| |
|
|
"Öyle şey olmaz" demek bu çağda imkansız
Cambridge Üniversitesi'nin dünyaca ünlü iki bilim adamı, İngiliz fizikçi Martin Rees ve matematikçi John Barrow, makalelerinde "Sanal Evren "in yaratılabileceğini ileri sürmüşler. Bu konuda AFP'ye konuşan Rees, ''2030 yıl önce bilgisayarlar ancak basit şemalar üretebiliyordu. Şimdi ise bütün ayrıntılarıyla sanal dünyalar kurabilir'' demiş ve eklemiş: İçinde yaşadığımızı düşündürecek kadar karmaşık dünyaları simüle edebilecek bilgisayarlar üretilebilir. Bu henüz teori, ama şunu da düşünmek zorundayız: Kendimizi böyle bir simülasyonun içinde bulabilir miyiz? Matematikçi John Barrow da makalesinde şunları yazmış özetle: Uzun zamandır biliyoruz ki bizimki kadar gelişmiş teknik uygarlıklar, evrenler simüle edebilir, buralarda bilinçli varlıklar ortaya çıkabilir, bunlar birbirleriyle haberleşebilir... Bizimkinden çok daha güçlü bilgisayar sistemlerine sahip olanlar, gezegen sistemleri ve yıldız oluşumlarını bile simüle edebilirler... Barrow şöyle devam etmiş: Bunlar simülasyona biyolojinin yasalarını katarak yaşam ve bilincin evrimini izleyebilirler... Bizim bugün elma kurdunun gelişimini izlememiz gibi, onlar da uygarlıkların gelişmelerini, bilinen doğa yasalarına keyfince müdahale eden (gökyüzünde büyük bir programcı) bulunup bulunmadığına ilişkin tartışmaları izleyebilirler Yukarıdaki bilgileri ajans haberlerinden aldım. Sonra internette dolaşırken Oxford ve Nothingham üniversitelerindeki bilim adamlarının olabilecek en küçük karbon atomlarında kimyasal reaksiyonlar oluşturduklarını okudum. Yani "Nanotüpler" de, doğayı simüle etmişler. Böyle bir yeni dünya var önümüzde. Biz hala "Toplum Mühendisleri" ile uğraşırken, büyük insanlık, "Kozmik Mühendislik Mümkün mü" meselesini tartışıyor. Siz bir yaratılmış evrenle, bilgisayar oyunlarındaki gibi oynanabileceği varsayımları hakkında ne düşünebilirsiniz? Ama biliyoruz ki, doğanın dengesi ile insafsızca oynayabiliyor insanlık. Örneğin ozon tabakasını delip, iklimlerin akışını değiştirebiliyor. Matematikçi John Barrow, bir evreni ve hayatı güçlü bir bilgisayarla yaratmayı konuşurken, acaba "Belki biz de sanal bir dünyada mı yaşıyoruz" kuşkusunu mu seslendirmeyi amaçladı? Düşünebiliyor musunuz? Ya hepimiz bir bilgisayar programının öğeleriysek ve " Delete " tuşuna basılınca bu kozmik oyun bitecekse? Barrow'un şu sözlerini ajans bülteninden aynen aktarayım: Asıl kafa karıştırıcı olan şey, yeryüzünde hayatı mümkün kılan doğal şartlar arasındaki nazik denge. Bu öylesine hassas bir denge ki zaman zaman ufak tefek değişiklikler yapmazsanız bozuluverir...
|