|
|
|
|
'Kıbrıs'ı gözden çıkarmaya kimsenin hakkı yok'
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hiçkimsenin AB üyeliği için KKTC'yi gözden çıkarmaya hakkı olmadığını bildirerek, Hükümet'e ''Millet sizi gözden çıkarır ama, Kıbrıs'ı gözden çıkarmaz'' dedi..
Baykal, 2005 Mali Yılı Bütçesi üzerinde TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, 17 Aralık kararları ve sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
17 Aralık'tan bugüne kadar geçen sürede kararlar için ''Zafer'' demenin mümkün olmadığının ortaya çıktığını ifade eden Baykal, bu kararın Türkiye'nin Çankaya Zirvesi'nde alınan kararlar dikkate alındığında kabul edilemeyeceğinin açık olduğunu söyledi.
''Kalıcı kısıtlamalar yok'' derken Dışişleri Bakanlığı'nın ''Kalıcı kısıtlamaların kaldırılması için nota verdiğinin'' ortaya çıktığını ifade eden Baykal, ''Bu nota AB'ye değil, kalıcı kısıtlamalar olmadığını düşünen Türk Hükümeti'ne verilmiştir'' dedi.
Baykal, 17 Aralık kararlarının zaaflarının ortada olduğunu kaydederek, ''Kendi kendimizi avutmanın bir anlamı yoktur. O zaaflar oraya tesadüfen de girmiş değildir. Bizim kararlar karşısında heyecan ifade etmemiz, sadece gerçeklerden kopuk olduğumuz anlamına gelmez, yanlışları düzeltme yolunda vereceğimiz mücadeleye de zarar vermektedir'' diye konuştu. Kısıtlamaların Türk vatandaşlarının 25 yıl sonra bile vize almadan Avrupa ülkelerine giremeyeceği anlamına geldiğini bildiren Baykal, bunu kabul etmenin mümkün olmadığını söyledi.
'KIBRIS AÇMAZI'
Konuşmasında Kıbrıs konusundaki gelişmelere de değinen Baykal, Türkiye'nin bu konuda bir açmazla karşı karşıya olduğunu ifade etti.
Kıbrıs konusunun 3 Ekim'e kadar çözüme kavuşturulmasının en iyi senaryo olduğunu belirten Baykal, aksi durumda Kıbrıs Rum Yönetimi'nin fiilen de olsa tanınacağını bildirdi. ''Bu tanıma değildir'' açıklamalarının ''Türkiye'nin kendi kendisini kandırması'' anlamına geleceğini ifade eden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kıbrıs Rum Yönetimi'ni Türkiye kabul ettiği anda KKTC'ye çok ciddi zarar verir. Bu, Türkiye'nin limanlarını, havaalanlarını Kıbrıs Rum Yönetimi'nin kullanması anlamına gelir, Kıbrıs Rum Yönetimi'nin KKTC'nin varlığını kabul etmesi anlamına da hiç gelmez. Ortaya çıkacak dengesizlik Kıbrıs sorununu çözümünde ciddi engeller ortaya koyar. Böyle bir durumdan sonra Rumların AB Ortaklık Konseyi'ne yeni talepler getirmesi mümkündür.''
Baykal, 40 yıldan bu yana hiçbir hükümetin Kıbrıs Rum Yönetimi'ni Kıbrıs Cumhuriyeti olarak tanımadığını belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Türkiye'nin AB üyeliğini kuzey güney çatışmasına feda edemeyiz'' sözlerini ''Talihsiz bir açıklama'' olarak nitelendirdi.
Türkiye'nin Kıbrıs'ta ''Güney-Kuzey arasındaki mücadelenin seyircisi değil, tarafı olduğunu'' kaydeden Baykal, şunları söyledi: ''Türkiye'nin Londra ve Zürih anlaşmaları ile sahip olduğu haklar ve üstlendiği görevler vardır. AB üyeliği uğruna bunları hiçe sayamayız. AB'nin üyelik verme karşılığında bize bu konulardan vazgeçmemizi talep etme hakkını da AB'ye veremeyiz. Hiçbir Türk Hükümeti'nin, millete mal olmuş bir davayı feda etmeye hakkı yoktur. Kıbrıs'ı gözden çıkarmaya kimsenin hakkı yoktur. Buna biz de izin vermeyiz, millet de izin vermez. Millet sizi gözden çıkarır ama Kıbrıs'ı gözden çıkarmaz. Unutmayın anavatanın çocukları Kıbrıslı Türkleri korumak için canlarını verdiler. Bizim Kıbrıslı Türklere ve orada yatan şehitlere namus sözümüz vardır. Biz CHP'liler olarak Kıbrıs davasına sonuna kadar sahip çıkmaya devam edeceğiz. Tanınması gereken Kıbrıs Rum Yönetimi değil, hakkı elinden alınan barışçı KKTC'dir.''
Baykal, Kıbrıs sorununun bu noktaya gelmesinde yabancı devletlerin de sorumluluğu olduğunu belirterek, bu nedenle onların çözüme yönelik yeni bir tabloyu ortaya koymaları gerektiğini bildirdi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|