|
|
Eğitimde çifte standart
Ülkemizde eğitimi yönlendirmeyönetme üzere bir bakanlık, 'Milli Eğitim Bakanlığı' olduğu halde bir çok okul, kurum, dershane ve kurs başka bakanlıklara ve genel müdürlüklere bağlı olarak eğitim vermektedir. Özellikle engelliler için açılan özel kurslar.. Oysa amacı eğitim olan tüm kurumların tek amaç, tek sistem ve belli bir program doğrultusunda eğitim verebilmesi için aynı elden yönetilmesi daha uygun olmaz mı? Bunun yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığı, resmi okul ve kurumlara atanacak yönetici ve öğretmenler için çeşitli normlar ve meslekte yükselme yönetmeliği çıkarmıştır. Mesela 'C' sınıfı kabul edilen en küçük eğitim kurumunda müdür olabilmek için en az beş yıl başarılı öğretmenlik, iki yıl müdür yardımcılığı yaptıktan sonra bakanlıkça açılan Yönetici Seçme Sınavı'nda 80 ve daha yukarı puan almak gerekmektedir. Daha üst yöneticiliğe atanabilmek için alt yöneticiliklerde belli süre çalışma şartları getirilmiştir. Oysa özel okullar, dershaneler, çeşitli kurslarda, öğrenci etüt merkezlerinde yönetici olabilmek için yüksek okul mezunu olmak ve iki yıl öğretmenlik yapmak yeterli görülmektedir. Öğrencilerin eğitiminde en az resmi okullar kadar etkin olan bu kurumları yönetmekten daha mı kolay kabul edilmekte, yoksa bakanlık 'Bunlar nasılsa özel, ne yaparsa yapsınlar mı?' demektedir? Resmi okullara gösterilen hassasiyetin özel okullar, çeşitli kurslar ve etüt merkezlerine de gösterilmesi gerekmez mi? Emin ÜNAL (Emekli ilköğretim müfettişi) / SAKARYA
|