İşin tercümesi
ABD'li yetkililer "buradaki" kimilerine neyse ki tercüman oluyor da, ne ne imiş, neden öyle imiş, ne olmuş, ne olurmuş daha iyi anlaşılıyor. Misal.. ABD Dışişleri Sözcüsü diyor ki, "Birinci Körfez Savaşı'ndan sonra Türkiye sayesinde Kuzey Irak'ta özerkliğin oluşması mümkün oldu." Yani, bugün "kurulması"ndan çok korkulan "Kürt devleti" fiilen o zaman oluştu... Bugün "kırmızı çizgi" mi, "pembe çizgi" mi yoksa çizgisizlik mi olduğu müphem olan "Kerkük meselesi"nin temeli o sayede atıldı. Yani, "yemek pişirilirken" Türkiye de ocağa odun taşıdı. "O yüzden" diyor; "Türkiye'yi hoş gördük". Ne için? "Kırmızı çizgiler"i kaynatmak üzere ocağa odun taşırken, Türkiye'ye "kaçak yakıt" taşınmasına.
Böyle işte. Türkiye, Irak'a ambargo uygulanırken, İncirlik'ten kalkan uçaklar kah keşif, kah ateş yağdırırken, sözde kırmızı çizgilerini "Çekiç güç" vasıtasıyla ABD'lilere fiilen sildirirken, "ucuz kaçak yakıt"la beslenmiş. Şimdi, siz vatandaşsınız. Şu son 10-15 küsur yılda, "Kuzey Irak'ta Kürt özerkliğine göz yummak karşılığında ve ABD'nin bu yüzden lütfettiği hoşgörüsü sayesinde, kaçak giren ucuz Irak yakıtı" vesilesiyle... Benzininizin, mazotunuzun, gazınızın vesaire ucuzladığına hiç şahit oldunuz mu? Olsa olsa, Türkiye'nin normal yollardan akaryakıt ithalatı biraz bu yolla karşılanmış, resmi yollardan biraz daha az döviz çıkmıştır. Bir de... Bu nakliyat sayesinde biraz para kazanan birkaç kamyoncunun dışında, birilerinin "ucuz kaçak yakıt"ı, normal, vergili piyasa fiyatlarından satma... Ve aradaki rantı cebe atma imkanı olmuştur. Merak etmez misiniz; bunlar kimler, hangi yerli, yabancı şirketler diye. Kırmızı çizgiler kemirilirken, rantı kimler lüpletmiştir, diye.
Öteki "tercüman", ABD Savunma Bakanı Rumsfeld. "Burada" 1 Mart tezkeresinin geçmemesine hala oflayıp puflayanlara "tercüman" oluyor. Onun tezkereden anladığı, Türkiye'ye on binlerce ABD askerinin sokuşturulup oradan da Kuzey Irak'tan "işgal"e katılmaları. "Türkiye'nin kırmızı çizgiler"i filan umurunda değil; yakındığı, Kuzey Irak'tan giremedikleri için "yetersiz Sünni direnişçi öldürebildikleri." "Buradakiler" de hayıflanacaksa hala, açık açık buna hayıflansınlar artık. "Şef" öyle diyo! Nasıl, genellikle "Şefin ağzıyla" konuşuyor, yazıyorlarsa... Aynen öyle devam etsinler; "tezkerenin reddi" yüzünden "yetersiz Sünni direnişçi öldürülebildiği" için üzülsünler, dövünsünler, suçlasınlar, ağlasınlar! Türkçe yahut İngilizce!
Özet şu: Irak'a ilk saldırı sonrasında 10 küsur yıl boyunca ABD sizin sayenizde özerk bir Kürt devletini şekillendiriyor. Karşılığında, ülkenizde kimi ceplere rant bırakan kaçak yakıta göz yumuyor. 10 küsur yıl sonra, sadece işgali kolaylaştırmadığınız için size veryansın ediyor; siz "kırmızı çizgi, Kürt devleti, Kerkük" diye homurdanıyorsunuz. Bir de şu mümkün: Kendi ülkenizde, tüm vatandaşlarınız için adalet duygusunu tesis etmek. Öldürülen bir çocuğun davası yahut bir 10 yıl sonra bulunan kemikleri aydınlatmak gibi.
|