|
 |
 |
 |
|
| Ülke için başarmak en büyük siyasettir
|
|
Atasay Kuyumculuk'un sahibi Cihan Kamer "Niye siyasete girmiyorsunuz?" sorusuna gülerek cevap veriyor: Bence herkes iyi yaptığı işi yapmalı. 2010 yılında çok önemli bir yerde olacağız, inanın. Eğer Atasay'ı dünyanın her yerinde tanınan bir Türk markası haline getirirsem bundan iyi siyaset olur mu?.
Atasay Kuyumculuk'un sahibi Cihan Kamer ile söyleşimizin dün yayınlanan bölümünde Atasay'ın kuruluş öyküsünü konuşmuştuk. Cihan Kamer bugüne kadar hiç devletle çalışmamış. Bankalardan kredi almamış teşviklerden yararlanmamış. Kamer'e göre eğer bir işte birinciliği hedeflemiyorsanız ikinciliği, dolayısıyla birinin taklidi olmayı kabul etmişsiniz demektir. Dünyada Louis Vuitton'un büyüme öyküsünü ibret verici bulduğunu söyleyen Kamer "Eğer günün birinde benim dükkanımın önünde de Japonlar kuyruk olursa tamam oldu bu iş diyeceğim" diye ekliyor. Belki de o yüzden ilk dükkan Tokyo'ya açılacak.
Atasay'ı siz devraldıktan sonra bir reklam atağına geçtiniz. Bu da markalaşmanın bir süreci mi?
-Öyle de denilebilir. Hayatımda hep gemileri yakarak hareket etmişimdir. Çok net ve radikal bir kararla Atasay markasını her yere vermemeye başladım. Sadece bizim dükkanlarımızda olsun istedim. Dükkanlarımızı açtık. Gerçekten de bir süre sonra Türkiye'nin en fazla satan kuruluşu olduk. Atasay'ı sektörel bazda dünya tanıyor ama marka olarak daha tanınmıyoruz. Örneğin Cartier dediğinizde Fransa, Versace dediğinizde İtalya geliyorsa Atasay kelimesiyle de Türkiye anılsın istiyorum.
ABD'YE MAL YETİŞTİREMİYORUZ
Nasıl bir hedef var aklınızda?
-2010 yılında çok önemli bir noktaya gelmeyi hedefliyoruz. Şu anda Amerika'nın en önemli satış kanallarından bir tanesine mal yetiştiremez haldeyiz. Bu satış kanalı 40 milyon aileye ulaşıyor. Dolayısıyla bizim hedefimiz gerçekten de çok büyük. Amerika'da iki tane ofisimiz var. Dubai ve Meksika'da da ofislerimiz var. Amacım dünyanın bütün havaalanlarında Atasay mağazası açabilmek. Eskiden İtalya'ya gidip onların ürünlerini taklit ediyorduk artık o noktada değiliz. Dünya lideri İtalya'yı yakında Türkiye olarak geçeceğiz, inanın çok az kaldı.
Altından başka enerji işine de girdiğinizi duydum doğru mu?
-Doğru enerji işine de girdim. Santraller için müracaatlarımız var. 10-12 tane ama küçük çapta hidroelektrik santraller bunlar. Şimdi niye enerji işi diye düşünüyorsunuz değil mi? Ben siz sormadan cevap vereyim Dubai'nin gelişimini gördükten sonra sadece enerji işi değil inşaat işine de girmeyi düşünüyorum. İddia ediyorum Türkiye'nin en büyük inşaat şirketini kuracağım, samimi söylüyorum. Geçenlerde Türkmenistan'a gittim. Orada bile öyle bir cennet oluşturmuşlar ki... Dünya projeleri niye Türkiye'de yapılmıyor? İşte ben onları ülkeme yapmak istiyorum. İkincisi ben enerjinin sıkıntısını çok çektim. Ben 10 cent'e enerji kullanırken başkaları niye yurtdışında aynı enerjiyi 2 cent'e kullansın? Türkiye buna mahkum olmamalı. Kendi kaynaklarıyla enerji üretebilmeli ve devlet bu işten tamamen çekilmeli.
Siz devletle hiçbir iş yapmamışsınız. Teşvik almamışsınız hatta bankalardan kredi bile kullanmamışsınız.
-Almadım ve kullanmadım. Bu demek değildir ki kredi kullananları kınıyorum hayır asla öyle bir şey yok. Ama şunu da unutmamak lazım ki bankalardan kredi kullanan insanların bir çoğu bankaların durumu yüzünden batmak zorunda kaldı. Dedemin iki tane vasiyeti vardı, birincisi bankalarla çok iş yapmayın derdi. İkincisi de "Adam adamsa ne gerek var senede, adam adam değilse ne gerek var sene de" derdi. Dolayısıyla yaptığımız işlerde kişilerin yapısını karakterini iyi ölçmek lazım diye düşünüyorum.
HİÇBİR ZAMAN LANET OKUMAM
Siz hiç kazık yemediniz mi peki?
-Bir keresinde karşıda bir ev almıştım Kastelli'den ev hala bitmedi. Ofisine tapumu ver diye gittim. Arkasındaki duvarda şöyle yazıyordu "Tecrübe yediğiniz kazıkların bileşkesidir". (Kahkahalar) Zaman zaman kazık yediğim de oldu. Her zaman Rabbim'e sığındım. Hiçbir zaman lanet okumadım, hep havale ettim.
Tayyip Erdoğan'ın çok yakın arkadaşısınız. Hiç siyasete atılmayı düşünmediniz mi?
-Belediye döneminden beri tanışırız. İnsanların yapabilecekleri başarılı olabilecekleri noktalarda ülkeye faydalı olacaklarını düşünüyorum. Eğer dediğim gibi Atasay'ı bir dünya markası haline getirirsem zaten ülkeye bir hizmet vermiş olurum, en büyük siyaset değil midir bu sizce?
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
