görevi üstlenemeyecek durumda.
Görevine devam kararı alınan Kurul'un da denetime ilişkin yetkisi yok.

Mısırdan şeker
Peki, mısırdan elde edilen nişasta bazlı şekerin halk sağlığına bir zararı var mı?
Normalde yok... Ancak, AB ülkeleri mısırın genetik yapısında değişim (GDO) olduğu gerekçesiyle nişasta bazlı şekerin bisküvi, meyve suyu, çikolata, kola gibi ürünlerde kullanılmasına karşı çıkıyor.
Nitekim, Tarım Bakanlığı da Türkiye'ye ithal edilen mısırın büyük miktarının GDO'lu olduğunu açıklamıştı.
Bu nedenle nişasta sütünden üretilen şekere, hem pancar üreticisini korumak hem de ileride ortaya çıkabilecek stratejik sorunları ortadan kaldırmak amacıyla Türkiye'de yüzde 15 olarak uygulanan kotayı, AB ülkeleri yüzde 2 seviyesine çekmiş durumda.
Sorunun çok daha önemli bir başka cephesine gelince..
Kurum'un ortadan kalması sonucu denetim sağlanamayacağından, doktorların şeker hastalarına dahi günde belirli sınırı aşmamasını öğütledikleri, karaciğere zarar veren sentetik şekerin, gıda ürünlerinde kullanılma tehlikesi de belirdi.
Çünkü, bir kilogram sentetik şeker, 400 ton pancardan üretilen şekere eşdeğer geliyor.
Nişasta bazlı şeker kullanımında dahi denetime aldırmayan bazı firmaların, denetim organı ortadan kalktığı için sentetik şekeri rahatlıkla kullanma yönüne gideceğinden kaygı duyuluyor.
Çevresel açıdan etkisi de sıkıntının bir başka boyutu.
Türkiye'nin de altına imza koyduğu Kyoto Sözleşmesi gereği, taraf ülkelerin benzinin içine, çevreye etkisini azaltıcı etil alkol katması gerekiyor.
Etil alkol; bio-etenol olarak patates, şeker kamışı gibi bitkilerden elde edildiği gibi, ağırlıklı olarak pancar kökü ve yaprağından üretiliyor.
Bunlar bir kenara bırakıldığında bile, son dönemde giren kaçak şekerden dolayı devlet ton başına yüzde 35 oranında gümrük vergisi kaybına uğruyor.
Özetle, şekerin tadı kaçıyor...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Haydi kızlar soyguna!   / 09-02-2005
 Özerklik gidiyor, özellik geliyor...   / 08-02-2005
 KKTC'de Putin şaşkınlığı   / 06-02-2005
 Diplomasi Mısır'da, ekonomi Ankara'da...   / 04-02-2005
 Irak'ta çözümü Anayasa sağlar   / 02-02-2005
 Baykal: Tasfiye olmayacak, CHP korunacak   / 01-02-2005
 Lümpen kültür CHP'ye girince...   / 30-01-2005
 CHP'de "ertesi gün" hesabı   / 28-01-2005
 CHP'de siyaset hesabı...   / 26-01-2005
 AB'nin 'CE' oyunu..   / 25-01-2005
MUHARREM SARIKAYA
Şekerin tadı kaçıyor...
Bakanlar Kurulu aldığı bir...
YAVUZ DONAT
Gömleğin düğmeleri
Gömleğin ilk düğmesi yanlış...
O korkunç an zihninden hâlâ silinmedi
Neşe ve Orhan Batıgün çifti, 1993 yılının nisan ayında tanıştı...
İsteyince oluyormuş
Lohusa yatağında kalp ritmi bozulan, on bir kez kalp masajı ve...
6 aylık takipten sonra soruşturma başlatıldı
6 aylık takipten sonra soruşturma başlatıldı
Elektrik Üretim Anonim Şirketi ve BOTAŞ'ta yüz kadar ihaleyi kapsayan...
Öğrenci affı Meclis'e geldi
Öğrenci affı Meclis'e geldi
2000-2001 öğrenim yılından sonra üniversitelerden atılan 677 bin 658...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu