| |
Suçlanan dekoratör 'Alo Savaş Abi!' deyip aradı...
Sinema yangınıyla ilgili suçlanan dekoratör Bahattin Demirkol' a hem bu olayla hem de daha önce çalıştığı setlerde meydana gelen olaylarla ilgili suçlamaları sıralayıp yanıt beklediğimi yazmıştım. Dün beni aradı ve her sorunun yanıtını bakın nasıl verdi: - Onca insanın ölümden döndüğü yangının neredeyse tek sorumlusu görülüyorsunuz. Peki ne diyorsunuz bu salvo atışa Sayın Demirkol? - Bakın ben Türkiye'de en büyük otellerin, tatil köylerinin içine su parkları kurmuş bir uzmanım. Ayrıca sinema ve TV filmleri için yaptığım çalışmaların sayısını unuttum. Benim yaptığım hiçbir su parkında o sözünü ettiğiniz ölüm olayı olmadı. - G.O.R.A.'nın setinde de yangın çıkmış. Siz o filmin sanat yönetmeniydiniz nasıl oldu o? - G.O.R.A.'da set yanmadı tabii ki. 12 bin metrekare set yaptım ve arada bir ufak kubbe yandı. Hemen söndürdük. Çok olağan şeylerdir bunlar setlerde. Önemli olan hemen söndürmek zararı büyütmemektir.
Sunta kullanmadım ki!.. - Gülben'in olayında kafasına dekor parçası düşmesi de ne demek ki? - Gidin Gülben Hanım'a sorun. Topkapı Sarayı dekoru tasarlamış, Hürrem Sultan çekiyorduk. Tek parça sunta yoktu ki kafasına düşsün. Yine straforlar, yine mumlar, şamdanlar vardı. Osmanlı elektrik kullanmadığı için ampul yakacak halimiz yoktu. Orada da mumlardan biri devrildi, bir parça tutuştu, söndürüldü. O setin de sorumlusu bendim ve bizzat elimde yangın söndürücüyle ben söndürdüm 5 dakikada. Aynı gün padişahın yatak odası sahnesini o alevlenmenin olduğu odada çekmeye devam ettik öylesi ufak bir olay bu çünkü. Mehmet Ali'nin Şansa Dansa'sını ben yaptım, İtalyanlar uyguladı. Yapımcı firma ANS orada, sorabilirsiniz. Orada asla strafor kullanılmadı. Benim verdiğim proje çelik konstrüksiyondu ama İtalyanlar ahşap olarak uyguladılar.
Mumlar devrilmeseydi!.. - Strafor kenarlık yapıp içine mum gömmüşsünüz GMall'da. Nasıl olur ki böyle bir şey? - Strafordan şömine yapıp, içinde bildiğimiz şömine odunu yaktım Hürrem Sultan'da. UFP'ye yaptım oradaki dekoru da. Yani aynı ekibe. Tecrübemi biliyorlar. Burada bir kaza var. O mumlar devrilmezse o yangın çıkmazdı. - İyi de devrileceğini nasıl hesap etmediniz? - Bunu hesap ettik tabii ki. Ben oradan ayrılmadan önce o mumlar 2 saat boyunca yandı. Ben ayrıldıktan sonra olmuş bu... - !!!! - Dikkat edilmezse yanar tutuşur elbette. Özellikle söyledim içine sırf bu işe bakacak bir adam koyun. Devamlı denetlesin. Yangın söndürücü çok yakında olsun. - Kime söylediniz bunu? - Onu mu... Şu ana kadar nedense hiç adı geçmeyen bir organizasyon firması var. İşte onlara tembihledim. Adı " Corner Organizasyon. "
İstediğim dekoru yapamadım - Başka? - Başka bir enteresan şey de var ama bundan da hiç söz edilmiyor. Oraya o dekoru kurmaya geldiğimizde GMall'un temsilcisi bir hanım. Soyadı Çavuşoğlu galiba, bize oraya yapmayı düşündüğümüz dekoru yaptırmadı. Oldukça agresifti. Benim mağaza müşterimin davetlilerinizi görmeyeceği bir yol bulun dedi. Onun için o tüneli yaptık. Buraya benim yılbaşı dekoru kurulacak, sizin böyle bir yeriniz yok dedi. Ve orada o gece; o solunan, yutulan zehirli dumanın beşte dördü onun kurduğu dekorun malzemesi. Orada şeffaf fleksiden bir piramit vardı bütün görüntülerde göründü bu. O yılbaşı topları vardır ya hani çevirince içinde kar yağar, öyle bir espriyle yapılmış bir şeffaf piramit içinde 8.5 metreküp strafor tozu, bilmem ne kadar Türk standartlarıyla yapılmış elektrik tesisatı, orada onlar da yanıyordu işte. Yerde duruyor izi belli tavandaki o kar tanesi benzeri süslerin tamamı strafor. - "Cahil dekorcu" oldum Şimdi gidin İstanbul'un en büyük alışveriş merkezine size 10 kamyon strafordan yapılmış malzeme bulurum. "Cahil dekorcu" diye bağıranlar var bana televizyonda: "Nasıl olur da kullanılmayacak bu malzemeleri kullandın" diye bilmeden infaz ediyorlar beni. Bu dekorun proje sahibi değilim ben. Burada bana mumlara kadar tarif eden, malzemeleri talep eden Corner Organizasyon'dur. Bilgisayar çıktıları elimde, renkli ve 8-10 sayfalık şeyler. Savcılığa da göstereceğim bunları. Tomris Giritlioğlu ile Yaz Yağmuru'nu çektim. Orada saatlerce süren bir yangın sahnesi vardı. En ufak bir şey olmadı. Ben bu işi iyi biliyorum. Yangın patlamaları, efektler, ormandaki patlamalar, ateş fiziğini de bilirim, bu işin eğitimini de gördüm. On yıllardır bu işi yapıyorum, her yerde, her şeyi yakarım hiçbir şeye de zarar vermem. Bir iddia sahibi varsa aynı dekoru tekrar kurup mumları yakar, tam 4 gün beklerim, hiçbir şey olmaz, görürsünüz ki.. Ama kasiyer kız da söylüyor işte: "Güvenlikçiler şakalaşırken mumu devirdiler, yangın söndürücülerin ilk 4'ü boş çıktı" diyor. Bunu kimse sormayacak mı peki? Bunların üstüne gidilmesi lazım.
Eski eşini suçladı - Nasıl gidilsin sizce? - Şu anda bırakın Avrupa standartlarını, itfaiyenin elindeki yangın yönetmeliğini bire bir uygulasak, inanın İstanbul'da açık sinema salonu kalmaz. Eski eşim bir gazetede haftalık yazılar yazıyor. Ayrılmamız problemli olmuştu. O zamandan beri bana olan hiddetini satırlarına taşıyor. Bu olayda da suçlamaların kaynağı onun yazıları. - Size kızan sadece o değil ki şu günlerde.. - Evet ama sormadan, bilgi sahibi olmadan 'vur abalıya' yapıyorlar bana. Bu doğru mu sizce?..
|