|
|
|
|
|
Ceketli ama zarafet yok
|
|
CHP Kurultayı'ndan ders: Ceketli kravatlıyız ama hâlâ barbar kavimler gibi davranıyoruz.
Zarafet olmadan demokrasi olur mu?
Ceketli kravatlı barbar kavimler gibi davranıyoruz. İstediğimiz olmadığı zaman şiddet butonuna basıyoruz. Silah taşıyan demokrasi savunucularıyla da bu iş buraya kadar.
İnsan her türlü ortama alışabilen yegane yaratık. Ben de kendi payıma düşeni aldım ve bu kurultayın gerçekleştiği salonda tek parça kalmayı başardım. Aslında beynime yaptığım ufak bir manipülasyonla tipik bir Süper Lig maçındaymışım gibi oldum ve gelişmeleri daha bildiğim bir ortamda izledim. Saha ve seyirci avantajının tamamen Baykal'ın lehinde olduğunu gördük. Maraton tribünlerindeki taraftarlar bir gece önceden yerlerini almışlardı. " İnadına Baykal, inadına sol" bu maçın yeni bestesi olarak hafızalarımıza yerleşti. Sarıgül, tipik bir Anadolu takımı hüviyetiyle sahaya çıktı. İstanbul deplasmanından puan ve puanlar için gelmiş olduğunu söylemese de girişim bendenizde bu şekilde mütalaa etti. Ancak salonun dışında çok ciddi bir Sarıgül taraftarının da olduğunu belirtmekte fayda var. Böyle giderse gelecek kurultay, büyük olasılıkla Sayın Baykal'ın evinde olur.
KURULTAYLAR EFENDİSİ Bu kadar ezaya, bu kadar cefaya gerek yok. Tüzük ve yönetmeliklerle uğraşmanın da gereği yok. Madem bir tek Baykal konuşacak, ne gerek var can sıkıcı ayrıntılarla uğraşmaya. Baykal'ın iyi bir hatip olduğu tartışılmaz ama üç saat süren konuşması bir insanlık suçuydu. Kurultayı televizyonları başından izleyenler sıkılmamış olabilirler ama havada sandalyelerin uçuştuğu, ısının bin dereceye, havasızlığın maksimuma vurduğu bir ortamda "ne insafsız bir hatipmişsin sen" dediğimi hatırlıyorum. Bir de ses tesisatının zayıf olması muhtemelen etkili bir konuşmayı kuru gürültüye çevirdi. Deniz Baykal salona geldiğinde delegelerin oturduğu bölümü kesmeye başladım. Büyük bir çoğunluk coşku dolu alkışlarla karşıladı parti genel başkanını. Bu ne demektir? Bu kurultayların efendisi Deniz Baykal'ın galibiyete yakın olması demektir. Divan başkanlığına Şinasi Ökten'in seçilmesi de bir önceki cümlede yapılan iddianın sağlaması anlamına gelir. Siyaset ahkamına da girdim ya korkun benden
KAVGA ARAYANLAR Neden zarafet yoksunu bir toplum olduğumuzu anlamış değilim. Hala ceketli kravatlı barbar kavimler gibi davranıyoruz. İstediğimiz olmadığı zaman hemen şiddet butonuna basıyoruz. Silah taşıyan demokrasi savunucuları vardı etrafta. Mevzu çıksın da birilerine girelim bakışlı adamlarla göz göze geldim. Bu kurultayı kazanmanın anlamı ne? Buradaki zihniyet kimin yaşam kalitesine bir katkı sağlayabilir ki? Haber değeri taşıyan bir tiyatro gösterisinden daha fazlasını gördüğümü söyleyemeyeceğim. Ve sonuç ne olursa olsun bu kurultaydan demokrasi çıkmaz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|