Bakan Şener, 15.6 milyar dolara çıkan cari açığın risk taşımadığını söyledi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, 2004 yılında cari açığın 15.6 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini hatırlatırken, ''tereddüte düşecek herhangi bir şey yok. Bu cari açığı, risk olarak algılamamak lazım. Bu açığın finansmanında da bir sorun yok, bu açık finanse edilmektedir'' dedi.
Bakan Şener, 2004 yılı cari açığına ''düşük bir cari açıktır'' diyemeyeceklerini, bu rakamın önemli bir rakam olduğunu söylerken, şöyle konuştu:
''Bu rakam, 2004 tahmininin üzerindedir ve tahmin de bir kaç kez revize edilmiştir. Bu rakamlara rağmen bir miktar fazla çıktığını düşünecek olursak, bunun dikkatle takip edilmesi gerekli ama bir ülkede cari açık (var mı-yok mu) sadece cari açığın oluşma düzeyine bakarak hesap yapmak, sonuca ulaşmaya çalışmak doğru değil.''
Bazı AB ülkelerinin, yıllardır Türkiye ile kıyaslanmayacak derece cari açıklarla bugüne kadar geldiklerine işaret eden Bakan Şener, ''komşumuz Yunanistan'ın cari açığı, 10 senedir bizden daha yüksek. Kimse oralarda (cari açık var ekonomi riskte) diye algılamaz. Aynı şekilde bizdeki bu çari açığı da, risk olarak algılamamak lazım. Bu açık zaten finanse edildiği için döviz fiyatları da belli bir düzeyde seyrediyor'' şeklinde konuştu.
MORTGAGE SİSTEMİ
Başbakan Yardımcısı, Mortgage olarak bilinen Uzun vadeli konut kredisi sistemine ilişkin olarak da, şu anda kamuoyuna açıklanan bazı kredilendirme sistemlerini görerek, halkın Mortgage sisteminin devreye girdiğini düşünmemesini istedi.
Bunun tamamen bankacılık sistemi bünyesinde oluşmuş bir kredi mekanizması olduğunu, Mortgage sistemine dayalı bir kredilendirme olmayacağını belirten Bakan Şener, ''şu anda yapılanlar, Mortgage sistemi ile hiç bir bağlantısı olmayan, bankacılık sistemi içinde yapılan kredilendirmelerdir'' dedi.
Bakan Şener, Mortgage sisteminde taslak çalışma yapıldığını, yaptıkları son değerlendirmede, özellikle bankacılık sektörü ve borca aracı kuruluşlarının ilave görüşlerine ihtiyaç duyduklarını ifade ederken, bu kurumların da bugünlerde görüşleri de ileteceğini, ondan sonra konuyu tamamlamaya çalışacaklarını kaydetti. Şener, ''Bu sistemin, bu yılın sonuna kadar devreye girebileceğini düşünüyorum'' dedi.
TELSİM'İN SATIŞI
Telsim ve Star grubuna ait kuruluşların satışına dönük çalışmalara ilişkin soruyu da yanıtlayan Şener, Meclis'teki Kanun teklifi yasalaştığında, TMSF tarafından bu kuruluşların hemen satışının yapılacağını söyledi.
Müşterinin çok olduğunu da belirten Bakan Şener, ''TMSF'deki medya kuruluşlarına talep çok yoğun. Hem yerli hem de yabancı sermaye tarafından yoğun beklenti var, ihaleye çıkıldığında iyi fiyat verileceğini düşünüyorum'' şeklinde konuştu.
MÜZAKEREYE DÖNÜK ORGANİZASYON
Bakan Şener, AB sürecinde müzakereyi gerçekleştirecek yapılanma konusunda da görüşlerini şöyle aktardı: ''Konu Bakanlar Kurulu'nda ele alındı ama belirlenmiş değil. Burada önemli olan, müzakere sürecinde Türkiye'nin çıkarlarını en uygun şekilde sürdürmektir. Bunun için iyi bir organizasyon yapısı lazım ve bunun içinde de donanımlı kurumların yer alması gerekiyor. Bu açıdan bakılırsa müzakere süreci, ekonomik konuların da sürdürüleceği zemindir. Bunda mutlaka DPT'nin ağırlıklı şekilde yer alması lazım ve zannediyorum yer alacaktır.''