kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
BEN ÇOK İYİ BİR ÂŞIĞIM....   Hıncal Ağabey nasıl bir âşıksınız sorusuna gülerek cevap verdi: Dünyanın sayılı âşıklarından biri olduğumu iddia ederim. Romantik. Şövalye. Benim kız arkadaşım kendi sandalyesini çekmez, kendi sigarasını yakmaz, kendi hesabını ödemez.
İçimdeki adam 25 yaşında
Hıncal anlatıyor ben dinliyorum müthiş bir keyif
Yarın:

Hıncal Ağabey'in gençlik iksiri

Ünlü gazeteci yazar Uluç ilk kez özel yaşamını paylaştı: Aynadaki adama göre ben 40 yaş gencim.

Bana bir şeyler olduğu doğru. Artık biraz ortaya çıkıyorum. Önceki arkadaşım benimle gözükmek konusunda çok huzursuzdu.

Benim kız arkadaşım sandalyesini çekmez, mantosunu kendi giymez, hesabı ödemez.

Mükemmel âşıklar karşıdan bir şey beklemez. Beklediğin an o ticarete dönüşür.


İçimdeki adam 25 yaşında

Hıncal Uluç son günlerdeki değişimini anlattı: "Eski arkadaşım beraber gözükmek istemiyordu, 6 yıl biz de ortalarda yoktuk. Geçen sene aralık ayından beri dışarıya çıkmaya başladım, keyfim yerinde artık".

Hayatımda hiçbir kadına, asla sarkıntılık etmedim
Hıncal Ağabey köşesinde bu aralar sıkça "Bir şeyler oluyor bana" diye yazıyor. Fark ettiniz mi? Gittiği barlardan diskolardan bahsediyor. Ne var bunda demeyin, Hıncal ağabey öyle geç vakitlere kadar dışarıda kalmaz. Çok gezer ama geceleri değil. Ya tiyatro, sinema yazılarına ne demeli? Eleştiriler bile daha güler yüzlü. Bir sabah gazetenin kapısında karşılaştım. Öyle bir "Günaydın" dedi ki şaşırırsınız. Girdi koluma. Sohbete başladık. Oradan buradan, hayattan. Asansör benim katıma hiç gelmesin istedim. Gelince de inmedim zaten, ona odasına kadar eşlik ettim. "Siz de bir şeyler var" dediğimde gülümseyerek cevap verdi. "Aman efendim, o sizden aldığım elektrikten." Hayır olmadı, ben bunu yemedim. Bir şeyler oluyor. Eminim. İki gün sonra bir gece vakti keşfettim neler olduğunu. Bir barda rastladım bu sefer Hıncal Ağabey'e. Yanında da güzel mi güzel bir kız. Bacak boyu benim boyum kadar. İsmi Ece Gürsel'miş. Hani Hıncal'ın Yeri'nde sık sık ismini okuduğumuz Ece bu Ece'ymiş meğer. Biraz sohbet ettik. Gecenin ilerleyen vakitlerine doğru şampanya kadehlerimizi tokuşturduk. Nasıl merak ettim anlatamam. Kimdir bukız? Ne zamandır Hıncal Uluç ile geziyor, yemeklere gidiyor? Nasıl tanışmışlar? Hıncal Ağabey'i böylesine mutlu eden, çok daha sıcak kahkahalar atmasını sağlayan, geceleri sabaha kadar gezdiren 21 yaşındaki bu güzelin sırrı nedir? Sebep sadece gençlik ya da güzellik olmamalı.

SAKLANIYORDUK

Ertesi sabah soluğu Hıncal Ağabey'in ofisinde aldım. Kolay mı onu röportaja ikna etmek? Hiç değil. Hele hele konu özel hayatıysa. Mümkün değil. Örneği yok. Bir gün sonra yine aynı saatte kapısındaydım. Yine gülümseyerek karşıladı beni. Başladı anlatmaya. Nasıl keyifli olduğunu, nasıl gezdiğini nasıl kıyafetine özen gösterdiğini... "Tamam işte " dedim "Ben de bunları yazmak istiyorum. Özel detaylarınızı değil sizi hayata böylesine bağlayan, 'bende bir şeyler oluyor' yazılarını yazdıran gece gezmelerinizin başrol oyuncusu Ece'yi yazmak istiyorum." Aslında sadece Ece değildi merak ettiğim. Hıncal Uluç nasıl bir aşıktır? Romantik midir? Seks onun için ne ifade eder? Niye boşandı? Tekrar evlenmeyi düşünmedi mi? Bütün bunları birbiri ardında makineli tüfek gibi anlatırken bir ara "Olur" cümlesini duydum. Sustum. Olur mu dedi? Gerçekten mi? Yok canım rüya görmüş olmalıyım. Gözümün içine baktı"Tamam" dedi "Olur". Röportajı Fenerbahçe-Samsun maçı öncesi evinde yaptık. (Ayağım ona uğurlu kendi takımıma uğursuz geldi maalesef berabere kaldık) Maç bittikten sonra Ece elbisesini giydi, fotoğraflar çekildi. Sonra ver elini Beyoğlu. "Ben de geliyorum" dedim. "Şöyle sizinle bir gezmem lazım işin sırrını tam anlamam için." Her girdiğimiz mekanda gözler Hıncal Ağabey'e çevrildi, ardından 1.83'lük Ece'ye. Nasıl keyifli bir geceydi. Geceyi tabii ki anlatacağım ama önce röportaj.

Neler oluyor size? Neler oluyor?
Böyle bir şarkı vardı değil mi? (Yani o şarkı bu durumun tam tersi dedim kendi kendime. Yüzümü buruşturduğumu görünce Hıncal Ağabey önce güldü sonra başladı anlatmaya.)
Efendim, biraz ortaya çıkıyoruz. Yani bu ortaya çıkmama hiçbir zaman benim tercihim değildi ama önceki arkadaşım huzursuzdu.

Neden huzursuzdu?
Benimle gözükmek istemiyordu. Ben de ona karşı saygılı olduğum için çok gezmiyordum. Bir şeyi beraber yapmayınca, kalkıp tek başına gezmenin alemi nedir?

Bu içe kapanıklık dönemi, yani eski ilişki ne kadar sürdü?
Altı yıl. Erken saatlerde görünmeye döndürdük işi. Tiyatrolara gidebiliyorsun neticede. Erkek arkadaşlarınla gidebildiğin yerler var ama bir de kızÖnce yemeğe gidildi beraberce, sonra bara. Hıncal Ağabey dediği gibi, son derece centilmen, titiz ve kibar.arkadaşınla olmak istediğin yerler. Oralarda yoktuk tabii. Geçen sene aralık ayından beri ortalığa çıkmaya başladık.

Nasıl oldu bu?
İşte, beraber gezecek birilerini bulunca çıkıyorsun ortaya.(gülüyor)

İnsan sadece beraber gezecek birini buldu diye böyle mutlu gözükmez. Sizi neşeli ve mutlu görüyorum ben.
O iyi bir şey tabii. Böyle hissediyorsan iyi. Altı yıllık ilişkisini bitiren bir adam böyle iyi gözükebiliyorsa, o iyi bir şey gerçekten.

Siz ilişkilerinizi nasıl yaşarsınız? Dolu dolu mu geçer, yoksa......
Dolu dolu yaşanmasa bu kadar uzun sürer miydi? Benim yanımda çok kadın görürler ama bütün bu kadınların etrafımda olması hayatımda olması anlamına gelmez ki. Benim hayatımdakilerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez.

Ne tarz kadınlardan hoşlanırsınız? Kimler yanınızda gezebilir?
Hoşlandığım herkesle gezerim ben. Hoşlanmak ayrı bir şey hayatın içine almak ayrı. Zaten ben hayatım boyunca hoşlanmadığım bir kadınla ilişkiye girmedim. Hiçbir türlü ilişkiye... Öyle bir şeyim var benim. Örneğin senden hoşlanmasam seninle asla bu röportajı yapmazdım. Yani düşün artık buraya varıncaya kadar... Benim için hoşlanma önemlidir. Ondan sonra ne olacağı duruma bağlı.

İLK ADIMI ATARIM
İlkadımı siz mi atarsınız?
Ben bir adım atarım. Çok kibar, şövalye bir adım. Yani anlamak isteyen anlar onun bir adım olduğunu. Öyle langırt diye konuya girmem. O adımı atarım ve beklerim. Benzer adım gelirse ikinci benden.

Ya karşı taraf adımı anlayamazsa? Olabilir yani...
Yakalayamazsa geçmiş olsun. O ilişki başlamadan biter.

Nedir o adım peki?
(Elini uzatıyor) Koy bak elini. Diyelim benim elim senin eline şöyle değerse (çok hafif dokunuyor) ve sen o anda elini çekersen benim elim senin eline bir daha uzanmaz. Kesinlikle uzanmaz.

İyi de bu adım değil ki. İnsan gerçekten de algılayamayabilir bunu.
O zaman biter işte.

Böyle başlamadan biten ilişkileriniz oldu mu?
Çok. Yani bir çok kadın arkadaşım, şu anda evli ve mutlu anneler, acaba niye olmadı diye bana yıllar sonra sormuşlardır. "Biz senin gözüne o kadar baktık, ettik, sen arkasını neden getirmedin?" diye... Hayatımda en nefret ettiğim şey birilerine ısrarcı davranmaktır. Geçenlerde Engin Ardıç hakkımda "Hıncal bu yaştan sonra genç kızlara sarkıyor" diye yazmış. Değil bu yaşta ben genç yaşımda, üniversitedeyken bile hiçkimseye sarkmadım. Benim için istenmediği yerde olmaktan kötü bir şey yoktur. Hıncal niye yok desinler ama niye var demesinler. Buna çok dikkat ettim, çok özendim. Yani düşünebiliyor musun bir insanı istemediği bir ilişkiye zorlamak, ne korkunç bir şey.

Engin Ardıç sizin sarkıntılık ettiğiniz yazıyor, aseksüel, homoseksüel olduğunuza dair dedikodular çıkarıyorlar. Peki niye özellikle özel hayatınıza dair bu kadar söylenti var?
Ben bunları konuşmuyorum da ondan. Bugüne kadar hiçbir gazeteci benimle özel yaşamımı konuşmaya muvaffak olamadı. Benim özel yaşamımla ilgili tek bir şeyim vardır o da resmi karımdır. Resmi olursa yazarım ama onu da ben yazarım.

Erkekler sizi kıskandıkları için böyle dedikodular üretiyor alabilirler mi peki?
Tabii, olabilir (gülüyor) ben de birini böyle devamlı güzel kadınların arasında görsem kıskanırdım.

Peki arkadaşlarınız size takılmıyor mu "Hadi Hıncal iyisin etrafında bir sürü kadın" diye...
Hayır. Arkadaşlarım beni gayet yakından bilir, ne olduğumu bilirler. Hatta o arkadaş muhitim benim yaşamam gereken hayatın gerisinde yaşadığımı da bilir. Benim böyle tek eşli yaşama seçimimi anlamazlar, o ayrı. Hatta tek eşli olmamı bile pek iyi karşılamazlar.

1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 ABD ile ilişkilerimiz gelenekseldir
 PKK için adım atarsanız anti-Amerikanizm azalır
 Çöp'ünü alıp gitti
 İstanbul'da beklenen kar bir geldi pir geldi
 Endonezya'daki 'misyonerler' meselesi
 Evlerini geri istiyorlar
 Kurul'da insan hakları 'depremi'
 Mega kampus yolda
 Sadıkoğlu 2 gün içinde bırakılıyor
 Eskimolar ABD'ye küresel ısınma davası açıyor
 Küçükhanım içki içmenizi yasakladı
 Depremden kurtulan çifti 'soğuk' ayırdı!
 500 tren istasyonu özelleşiyor
ERDAL ŞAFAK
Ateş dansı
Farkında mısınız; Başbakan...
ÖMER LÜTFİ METE
'Küçük Amerika'ya özel haberler
ABD Dışişleri Bakanı...
UMUR TALU
İşin tercümesi
ABD'li yetkililer "buradaki"...
ERGUN BABAHAN
SABAH'la Günaydın
SABAH Ailesi, takım ruhu içinde...
MEHMET ALTAN
Nedir bu sessizlik?
"Murat Aslan isimli şahıs, Yenişehir...
Abakaba Acehliler
Erdoğan'ın Asya'yı vuran felaketin ardından başlattığı gezisinde ilk...
Silah bırakana 100 dolar maaş
ABD Dışişleri Bakanı Rice, İsrail ve Filistin liderleriyle görüşecek.
Doğanın çalımı
Doğanın çalımı
Zorlu doğa şartları ve hakem.. Bu ortamda futbol oynamaya çalışan iki...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu